Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik davalarda adli kontrolle denetimli serbestlik uygulamasından yararlanarak serbest kalan şüphelilerden, "Arabistanlı Lawrence", "Fedailerin Kalesi Alamut", "Temel Dini Bilgiler" ve "Nutuk" gibi kitapların 50 sayfa özetini çıkartmalarını istiyor.
Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 109/3-c maddesi gereğince FETÖ davalarında adli kontrolle denetimli serbestlik müessesesinden yararlanarak serbest kalan şüphelilerin, her ay bir kitap okumaları ve 50 sayfadan az olmamak üzere özet çıkartmaları talebinde bulunuyor. Mahkemeye çıkarılan şüpheliler hakkında, savcılığın söz konusu talebine göre adli kontrol yükümlülüğüne karar veriliyor.
Şüphelilerden, "Arabistanlı Lawrence", "Fedailerin Kalesi Alamut", "Temel Dini Bilgiler" ve "Nutuk" gibi kitapların özetini isteyen Başsavcılık, kısa süre içinde bunlara ek olarak Türkiye Diyanet Vakfı tarafından hazırlanan "Örgütlenmiş Din İstismarının Tahlili" ile Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından çıkarılan "Kendi Dilinden FETÖ" ve "Örgütlü Bir Din İstismarı" kitaplarının da okunmasını isteyecek.
Kitapları okuyan şüpheliler, daha sonra hazırladıkları özetleri Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığına imza karşılığında teslim ediyor.
"NE YAZIK Kİ ÇOĞU KİŞİ HALA BUNUN FARKINDA DEĞİLDİR"
Aksaray Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Akın, yaptığı yazılı açıklamada, FETÖ ile mücadelede birçok etmenden yararlandıklarını aktardı.
Davalarda adli kontrolle denetimli serbestlik müessesesinden yararlanarak serbest kalan şüphelilere Başsavcılık tarafından belirlenen kitapları okutmalarının da bu yöntemlerden biri olduğunu söyleyen Akın, şu ifadeleri kullandı:
"Biz bu örgütle adli mücadelenin yanında fikir bazlı da mücadele etmek gerektiğini düşünüyoruz. Bu örgütün elebaşı, bizim öz değerlerimiz olan dini ve milli değerlerimizi yayıyormuş gibi bir fikir ve ideal oluşturmuştur. İnsanlarımızı da bu fikir ve ideal etrafında toplayıp bir taraftan kurnazlık ve hile ile kendi sapkın fikirlerini empoze ederek, bu kitleyi yabancı ülkelerden aldığı talimat üzere belirlediği amaçlarına yönlendirmiştir. Fikir ve düşünce ile insanları sapkınlığa ve hainliğe sevk eden bu yapıya inanan insanlar bir taraftan da örgüt tarafından istismar edilmişlerdir. Ne yazık ki çoğu kişi hala bunun farkında değildir."
"SAHTE RÜYALAR VE YALAN HABERLERLE KANDIRIYORLAR"
Akın, örgütün hala sahte rüyalar, yalan haberler, yorumlarla insanları oyalamaya ve kandırmaya devam ettiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Devlet olarak bir taraftan güvenlik politikaları ve adli süreçlerle bunlarla mücadele etmemiz, bir taraftan da bunların fikirlerinin geçmişte de kullanılan yöntemler gibi sahte, yalan ve sapkın olduğunu topluma ve en başta da bu örgüte hala inanan insanlara anlatmamız gerekir diye düşünüyor, kendi alanımızda buna gayret etmeye çalışıyoruz."