Irak Kürt Bölgesel Yönetimi, (IKBY) neredeyse bütün dünyanın karşı çıkmasına rağmen bağımsız bir Kürt devleti için 25 Eylül'de referanduma gitmekte ısrarlı, ancak bir hafta sonra gerçekleştirilecek bu halk oylamasından 'Irak'tan ayrılma' kararı çıkarsa, bu devletin nasıl yaşayacağı sorusu ise cevapsız. Kuzeyinde Türkiye, doğusunda İran, güneyinde Irak yönetiminin yer aldığı IKBY'ye tek açık kapı batısındaki Suriye'deki zaten sorunlu olduğu PKK/PYD koridoru kalıyor. Bu koridor da Türkiye ve ÖSO, İran ve Suriye güçlerince kesilmiş bulunuyor. Star'ın haberine göre, güvenlik kaynakları, bu ülkelerin 'tanımadığı' için kara ve hava sahalarını kapatması durumunda, İsrail veya ABD desteğini almasına rağmen bağımsız Irak Kürt devletinin yaşama şansının bulunmadığına dikkat çekiyor.
İNADINI SÜRDÜRÜYOR
Irak Anayasasına göre başkenti Erbil olan Irak Kürt Bölgesel Yönetimi, savunma ve dışişlerinde Bağdat yönetimine bağlı olmak üzere federal bir hükümete ve meclise sahip. Irak Anayasası'na göre, bu bölge Erbil, Dahok ve Süleymaniye gibi kentleri kapsayan 40 bin kilometre kareden oluşuyor ancak Erbil mi yoksa Bağdat hükümetine mi bağlı olduğu kararlaştırılamayan ve aralarında Musul, Kerkük, Sincar gibi kentlerin de bulunduğu 38 bin metrekarelik 'gri' alanda da Erbil yönetimi hak iddia ediyor. Bu 38 bin kilometrelik alanın aralarında Kerkük ve Musul›un kuzeyinin de yer aldığı 31 bini zaten DEAŞ'la mücadele sırasında oluşan fiili durum nedeniyle IKBY'ye bağlı Peşmergelerin idaresinde bulunuyor. Bütün sorun da buradan kaynaklanıyor. Zira yoğun Türkmen, Arap ve Kürtlerin yaşadığı Kerkük hem çok etnik yapılı hem de zengin doğalgaz ve petrol rezervleri nedeniyle tartışmanın odağını oluşturuyor.
TÜM KOMŞULARI KARŞI
İsrail dışında bu referanduma direkt destek veren ülke çıkmazken, IKBY'nin çevresini saran komşu ülkeler ile Rusya ve ABD dahil tüm ülkeler bu referandumun ertelenmesi ve Irak'ın toprak bütünlüğünün korunması için 'diyalog' çağrısında bulundu. Peki ama 5 milyon 500 bin seçmenin olduğu referandumdan nasıl bir sonuç çıkabilir ve bu sonuç uygulanabilir mi? IKBY parlamentosunda sadece yüzde 8 farkla kabul edilen referandum kararı sırasında parlamentonun muhalif kanadını oluşturan Goran (Değişim) Hareketi, İslami Toplum Partisi (Komel), İslami Hareket Partisi (Bizotnava), Irak Türkmen Cephesi (ITC) ve Hristiyan Aşuri Demokrat Partisi oturumu boykot etmişti ve son seçimlerde yüzde 40'a yaklaşan oy oranı olan bu partiler bağımsızlık oylamasına da bu partiler destek vermeyeceğini açıklamıştı. Ancak 'bağımsız devlet' fikrindeki yükselen milliyetçilik nedeniyle referandumdan 'evet' çıkmasına neredeyse kesin bakılsa da ilan edilecek bu devletin hep kendi içindeki sert muhalif hareket hem de Bağdat hükümeti ile sınır komşusu ülkelerin 'yaptırım' kararları nedeniyle bağımsız Kürdistan devletinin yaşama şansı bulunmuyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bizim kanaatimiz belli ama şimdi artık bizim bu konudaki hassasiyetimizin ne denli ileride olduğunu ayın 22'sindeki Milli Güvenlik Kurulu Toplantısı ve Bakanlar Kurulu Toplantısı'ndan sonra kendisi (Barzani) çok daha net, açık görecektir" demişti.
TSK DEVREYE GİREBİLİR
Dün IKBY'yle sınır kapısını oluşturan Habur önlerinde askeri tatbikat yapılması, Türkiye'nin bu bölgede bir iç karışıklık çıkması ve 1926 Ankara anlaşmasıyla kendisine tanınan garantörlük hakları gereği Kerkük ve Sincar başta olmak üzere bölgedeki Türkmen ve diğer tarihsel bağları olan sivil halkları korumak ve katliamların önüne geçebilmek için askeri operasyon seçeneğine hazır olduğu mesajı olarak okundu.