Turuncu devrimlerin mimarı ve finansörü Soros'un bir başka versiyonu Filistin'de ortaya çıktı. Son olarak Fetullah Gülen ile röportaj yapan Mısır kanalının sahibi olarak Türkiye'de gündeme gelen Filistinli Muhammed Dahlan'ın geçmişi oldukça karanlık. İslam ülkelerini idarelerine almak isteyen odakların bir başka ismi Muhammed Dahlan, yeni senaryolar peşinde!
Mayıs 2011'de yolsuzluk iddialarıyla Fetih'ten ve Filistin'den ihraç edilen Dahlan, süreç içerisinde BAE prensi Muhammed bin Zayed ile yakın ilişki içerisine girdi.
1990'lı yıllarda eski Filistin lideri Yaser Arafat'ın güvenlik şefi olarak çalışan Dahlan, o dönemde Hamas ve İslami Cihat aktivistlerine yönelik uyguladığı işkencelerle gündeme gelmişti. Aynı zamanda Dahlan o yıllarda ABD ve İsrail istihbarat yetkilileri ile düzenli olarak görüşüyordu.
Analistlere göre Hamas'ın Dahlan ve Mısır ile olan ilişkilerini tersine çevirerek yakınlaşması, Mahmut Abbas'ın Gazze'de Hamas'a yönelik uygulamış olduğu baskının sonucunda oluştu.
Uluslararası Kriz Grubu'nun İsrail ve Filistin uzmanı kıdemli analist Nathan Thrall Al Jazeera'ya yaptığı konuşmada Abbas'ın uygulamış olduğu politikaya dikkat çekti.
İsrail ve Mahmut Abbas'ın Hamas'ı güç durumda bırakmak için uygulamış olduğu ambargonun yanında son dönemler Katar Krizi'nin patlak vermesi Hamas'ı başka isimlere yönlendirdi. Analistlere göre, yalnız kalan Hamas, Dahlan ile yakın görüşme içinde. Nathan, " Mahmud Abbas'ın Hamas'ı zor durumda bırakmak için maaşları ve elektriği kesmesi ve muazzam baskı kurması, Hamas'ı Dahlan'ın kollarına itti." Dedi.
Gazze merkezli bir siyasi analist olan Nahy Shurab, "Hamas çok boyutlu bir dizi sorunla karşı karşıya ancak, Dahlan'ın Rafah sınır kapısını açabileceği ve BAE'den yeni yardımlar getirebileceği ihtimali Hamas'ı pragmatik düşünmeye itecektir" dedi.
Gazze'ye yönelik yakıt sevkiyatından kısa bir süre sonra Bethlehem merkezli Maan Haber Ajansı aylardır Gazze'de fısıltı halinde dolanan konu hakkında kamuoyuna belge sızdırdı.
Sızdırılan belgelere göre Hamas'ın Gazze komutanı Yahya Sinvar ve Dahlan arasında bir anlaşma imzalandı. Mısır liderliğindeki görüşmeler esnasında yapılan anlaşmada Dahlan hükümeti yönetmek için Gazze'ye dönecek ve Hamas da bölgenin içişleri bakanlığını idare edecekti.
Analistlere göre Hamas yetkilileri ile Kahire'deki Mısır yetkilileri arasındaki bir dizi gizli görüşmeler, Gazze Şeridi'nde artan izolasyon ve Abbas'ın gittikçe artan hoşnutsuz tavırları bu söylentinin doğru olduğunu gösteriyor.
İsrail'in Gazze'nin elektrik enerjisini neredeyse tamamen kesme kararı almasının ardından Mısır, bir milyon litre yakıt gönderme kararı alarak bölgedeki spekülasyonu arttırmıştı. Tam Ramazan ayı içerisinde kuşatma altındaki Gazze'ye bu yardımın girmesi bölge halkını kısa bir süreliğine de olsa rahatlatmıştı.
Mısır'ın Rafah sınır kapısından gönderilen yardımın arkasında ise Mahmut Abbas'ın sürgüne gönderdiği ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin desteklediği Muhammed Dahlan vardı.
Gazze merkezli bir siyasi analist olan Nahy Shurab Al Jazeera'ya yaptığı açıklamada, "Gazze, temel insani yardıma muhtaç durumda. Dahlan Filistin'e bu kapıdan girecek." dedi.
Hamas'ın 2006 yılında yapılan seçimlerde başa geçmesinin ardından ABD başkanı George w. Bush, İsrail ve ABD'li yetkililerle yaptığı özel görüşmelerde Dahlan'ı "adamımız" olarak nitelendirmişti.
