Science dergisinde yayınlanan makaleye göre, bilim insanları, bazıları 1890 yılından bu yana uygulanan 665 koruma çalışmasını inceledi.
Bilim insanları, bu çalışmaların her 3 vakadan 2'sinde olumlu etki yaratarak küresel biyoçeşitlilik kaybını azaltmada etkili olduğunu tespit etti.
Koruma çalışmalarında gözlemlenen her 3 türden birinin şu anda insan faaliyetleri nedeniyle tehlike altında olduğunu vurgulayan araştırmacılar, bulgularının tehdit altındaki canlıları koruma üzerine çalışanlar için bir "ışık" sunduğunu belirtti.
Araştırma ekibinden, "Re:wild" adlı ABD merkezli çevre kuruluşundan Dr. Penny Langhammer, BBC'ye verdiği demeçte, "Bugünlerde neslin tükenmesiyle ilgili manşetleri okuduğunuzda, biyoçeşitlilik konusunda başarısız olduğumuz izlenimine kapılmanız çok kolay ancak bu resmin tamamına bakıldığı anlamına gelmiyor." ifadesini kullandı.
Langhammer, "Bu çalışma, koruma çabalarının yalnızca biyolojik çeşitliliğin durumunu iyileştirmekle ve azalmasını yavaşlatmakla kalmayıp, aynı zamanda gerçekten işe yaradığına dair bugüne kadarki en güçlü kanıtı sunmaktadır." dedi.
Koruma çalışmaları hedefteki tür için işe yaramasa bile diğer türlerin bundan fayda sağladığını belirten Langhammer, Avustralya'da denizatları için koruma alanları oluşturulduğunda, doğal avcı popülasyonunun artması nedeniyle daha fazla denizatının yenildiğine dikkati çekti.