Damat İbrahim Paşa neden öldürüldü?
Nevşehirli Damat İbrahim Paşa, Osmanlı zamanında sanatın ve mimarinin altın çağı olarak bilinen Lale Devri'nin önemli devlet adamlarından biriydi. Paşanın sadrazamlığı oldukça uzun sürmüş ve bu uzun süre içinde devlete hatırı sayılır yenilikler yapmıştır. Fakat ekonomik sorunların bir türlü çözülememesi İbrahim Paşa'nın sonunu getiren, kayıtlara 'İstanbul'da fetihten bugüne ezan okunmayan tek gün' olan Patrona Halil İsyanı'na neden oldu. Peki, III. Ahmed'in en güvendiği isim olan Damat İbrahim Paşa neden öldürüldü?
Önceki Resimler için Tıklayınız
Ülkeye çeşitli yenilikler getirmesi, sanatkârları ve edebiyatçıları koruyup yardım etmesi, Nevşehirli Damad İbrahim Paşa'ya Osmanlı devlet adamları arasında ayrı bir yer kazandırmıştır. Bununla birlikte belli bir zümrenin refah ve sefahati dışında geniş halk tabakaları arasında hüküm süren sefalet her geçen gün ona karşı hoşnutsuzluğu arttırdı.
(Buna imparatorluktan kopan toprakların olumsuz tesirleri ve kendi ailesine, adamlarına sağladığı imkânlar da eklenince halk İbrahim Paşa aleyhine döndü.)
Bir taraftan siyasi olayların getirdiği sonuçlar, diğer taraftan iktisadi ve içtimai meseleler, Damad İbrâhim Paşa'nın günden güne yıldızının sönmesine sebep oldu. Öte yandan yeni vergiler konulması, göçler yüzünden İstanbul'da meydana gelen işsizlik, her gün değişik yerlerde hoşça vakit geçiren İbrahim Paşa ile yakınlarına karşı duyulan hoşnutsuzluğu biraz daha arttırıyordu.
Bütün bu olayların sonunda İbrahim Paşa, Patrona Halil İsyanı adı verilen olayın içine sürüklendi. 1730'da patlak veren, bir bakıma halk ayaklanması sayılabilecek olayları bastıramayan İbrahim Paşa damatlarıyla birlikte padişahın gözünden düştü.
III. Ahmed, ulemadan İspirîzade Ahmed Efendi ile Zülâlî Hasan Efendi gibi bazı kimselerin ve Patrona Halil ile Muslu Beşe gibi zorbaların ısrarı karşısında, çok sevdiği damadı İbrahim Paşa ile onun damatları Kaptanıderya Kaymak Mustafa Paşa ve Kethüdâ Mehmed Paşa'yı feda etmek mecburiyetinde kaldı.
1143 (1 Ekim 1730) sabahı sarayda öldürülen İbrahim Paşa'nın cesedi damatlarının cesetleriyle birlikte asilere teslim edildi. İbrahim Paşa'nın cesedi İstanbul sokaklarında dolaştırılarak çeşitli hakaretlerden sonra Sultanahmet Meydanı'nda III. Ahmed Çeşmesi civarına terk edildi.
İbrahim Paşa dirayetli, cömert, mütevazi, ileri görüşlü, yenilik taraftarı ve hamiyetli bir kimse idi. Devrinin ulemâ, şair, edip ve sanatkârlarını korumakla ünlüdür. Akrabalarını fazlasıyla korur, kendisine rakip gördüğü kimseleri merkezden uzak tutmaya çalışırdı. Tarihe ve güzel sanatlara meraklıydı. Hat sanatı ile de meşgul olmuş, Hâfız Osman'dan sülüs ve nesih meşketmişti.