Osmanlı’da kütüphane mimarisi
Kütüphaneler kültürümüzü ve geleneğimizi geleceğe taşıyan insanların en yakın arkadaşlarıdır. Pek çok bilgi ve belgeler dijitalize olup internet sahasına taşınmış olsa da kitapların ve kütüphanelerin, uygarlık birikimimizi devam ettirme görevi devam ediyor. Osmanlı Devleti gibi yarım yüzyılın üzerinde ayakta kalan bir medeniyet eşsiz bir kütüphane kültürüne sahiptir. Peki, Osmanlı Devleti'nde kütüphanelerin müstakil olarak inşası ne zaman başladı ve kütüphanelerin mimarisi nasıldı?
Giriş Tarihi: 12.03.2022
10:52
Güncelleme Tarihi: 12.03.2022
11:44
Osmanlı Devleti’nde 17. yüzyıl öncesi kütüphane yapıları
📌 Osmanlı Devleti'nde 17. yüzyıla kadar kütüphane olarak adlandırdığımız yapılar genel olarak camilerde veya medreselerde ayrılmış bir bölümde, birkaç dolapla düzenlenmiş küçük kütüphanelerdi.
📌 Esasında o dönemde camilerin sadece ibadet amaçlı kullanılmaması , ibadetin dışında başka işlevler için de insanların camiye gitmesi, orada vakit geçirilmesi ayrı bir müstakil kütüphane yapısına olan ihtiyacı önemli bir ölçüde azaltıyordu .
📌 Bu küçük kütüphanelerin farklı bir çalışma metodu vardı. Nüshalar birden fazla olarak bulunur, isteyenlere geri getirmek üzere verilirdi.
Tarihin en önemli kütüphaneleri
Müstakil olmayan kütüphanelerin en güzeli
📌 17. yüzyıl öncesi müstakil olmayan kütüphanelerin en eşsizi belkide müstakil kütüphane yapısına geçişte bir ara form olarak değerlendirebileceğimiz Süleymaniye Camii bünyesinde bulunan kütüphanedir.
📌 Bu küçük kütüphane caminin sağ tarafında bulunur ve barok üsluplu dökme tunç bir parmaklık ile camiden ayrılır.
📌 Müstakil kütüphane yapılarının da inşa edilmesi ile buradaki kitaplar, Süleymaniye Umumi Kütüphanesi ne nakledilir.
Barok Üslup: Sanat dünyasına büyük bir serbestlik ve heyecan getiren Avrupa kökenli sanat biçimi.
İstanbul'da bulunan Yazma Eserler Kütüphaneleri
İlk müstakil kütüphane örnekleri
📌 17. yüzyıla geldiğimizde ilk müstakil kütüphane örnekleri ile karşılaşırız. Bu ilk kütüphaneler vakıf olarak tesis edilir.
📌 Bu tarihlerden itibaren ''Osmanlı kütüphane mimarisi'' başlığı adı altında inceleyebileceğimiz bir alan ortaya çıkar.
📌 Osmanlı kütüphane mimarisinin ilk örneği olarak Köprülü Kütüphanesi , 1611 yılında Divanyolu'nda Köprülüler Manzumesi yakınında inşa edilir.
📌 Köprülü Kütüphanesi , Osmanlı kütüphane mimarisinin ilk örneği olmasından kaynaklı olarak bir abide niteliği taşır. Kütüphane vakfiyesi Fazıl Ahmet Paşa'ya aittir.
Osmanlı'da bir devrin adı: Köprülüler
📌 18. asıra gelindiğinde, Osmanlı kütüphane mimarisi bünyesine birtakım yenilikler girmeye başlar. Bu yüzyıla kadar olan kütüphaneler işlevsellik merkeziyetli olsa da, bu tarihten sonra inşa edilen kütüphanelerde süslemelerin ve estetik unsurların da artık yapı elemanlarına, cepheler kısmen yansıdığını görebiliriz.
📌 Tarihi yarımadada başka bir yapıda eşine benzerine rastlayamadığımız istirahat revakı , Feyzullah Efendi Kütüphanesi'nde kütüphanelere ve okuyuculara verilen değerin büyüklüğünü ispat edercesine tüm dikkat çekiciliği ile nazara çarpar.
📌 1715 yılında Vefa'da tesis edilen Şehid Ali Paşa Kütüphanesi'nin olağanüstü nispeti ve zarif hatları, kütüphane mimarisinde estetik kaygının doruk noktalara çıktığını gösterir.
Dünyayı geziyoruz: Kütüphaneler
Hekimoğlu Ali Paşa Camii Kütüphanesi
📌 Cami çevrelerinde kurulan kütüphanelerden birisi de Hekimoğlu Ali Paşa Camii Kütüphanesi'dir. Farklı olarak dış avlu kapısı kemerinin üzerine kurulan bu kütüphanenin strüktürü ve bir duvar üzerine kurulması oldukça ilginç ve bir o kadar eşsizdir.
📌 Kütüphanenin hemen altındaki kapı, bir dehliz gibi çalışarak, kütüphane altında devamlı havanın işlemesini ve bir sirkülasyon oluşturmasını sağlar.
Osmanlı tarihindeki en garip vakalar