Türkiye’de mutlaka görülmesi gereken 10 mağara
Türkiye, yer üstü güzelliklerinin yanı sıra yer altında da gizli hazineleri barındıran, doğal güzellikleri ve oluşumları ile binlerce yıllık birikime sahip bir ülke… Bu zengin coğrafya, pek çok mağarayı bünyesinde barındırıyor. Sarkıtları, travertenleri, dikitleri, göletleri, çeşitli renk ve desenleri barındıran oluşumlarıyla bu mağaralar göz kamaştırıyor. Gezilerinizi daha keyifli hale getirecek, doğal güzelliği ile kendine hayran bırakacak 10 mağarayı derledik.
Önceki Resimler için Tıklayınız
Mersin'in Silifke ilçesine yakın bir konumda bulunan Cennet Cehennem Mağaraları, çeşitli jeolojik hareketler ve yeraltı sularının aşınması sonucu ortaya çıkan bir doğal güzelliktir. Miyosen devrine ait kalkerler içinde alttan bir yeraltı deresine yaptığı erozyonla tavanın çökmesi sonucu oluşmuştur.
Cennet obruğu güneye doğru meyilli bir kuyu halinde alçalır ve en aşağıda mağara şeklini alarak son bulur. Bu kısımda yeraltı suyu seviyesinin yüksek olduğu sıralarda ortaya çıkan geçici göl yazın kurur. Cehennem obruğu ise Cennet obruğuna nazaran daha dar ve diktir. Batıdan doğuya doğru yaklaşık 30 derecelik bir eğimle alçalır.
Türkiye'nin en büyük doğal mağaraları arasında yer alan Karain Mağarası, Antalya'nın 30 kilometre kuzeybatısında bulunur.
İnsanlık tarihinin başlangıcındaki süreç içinde mağara, Alt Yontmataş'tan başlayarak, Orta ve Üst Yontmataş evreleri, Neolitik, Kalkolitik, Eski Tunç gibi Prehistorik Çağlarda ve Klasik Çağda insanlar tarafından sürekli bir biçimde iskân edilmiştir.
Klasik dönemlerdeki kullanımı daha çok tapınak niteliğinde kullanılmıştır. Bu nedenle mağara alnı ve dış duvarları üzerinde Grekçe kitabe ve nişler bulunur. Karain mağarasında yapılan kazılarda elde edilen arkeolojik buluntular, Antalya Müzesi'nde ve mağaranın hemen yakınında bulunan Karain Müzesi'nde sergilenir.
Kastamonu'nun Pınarbaşı ilçesinde bulunan Ilgarini Mağarası'nın geçmişi M.Ö. 2 binli yılara kadar uzanır. Mağaranın girişinde Bizans dönemine ait olduğu sanılan bir köy yıkıntısı mevcuttur.
Mağaranın içinde bir su sarnıcı bulunur ve bu bölümde odalar ve sarkıtlar bulunduğundan Avizeli Salon denilir. Aynı zamanda mağaranın içinde yer alan düzlükte Geç Roma ve Bizans dönemlerine ait şapel, mezarlar ve sarnıçlar bulunur.
Ballıca Mağarası, Tokat'ın Ballıca köyüne yakın bir mevkide yer alır. 3,4 milyon yıllık bir geçmişe sahip olduğu belirlenen Ballıca Mağarası, dünyadaki benzerlerinin içinde özel bir konuma sahiptir.
Ballıca Mağarası 10 bin metrekare yüzölçümüne sahiptir. Gezilip görülebilen kısmı 94 metre yüksekliğinde olan mağaranın en önemli karakteristik özelliği, "soğan sarkıt" oluşumlarına sahip olmasıdır.
Mağara içerisindeki sıcaklık yaz-kış fark etmeksizin 18-19 derecedir. Mağaranın bir diğer önemli özelliği koloniler halinde yaşayan cüce yarasaların bulunmasıdır.