Carnegie Endowment yetkilisi Sarah Yerkes'e göre Hamas ve Dahlan arasında net bir düşmanlık olsa da Abbas'a olan muhalefetin Hamas ve Dahlan'ı bir araya getirebileceği öne sürülüyor.
HAMAS, DAHLAN GÖRÜŞMELERİNİ DOĞRULADI
Hamas politbüro genel başkanı Halil el Hayya, geçtiğimiz ay Hamas'ın Dahlan ile olan işbirliğini doğruladı ve iki oluşumun Abbas'a karşı "ulusal kurtuluş cephesi" kurulması istediğini belirtti.
Yürütülen bu politikanın Gazze'de iki oluşumu birleştirdiğine dikkat çeken Hayya, Abbas'ın Gazze'yi büyük bir çıkmaza soktuğu inancında.
HAMAS, MISIR'LA İLİŞKİLERİ DERİNLEŞTİRİYOR
Halid Meşal'in görevini yeni başkan İsmail Heniye'ye devretmesiyle birlikte çalışmalara başlayan yeni başkan yaptığı ilk açıklamalarda Mısır ile olan sıcak ilişkilerden bahsetti. Heniye yaptığı bir basın toplantısında, "Mısır ile yeni bir dönem başlattık ve geçtiğimiz ay önemli boşluklar kapatıldı" ifadelerine yer verdi.
Geçtiğimiz on yıl içerisinde Mısır, Gazze'ye yönelik kara, deniz ve hava ambargosu uygulayarak İsrail'in yanında bir tavır sergilemişti.
GAZZE ÇÖKÜŞÜN EŞİĞİNDE
Uluslararası Kızıl Haç Örgütü'ne göre, on yıl süren kuşatma, üç İsrail askeri harekatı ve süregelen elektrik kesintileri Gazze'yi sistematik çöküşün eşiğine getirdi. Öte yandan Gazze'de pompalanan suyun yaklaşık yüzde 95'i insan tüketimi için uygun değil. Mutfak ve banyo lavabolarından tuzlu su akıyor. İşsizlikte yüzde 42 ile dünyadaki en yüksek oran.
Gazze'deki hastaneler ise jeneratörler üzerinden çalışıyor. BM'ye göre Gazze'nin yakıt rezervleri bu ay tükenecek.
Tüm bu siyasi ve insani izolasyon Hamas hareketini Gazze'de köşeye sıkıştırarak, korkunç suçlarla itham edilen Dahlan'la işbirliğine zorladı.
Dahlan'ın atacağı ilk muhtemel adım ise, Gazze'nin 2006-2007 iç savaşında öldürülenlerin ailelerine BAE tarafından 50 milyon dolar ödeme yapılmasını sağlamak olacak.
MURSİ'YE DARBE, MISIR'LA İLİŞKİLERİ BİTİRMİŞTİ
Muhammed Mursi'nin 2013 yılında askeri darbeyle görevden indirilmesinin ardından Müslüman Kardeşler'i Mısır'da yasaklayan darbecilerle Hamas arasındaki ilişki kesilmişti.
Fakat Gazze'deki son durumun kötüleşmesi sonrası önemli adımlar atan Hamas, yayınladığı son resmi belgelerde Hamas'ın Müslüman Kardeşler'le olan bağlantısını kesmiş ve Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ndeki 1967 sınırlarını kabul ettiğini açıklamıştı.
KATAR AMBARGOSU VE HAMAS
Geçtiğimiz aylarda Suudi Arabistan önderliğindeki ambargocu 4 ülke Katar'a, Müslüman Kardeşler dahil "terörist" grupları desteklediği gerekçesiyle ambargo uygulamaya başladı.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Adel Cubeyr Hamas'ı Katar tarafından desteklenen "aşırılık yanlısı" grupların arasına dahil etse de Dahlan ve Mısır'ın araya girmesiyle, Doha'ya sunulan resmi talep listesinden çıkarıldı.
Mısır ile 1979 yılında barış anlaşması imzalayan İsrail, güvenlik konusunda Kahire ile yakın ilişki içerisinde ve Dahlan'ın dönüşüne olumlu bakıyor.
İsrail-Filistin görüşmeleri eski ABD temsilcisi Hady Amr İsrail'in Gazze'deki ana hedefinin sınırlama olduğunu belirterek, Dahlan'ın Hamas'ı kontrol altında tutacak tek isim olduğunu düşünüyor.
Abbas'ın Filistin'de giderek düşen popülaritesi, Gazze'ye uygulanan ambargo ve son dönemlerde gelen anketlere bakılınca Dahlan'ın geleceği yönündeki söylentiler güç kazanıyor.
