Obezite ile başa çıkmanın altın kuralları
Obezite çağın en önemli hastalıklarından biri olarak tüm dünyayı tehdit ediyor. Fast food tüketiminin artması, düzensiz beslenme ve fiziksel aktivitedeki düşüş obezitenin artmasındaki başlıca nedenler bazıları. Ülkemizde ise her 3 kişiden biri obezite ile mücadele ediyor. Ancak bu amansız hastalığa yakalanmamak için birkaç küçük ayrıntıya dikkat etmeniz gerek. İşte sizler için obezite ile başa çıkmanın altın kurallarını derledik.
Giriş Tarihi: 13.01.2019
15:01
Güncelleme Tarihi: 13.01.2019
16:09
OBEZİTE NASIL ORTAYA ÇIKAR?
Günlük alınan enerjinin, harcanan enerjiden fazla olması durumunda, harcanamayan enerji vücutta yağ olarak depolandığını ve bu durum obeziteye neden oluyor. Günümüzdeki teknolojik gelişmeler de bunun en büyük etkeni. Gelişen teknoloji ile günlük hareketler, büyük oranda sınırlanıyor. Obezite; besinlerle alınan enerjinin harcanan enerjiden fazla olması ve fazla enerjinin vücutta yağ olarak depolanması sonucu ortaya çıkan, yaşam kalitesini ve süresini olumsuz yönde etkileyen bir hastalık olarak kabul ediliyor.
OBEZİTENİN TEMELLERİ NE ZAMAN ATILIR?
İleriki yaşlardaki obezitenin temelleri bebeklik döneminde atılır. Bunun için obezitenin önlenmesi bebeklik döneminde başlamalı. Bu konuda ailelere büyük görev düşüyor. Aileler, ek gıdaya geçişte doğru besinleri, doğru miktarda vermesi önemlidir. Çocuklar okul çağına geldiğinde ise okullardaki kantinlerin ve beslenme programlarının sağlıklı beslenmeye uygun olduğuna dikkat edilmelidir. Çocukların yatkın olduğu spor dalı belirlenip, teşvik edilmesi fiziksel aktivitelerini artırarak obezite ihtimalini düşürecektir.
Bebekler, ilk 6 ay anne sütüyle beslenmelidir. 6 aydan sonra ise de ek besinlere erken başlanmamalı. Çocukların büyüme-gelişme dönemi takip edilerek, verilen ek besinlerin miktarı çocuğun ayına uygun olmalı. Ek gıdalar verilirken biberon yerine kaşıkla beslenmelidir.
Çocuklara yiyecekler hiçbir zaman ödül olarak verilmemelidir.
Yağ ve şeker oranı düşük, lif içeriği yüksek besin değeri fazla olan gıdalar tercih edilmelidir. Evde pişen yemeğin uygun miktarda tüketilmesi sağlanmalı ve öğün atlanmamalıdır.