"Bozkırın tezenesi" olarak tanınan ünlü halk ozanı Neşet Ertaş, 25 Eylül 2012 tarihinde, 74 yaşında hayata veda etti.
Bestelediği ve söylediği türkülerle milyonlarca kişinin gönlünde taht kuran ünlü ozan Neşet Ertaş'ın türküleri dilden dile dolaştı. Öyle ki, ''Bir türkünün aslını dinlemek isteyen varsa ben buradayım hala yaşıyorum'' demişti.
Kırşehir Belediyesi, heykelini yaptırmak istediğinde kabul etmedi. "Beni yapmayınız efendim, rahmetli babamı yapınız. Zira benim tüm sanatım babamdandır'"dedi;"Neyim varsa ondan öğrendim". Ustayı kırmadılar, Kırşehir Terme Caddesi'ne babasının heykelini koydular, dizinin dibine de Ertaş'ın çocukluğunu. Vasiyeti üzerine Kırşehir'deki babasının mezarının yanına defnedilen Ertaş, hayatını kendi sözleriyle şöyle anlatmıştı:
"Bin dokuz yüz otuz sekiz cihana
Kırtıllar köyünde geldin dediler
Babama muharrem, anama döne
Dediysen atayı bildin dediler
Dizinde sızıydı anamın derdi
Tokacı saz yaptı elime verdi
Yeni bitirmiştim üç ile dördü
Baban gibi sazcı oldun dediler
O zaman babamdan öğrendim sazı
Engin gönül ile hakka niyazı
O yaşımda yaktı bir ahu gözü
Mecnun gibi çölde kaldın dediler
Zalım kader devranını dönderdi
Tuttu bizi ibikliye gönderdi
Babam saz çalarken bana zil verdi
Oynadım meydanda köçek dediler
Anam döne ibiklide ölünce
Tam beş tane öksüz yetim kalınca
Beşimiz de perişan olunca
Babamgile burdan göçek dediler
Yürüdü göçümüz tefleğe doğru
Bu hali görenin yanıyor bağrı
Üç aylık çoçuğun çekilmez kahrı
Bunlara bir ana bulun dediler
Yozgatın Kırıksoku Köyüne vardık
Bize ana yok mu diyerek sorduk
Adı arzu dediler bir ana bulduk
İşte bu anadır buldun dediler
En küçük kardaşı kayıp eyledik
Onun için gizli gizli ağladık
Üstelik babamı asker eyledik
Yine öksüz yetim kaldın dediler
Zalım kader tebdilimi şaşırttı
Heybe verdi dalımıza devşirtti
Yardım etti Yerköyüne göçürttü
Biraz da burada kalın dediler
Yerköyden Kırıkkaleye geldik
Babam saz çalarken biz çümbüş aldık
Kırşehire varınca kemanı çaldık
Aferin arkadaş çaldın dediler
Yarin aşkı ile arttı hep derdim
Babamı bir yere dünür gönderdim
Başlık çok istemişler haberin aldım
İstemiyor yarin seni dediler
Kırşehirde yedi sene kalınca
Düğün düzgün hepsi bize gelince
Burada herkese yer daralınca
Ankaraya gider yolun dediler
Ankarada (sünnetçi) Veysel Ustayı buldum
Epeyce eğleştim, evinde kaldım
Yüz lirayı verip bir yatak aldım
Etti isen böyle buldun dediler
Bir ev kiraladım münasip yerde
Kaldı kavim kardaş hep Kırşehir'de
Bu aşk hançerini vurdu derinde
Çaresini bulmazsan öldün dediler
Yarin aşkı ile döndüm şaşkına
Arada içerdim yarin aşkına
Canan acımaz mı garip dostuna
Bunu da içeriye alın dediler"