Dünyanın sıra dışı yapılarına dair 15 ilginç bilgi
Dünya üzerinde, güzelliğiyle, geçmişiyle ve gizemiyle insanların dikkatini çeken pek çok yapı bulunuyor. Kimi insan eliyle meydana getirilmiş, kimi teknolojinin sınırlarını zorlamış, kimi ise doğada nadir bulunan güzelliklerden... Dünyanın sıra dışı yapılarına dair 15 ilginç bilgiyi derledik.
Toplam uzunluğu 8 bin 850 kilometre olan Çin Seddi, Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuzeybatı sınırı boyunca uzanır. Dünyanın en uzun savunma duvarı olan Çin Seddi'nin ilk kısımları MÖ 8'inci yüzyılda yapılmış; resmi bitiş tarihi, Son Ming hükümdarının devrildiği 1644 kabul edilmiştir.
"Mor Hudut" veya "Dünyanın Ejderhası" olarak da isimlendirilen yapı "Çin Seddi" ismini 19'uncu yüzyılın sonlarında almıştır. Net bir rakam vermek zor olsa da bazı çalışmalara göre Çin Seddi'nin yapımında 8 bin kişi çalışmıştır. Çin Seddi'nin Ay'dan görülebileceğin iddiaları efsaneden ibarettir; 1,5 kilometre yukarıdan bile çıplak gözle görmek zordur. El arabası, Çin Seddi'nin inşası sırasında Çinliler tarafından bulunmuş ve duvarın inşaatında kullanılmıştır.
Buz mağaraları, buzulların kenarında görülürler. Skaftafell Buz Mağarası diğer buz mağaralarında olduğu gibi çözülmüş suların etkisiyle meydana gelmiştir. Gün ışığının buzul duvarlarına çarparak etrafa verdiği mavi ışık, mağara içinde büyüleyici bir atmosfer oluşturur.
Skaftafeli Buz Mağarası, yalnızca kış aylarında, buz tuttuğunda ziyaret edilebilir. Yaz aylarında ise mağaranın çökme tehlikesi bulunur.
Doğu Anadolu şehri Şanlı Urfa'da bulunan Göbeklitepe, yapılma tarihinin MÖ 10.000'li yıllara uzanması sebebiyle dünyanın en eski yerleşimi olarak kabul görüyor.
Üzerinde hayvan figürlerinin oyulduğu taş sütunlarıyla ön plana çıkan bu yerleşimdeki bulgular, Göbekli Tepe'nin yarı-göçebe avcılar tarafından inşa edildiğini ve bu topluluğun tarımla henüz tanışmadığını gösteriyor. Göbekli Tepe'nin keşfi sonrası arkeologlar, önce yerleşik hayata geçilip sonra tapınakların inşa edilmeye başlandığını ya da bunun tersinin geçerli olup olmadığını araştırıyorlar.
Antilop Kanyonu, adını antilopların kırmızı renginden alır. Kanyonun başlıca özelliği kumtaşlarından oluşan tuhaf biçimlerdeki kayalardan oluşmasıdır. Erozyon, farklı hava olayları, sel baskınları gibi birtakım doğal gelişmeler bu muhteşem kanyonun oluşmasını sağlamıştır.
Kumtaşlarının arasında oluşan bu kanyona sızan ışık, kimi zaman kayaçları altın sarısı, kırmızı ve mor renklere çevirir. Ziyaret için sonbahar ve ilkbahar mevsimleri önerilir çünkü güneş ışınlarının açısı bu dönemlerde kanyonun zeminine düştüğünden daha ışıltılı görünümler ortaya çıkar.
Peru'da bulunan Machu Pichu, 1532 yılında kıtaya ayak basan İspanyol istilacıların fark etmediği ve bu sayede zarar görmediği bir yerleşim. Machu Picchu 200'den fazla merdiven sistemiyle birbirine bağlı olan taş yapıdan oluşur. Şehrin 3 bin basamağı bugün hâӀâ oldukça iyi durumdadır.
İnkalar tarafından çiçek hastalığı salgınından dolayı terkedilen Machu Picchu, İspanyolların İnka İmparatorluğunu ele geçirmelerinden sonra 300 yıl boyunca "kayıp" olarak kaldı ve 1911 yılında Hiram Bingham tarafından tekrar bulundu. Yüksek rakım nedeniyle antik kenti ziyaret edenler, baş dönmesi, sindirim yavaşlaması ve halsizlik sorunları yaşayabiliyor.