Fetullah Gülen ile röportaj yapan Mısır kanalının sahibi olarak Türkiye'de gündeme gelen Filistinli Muhammed Dahlan'ın geçmişi oldukça karanlık. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, FETÖ Terör Örgütü başı Gülen'in Mısır televizyonuna verdiği röportajdan bahsederken şu ifadeyi kullanmıştı: Mısır'da bir televizyona röportaj vermiş ve aslında bu televizyonun arkasında da yine bir terörist var.
O televizyonun sahibi Muhammed Dahlan kim?
Filistinli muhalif lider olarak adı geçen Muhammed Dahlan, Birleşik Arap Emirlikleri tarafından finanse edilen ve Nilesat uydusundan yayın yapan El Gad Televizyonu'nun sahibi.
Geçmişte birçok karanlık olaya adı karışan Dahlan'a yönelik en büyük suçlamalardan biri Filistin lideri Mahmud Abbas'tan gelmişti. Abbas, Mart 2014'te yaptığı açıklamada, Dahlan'ı, Yaser Arafat'ın ölümünden sorumlu tutmuştu.
2004 yılında Paris'teki bir hastanede yaşamını yitiren Arafat'ın şüpheli ölümünde Dahlan'ın parmağı olduğunu iddia eden Abbas, Dahlan'ın altı El Fetih üyesinin öldürülmesi ve yüklü miktarda paranın kaybolmasında da rol oynadığını belirtmişti.
Abbas ayrıca, Dahlan'ın 2000 yılındaki Camp David zirvesinde İsrail ve ABD ile işbirliği yaparak Filistin'in müzakere masasındaki elini zayıflattığını öne sürmüştü.
"HAİN DARBE GİŞİMİNDE DE PARMAĞI VAR" İDDİASI
İngiliz The Guardian gazetesinin eski editörü David Hearst ise Dahlan'ı, 15 Temmuz darbe girişiminde aracılıkla suçlamıştı.
Hearst'ın, genel yayın yönetmenliğini üstlendiği Middle East Eye haber sitesinde Dahlan'la ilgili ortaya attığı iddialardan bazıları şöyle:
- 15 Temmuz darbe girişiminden haftalar önce Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) hükümeti, FETÖ'ya para aktardı. Para transferi için bir aracı belirlediler. Bu aracı, Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammed bin Zeyid el Nahyan ile yakın ilişkileri olan Muhammed Dahlan oldu.
- Gazze'de Hamas iktidara gelmeden önce El Fetih partisinin bu bölgedeki lideri olan Dahlan, yolsuzluktan yargılanmaya başlayınca Filistin'i terk edip Körfez'e sığınmıştı. Hamas'a karşı ABD destekli bir darbe tasarlamak ve Yaser Arafat'a suikast planlamak gibi suçlamalar da yöneltilen Dahlan, sürgün yeri olarak Abu Dabi'yi seçti.
- Dahlan'ın Fetullah Gülen ile iletişim kurmasına, ABD'de yaşayan Filistinli bir iş adamı yardımcı oldu. Bu iş adamının kimliğinin Türkiye tarafından bilindiği belirtildi.
- BAE'de bulunan Sky News Arapça ve Al Arabiya gibi medya kuruluşları, 15 Temmuz gecesi Türkiye'deki darbe girişiminin başarılı olduğu ve hatta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yurt dışına kaçtığı gibi asılsız iddialar ortaya attılar. BAE Hükümeti ancak 16 saat sonra, yani ancak darbe girişiminin başarısız olduğu kesinleşince bu girişimi kınadı.
- Bunun üzerine BAE hükümeti Dahlan ile arasına mesafe koydu. Dubai Havalimanı'nda darbeci olduğu öne sürülen iki Türk generali yakalayıp iade ederek Ankara ile ilişkileri düzeltmeye çalıştılar.
- Dahlan BAE'yi de terk etmek zorunda kaldığı ve Mısır'da yaşadığı sanılıyor. Mısır ve BAE'nin yanı sıra Ürdün de Dahlan'ın Mahmud Abbas'tan sonra Filistin lideri olmasını istiyor. FETÖ üyelerinin de Mısır'a sığınabileceği yönünde iddialar ortaya atılmıştı.
- Dahlan'ın ABD'deki Filistinli işadamı vasıtasıyla Gülen ile görüşmesinin, Gülen'in ABD'den Türkiye'ye iade sürecinde kullanılabileceği belirtiliyor.
- Dahlan daha önce de Libya'da iç savaş çıkarmaya çalışmakla suçlanmıştı.