İstanbul Müftüsü Yılmaz, "Ramazanda rüku ve secdeyi süratli yaparak namaz kıldığında insanın o ibadetten haz almasının zorlaştığını belirterek, jet imamları ve jet imamlığı tavsiye etmiyoruz." dedi.
İstanbul Müftüsü Hasan Kamil Yılmaz, Kur’an-ı Kerim’i hızlı okuyarak rüku ve secdenin süratli yapılarak namaz kılınmasının ibadetten haz olmasını zorlaştırdığını belirterek, "Bu nedenle jet imamları ve jet imamlığı tavsiye etmiyoruz." dedi.
Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ramazanın dini, içtimai ve sosyal hayatta çok önemli dönüm noktası olduğunu vurguladı.
Oruç ibadetinin hem toplumsal hem de ferdi hayatı etkilediğini aktaran Yılmaz, "Ramazan, bir Kur’an iklimidir. İslam’ın 5 temel şartının en yoğun yaşandığı aydır. Bir anlamda dağılan, deforme olan ayarlarımızın yeniden fabrika ayarlarına döndürülmeye çalışıldığı bir döneme giriyoruz. Bu ayda, yediklerimize, içtiklerimize daha fazla dikkat ediyoruz. Daha da önemlisi, bilhassa fakir fukaranın farkında olmaya çalışıyoruz." diye konuştu.
"İftar sofralarında sevgi transferi oluyor"
Hasan Kamil Yılmaz, oruç sırasında yaşanan açlığın insanda bazı hususlarda algıda seçiciliğe yol açtığını ifade ederek, iftar sofralarında; fakirin, fukaranın gözetildiği güzel bir geleneğin asırlardır devam ettiğini kaydetti.
Yılmaz, şöyle devam etti:
"Ülkemizde özellikle İstanbul’da, belediyelerin, derneklerin, vakıfların, şahısların iftar sofraları oluyor. Bu manada yüzlerce, binlerce, milyonlarca insan bu sofralarda ikram edilen yemeklerden istifade ediyor. Buralarda sevgi transferi oluyor. Bu yerler, çok anlamlı ortam tesis ediyor. Ramazana bu gözle bakmak önemli. Ramazanı sadece oruçtan ve teravihten ibaret görmemek lazım. Onun içtimai, toplumsal alanını, bireysel, ibadet ve Kur’an ile buluşan tarafını görmek lazım. Ayrıca Kur’an meclislerinde alacağımız hazzın da yeri ayrı. Yıl boyunca göremediğimiz insanları iftar sofralarına davet ederek veya bulundukları yerlere giderek, dostluklarımızı pekiştirme imkanını da ramazanda elde ediyoruz."
Bin geceden daha hayırlı olduğu Kur’an-ı Kerim’de de haber verilen Kadir Gecesi’nin de ramazan ayının içinde olduğunu hatırlatan Yılmaz, "Kadir Gecesi’nin bize sağlayacağı güzellik her türlü izahtan varestedir. 30 günün sonunda da ulaştığımız bayram, yaşadığımız güzelliklerin sonunda Rabbimizin bize armağanıdır." ifadelerini kullandı.
"İrşat programları planladık"
İstanbul Müftülüğü olarak kent genelinde ramazanın iyi değerlendirilmesi için "irşat programları" planladıklarını anlatan Yılmaz, şunları aktardı:
"Nerede, kimler vaaz edecek, nerelerde mukabele programları olacak, hangi camilerde itikafa girilecek ve hangi camilerde hatimle teravih namazı kılınacak, bunların hepsi planlandı. İstanbul’da 200’e yakın camide hatimle teravi namazı kılınacak. Yine bir o kadar camide ise itikafa girilebilecek. Bunların hepsi belirlendi. Geçen seneye göre artış var, azalma yok. Böylece her caminin farklı bir ramazan idraki ve algısı oluşuyor."
Yılmaz, ramazanda teravih namazını hızlı bir şekilde kıldırdıkları için "jet imam" olarak nitelendirilen cami imamlarını tavsiye etmediklerini söyledi.
Kur’an-ı Kerim’i hızlı okuyarak rüku ve secdeyi süratli yaparak namaz kıldığında insanın o ibadetten haz almasının zorlaştığını dile getiren Yılmaz, "İçinize sindirerek Kur’an’ı okuduğunuz ve her hareketi sindire sindire yaptığınız zaman daha fazla manevi haz alıyorsunuz. Ramazanda teravih hızlı kılındığı zaman çabuk bitiyor, gençlerin hoşuna gidiyor ama namazdan alınması beklenen haz ve lezzet alınamıyor. O yüzden namazın daha usulüne ve erkanına uygun şekilde eda edilmesini tavsiye ediyoruz. Doğrusu, kalbi bir doygunluk hasıl olacak kadar hem rüku hem secde de hem de rükunun arasında da tavırlarda onu hissetmek lazım. Dolayısıyla jet imamları ve jet imamlığı tavsiye etmiyoruz." değerlendirmesini yaptı.