Osmanlı Avrupalılardan neden üstündü?
Osmanlı İmparatorluğu, Roma ve İngiliz İmparatorluklarıyla birlikte dünyanın gördüğü üç büyük imparatorluktan biridir. Altı asır süren Osmanlı İmparatorluğu, son dünya düzeniydi ve tesirleri günümüze kadar devam eden bu imparatorluk birçok yönden Avrupa'dan üstündü.
Birinci sebep Osmanlı İmparatorluğu'nun mutlak padişah otoritesine dayanan bir devlet olması, hükümdarın iktidarını ülkedeki beylerin sınırlayamamasıdır. Avrupa'da asırlarca hükümdar otoritesini sağlamak için mücadele verildi. Kralların ve imparatorların unvanları çoğu zaman kâğıt üzerindeydi. XVII. yüzyılın ortalarında Fransa'da Güneş Kral olarak anılan XVI. Louis, 72 yıl süren saltanatı sırasında, devlet üzerinde mutlak otorite kurdu. XVI. Louis'in sözü olmayan ama onun hükümdarlık şekline yakıştığı için Fransa kralına atfedilen "devlet benim" sözü bile bu durumu gösterir
Osmanlı İmparatorluğu'nda Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u almasından sonra hükümdarlar tek otorite haline gelmişti. Avrupa'dan 200 yıl önce. Bu durum Osmanlı İmparatorluğu'nun Avrupa'ya üstünlük sebeplerinden biridir. Padişahların mutlak otoritelerini kurarken dayandıkları iki mekanizma vardı: Kardeş katli ve kapıkulu sistemi. Kardeş katli uygulamasıyla hükümdarın tahttaki durumunu gölgeleyecek hanedan mensubu kalmıyordu. Böylece gerek imparatorluk içinden gerekse dışından Osmanlı İmparatorluğu'na karşı faaliyet gösterecekler, kendilerine yardımcı olacak en uygun maşalardan mahrum kalıyorlardı. Kapıkulu Sistemi'nin I. Murad'ın hükümdarlığı gibi erken bir tarihte olması ihdası ve Fatih döneminden itibaren de etkili bir konuma gelmesi, Osmanlı padişahlarının İmparatorluktaki beylerin nüfuzunu kırarak, devlet yönetiminde mutlak bir otorite haline gelmelerini sağladı.
Avrupalı aydınlar, bütün Hristiyanlar gibi koyu bir Türk düşmanıydılar. Birçok Avrupalı aydın, Osmanlı İmparatorluğu'nun nasıl yıkmak gerektiğine dair eserler kaleme almıştı. Ancak bunun yanı sıra aydınların eserlerinde, Osmanlı idare tarzı örnek olarak da gösterilir. XVI. yüzyılda Avrupa'da mutlakiyetçiliğin teorislerinden Jean Bodin ve benzeri düşünürler Osmanlı İmparatorluğu'nun ideal bir siyasi sistemin örneği olduğunu söylüyorlardı.
Avrupa'ya karşı ikinci üstünlük sebebi ise Osmanlıların çok erken tarihte düzenli ordu tesis etmeleridir. Gerek Osmanlılardan önceki Türk devletlerinin gerekse Safavi ve Akkoyunlular gibi Osmanlı ile çağdaş Türk devletlerinin orduları aşiret kuvvetlerinden meydana gelirdi. Avrupa'da da ordular ya paralı birliklerden ya da prenslerin, kontların, düklerin gönderdiği askerlerden oluşurdu. XVII. yüzyılda, 1618-1648 yılları arasındaki Otuz Yıl Savaşlarında bile Avrupa ordularının çoğu paralı askerlerden meydana geliyordu. Paralı askerler savaşların en kritik anlarında hemen kaçarlardı. Sık sık özellikle de paralarını alamadıkları zamanlar isyan ederlerdi. Bunların üzerine de disiplin kurmak da oldukça zordu. Nitekim Makyavelli, paralı askerleri "Dostlar arasında yürekli, düşman arasında korkak " kişiler olarak değerlendirir. Köylülerden kurulan birlikler de problemli oluyordu.