Zihni Kemiren Hastalık: Obsesif Kompulsif Bozukluk
Birçok insan zaman zaman çeşitli konularda evham, endişe ve takıntılara kapılabilir. Fakat insanlar çoğu kez günlük yaşam içinde ortaya çıkan bu duygular ile baş edebilir. Fakat bazı insanların günlük yaşamını etkileyecek noktaya varan takıntıları vardır ki bu obsesif-kompulsif bozukluk adı verilen ruhsal bir hastalığa dönüşebilir. O kadar ki defalarca abdest alabilir, namazının kabul olmadığını düşünerek namazı sürekli tekrar edebilir, tokalaşmaktan korkarak hiçbir yere dokunmamaya azami dikkat ederler.
Giriş Tarihi: 04.10.2019
12:28
Güncelleme Tarihi: 04.10.2019
12:40
OBSESİF-KOMPULSİF BOZUKLUK NEDİR?
OKB, obsesyon adı da verilen takıntılı düşünce, fikir ve dürtüler ile kompulsiyon adı verilen yineleyici davranışlar ve zihinsel eylemlerden oluşan bir ruhsal hastalıktır.
Bu ruhsal hastalıkla insanlar takıntılarının mantıksız olduğunun farkına varabilir ve bu takıntıları önemsememeye hatta bırakmaya çalışabilir. Fakat bu durum sadece sıkıntı ve kaygıların artmasını sağalar. Rahatsız edici düşünceleri önemsememeye ya da bu düşüncelerden kurtulmaya çalışırken yeni düşünceler ve zorlamalar daha öncekileri takip eder böylece içinden çıkılmaz bir döngüye girilir.
Teslimiyet noktasındaki temel zorlayıcı düşünce sorumluluktur . Eğer bu tekrarlayıcı hareketleri yapmazlarsa korktukları felaketin başlarına geleceğinden ve bundan tamamıyla kendilerinin sorumlu olacağından endişe duyarlar. Örneğin evden çıkmadan önce defalarca ütünün fişini çekip çekmediğini kontrol etmelerine rağmen tekrar tekrar eve dönüp kontrol etmek gibi . Bu rahatsız edici düşüncelere verilen tepkiler daha sonra bir kısır döngü yaratıp hastalığın daha fazla yerleşmesine neden olur.
Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB), sürekli tekrar edilen ve belli başlı kalıp davranışları içeren bir rahatsızlıktır. Halk arasında takıntılı olma veya vesvese hâli olarak da isimlendirilir.
DÜZEN VE SİMETRİ TAKINTISI
Takıntılar, birçok alanda kendini gösterebilir:
Düzen ve simetri takıntıları: Bu kişiler, kendilerini ve çevrelerini korumak adına sıklıkla çevrelerine müdahale eder, endişeleri ile harmanlanmış hayaller üretebilirler. Örneğin kendisine çok saçma gelmesine rağmen, her şey yerli yerinde olmazsa annelerinin kaza geçireceğine inanabilirler. Yüzlerinin bir tarafı yaralansa diğer taraf yaralanmadığı sürece kendilerini rahat hissedemeyebilirler.
Kirlenme takıntıları : En sık görülen takıntılardandır. Çevreleri tarafından aşırı titiz olarak tanımlanan bu kişiler, kirlendiklerinde duyacakları rahatsızlığı göze alamazlar. Kirlilikle ile ilgili kaygıları çok fazla zamanlarını alır. Diğer insanları aşırı pis bulabilirler, bu nedenle eve misafir çağırmak veya misafirliğe gitmek istemeyebilir, aile ilişkilerinde sıkıntı yaşayabilirler.
Zarar verme takıntıları : Elinde olmadan kendine zarar vereceğinden veya başkalarının kendisine zarar vereceğinden, utanılacak bir şey yapmaktan, yanlış, uygunsuz şeyler söylemekten korkabilirler.