Müslüman alimlerin mühendislik çalışmaları
Makinelere bağımlı olarak yaşadığımız, otomobillerin, bisikletlerin ya da elektrikli aletlerin hayatlarımızı kolaylaştırdığı bugünlerimizin öncesinde, bu keşiflerin hangi aşamalardan geçtiğini hiç düşündünüz mü? Bundan bin yıl önce, İslam uygarlığının altın çağında Müslüman alimler pek çok icada imza attılar ve günlük yaşamımızda sık kullandığımız düzeneklerin mucidi oldular. İslam uygarlığında Müslüman alimlerin gerçekleştirdiği mühendislik çalışmalarını derledik.
İkili hareket prensibinin en eski örneklerinden olan bu düzenekte, bir piston suyu emerken diğeri basıyordu. El Cezeri, her şeyin sorunsuz çalışması için pistonlar üzerindeki contaları ve tek yönlü vanayı mükemmelleştirmişti.
Su değirmenleri gibi bu pompa da nehir kenarına kurulur ve su kanatlarının yarısı su akıntısının içinde kalmasına özen gösterilirdi. Dâhili dişli mekanizmasını çalıştıran bu kanatlı çarkın manivela kolunun çalıştırdığı pistonları tahriklemesi sonucunda pistonlu pompa kurulmuş oluyordu.
El Cezeri, öncülerinden daha iyi tasarlanmış, daha verimli ve daha yüksek kapasiteli makineler geliştirmek istiyordu. Tasarladığı Filli Su Saati, onun bu isteğinin bir tezahürüydü.
Filli Su Saati'nin görüntüsü ihtişam duygusu uyandırmakla beraber, temel özelliği dibi delik bir kâsenin düşey batması yerine, ağzı etrafında çevrilerek bir saatlik çevrimini tamamlanmasıdır. Bu özellik zaman ölçüm sisteminin kalbini oluşturur.
Teknoloji alanının bir diğer dâhisi ise Ruhani Makineler Yapmak İçin Yüksek Yöntemler adlı makine mühendisliği kitabını yazan 16'ncı yüzyıl Osmanlı mühendisi Takiyüddin Rasıd'tı.
Takiyüddin, su pompalarını anlatmasının yanı sıra iptidai bir buhar motorunun çalışma prensiplerini buhar gücünün "keşfedilmesinden" 100 yıl kadar önce açıklamıştı.
Takiyüddin'in altı silindirli pompası ve su kaldırma makinesi, kâğıt üretimi ve metallerin işlenmesi ile ilgili tarihi araştırmaların da kapsamına girer. İşlevsel bakımdan, kâğıt hamuru üretiminde ya da metal nesneleri dövmede kullanılan tokmaklı sistemlere benzer.
Bu su pompasının çalışma prensibini Takiyüddin el yazmasında açıklar. Altı silindirli pompada, üzerinde altı tane kam bulunan uzun yatay eksene ya da kam miline bağlı bir su çarkı bulunuyordu.
Kam mili belirli bir açı kadar döndükten sonra, kam bağlantı çubuğunu serbest bıraktırmakta ve böylece pistonun bir devri tamamlanmaktaydı.
Kurşun ağırlık, yerçekimi sayesinde pistonu aşağı doğru itiyor, böylece disk valfa doğru akmaya zorlanıyordu, ancak disk valf kapandığında, su başka bir delikten akarak iletim borularına yönelmek zorunda kalıyordu. Bu sistemin güzel tarafı kamların farklı açılarda yerleştirilmesi nedeniyle pistonların birbirini izleyerek farklı zamanlarda devreye sokulmasıydı.