Koşulsuz sevginin anlatısı: Yola Devam film analizi
Hepimiz, hayatın şiirsel havasında ansızın dalıp gideriz. Sonra aniden bir şeyler oluverir ve dağılırız. Tanık olduğumuz şey kendi hayatımızdır. Geleneklere bağlı genç bir yönetmen olan Panah Panahi'nin "Yola Devam" adlı filminde, İranlı bir ailenin "yolda olma" ve "yola çıkma" sembolleri etrafında şekillenen bir yolculuk serüvenine dahil oluruz. Şimdi sizlere koşulsuz sevginin, hayatın çeşitli zorluklarında insanı nasıl ayakta tuttuğunu gösteren harika bir filmi tanıtacağız: Yola Devam filmini...
Önceki Resimler için Tıklayınız
◾ İran'ın sinemayla tanışması 1900'lülerin başlarına dayanır. İlk uzun metrajlı İran filmi Ermeni asıllı Ovans Oganyas'ın 1930'da çektiği Abi ve Rabi filmidir.
◾ İran sinemasının güçlü yönetmenleri, genellikle İran'ın zengin kültüründen beslenerek sürrealist filmler ortaya koymuşlardır. Bozkırlar, dağlar ve diğer tabiat unsurları filmlerde değişmez mekanlar olarak yer alır.
◾ İran sineması yerelden evrensele ulaşan, sembolik, varoluşsal öğelerle süslenerek insanı, kendi doğasını keşfe çağıran İran sineması, İran kültürünün derin izlerini taşır.
◾ Ayrıntılardan, içsel açmazların toplumsal dertlere aralandığı her meseleden yola çıkan İran anlatısı yalın, özgün bir sinema diline sahiptir. Felsefenin, edebiyatın, siyasetin ve hayatın her evresinin bileşimi olarak dikkat çeker.
