Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Araştırma Hastanesi Hematoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burhan Turgut, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de lösemi tedavisi için gerekli olanakların sağlandığını, lösemi hastalarının olumsuz bir bakış açısına sahip olmaması gerektiğini söyledi.
Löseminin bazen hızlı bazen yavaş ilerlediğini belirten Turgut, "Lösemi, bir kan hastalığıdır. Kemik iliğindeki kan hücrelerinin bozulmasıyla ortaya çıkan, oldukça hızlı seyredebilen, bazen de daha yavaş ortaya çıkan kan kanseridir." dedi.
Turgut, Türkiye'de sağlık sektörünün geliştiğini, lösemi tedavilerinde ve operasyonlarında başarılı sonuçlar alındığını dile getirdi.
Halk arasında löseminin "tedavisi imkansız bir hastalık" olarak bilinmesinin yanlış olduğuna dikkati çeken Turgut, "Lösemi ve kan kanseri ifadesi, halkın kafasında olduğu kadar kötü bir şey değil. Özellikle yaşlı hastalarda kötü seyrettiği olabiliyor. Ama şunu da bilmemiz gerekiyor ki günümüzde lösemilileri ülkemizde oldukça iyi tedavi edebiliyoruz. Başarılı sonuçlarla karşı karşıyayız." diye konuştu.
"HASTA YAKINI VE HEKİM ARASINDA İYİ BİR İLETİŞİM KURULSUN"
Turgut, lösemi tedavisinde önceki yıllara göre çok daha başarılı sonuçlar alındığını, pozitif bakış açısının tedavi sürecini kolaylaştırdığını ifade etti.
Hasta yakınlarının duruma bakış açısının da tedavi sürecinde etkili olduğunu vurgulayan Turgut, "Lösemi tanısı konulmuş ya da konulacak hastaların moralinin çok iyi olması gerekiyor. Çünkü ismi kadar kötü bir hastalık değil. Günümüzde eskiye göre çok daha iyi tedavi ediliyor. Hele bazı lösemilerde biyolojik ilaçlar kullanıyoruz. Oldukça da başarılı sonuçlar alıyoruz." dedi.
Prof. Dr. Turgut, Türkiye'nin kök hücre naklinde de başarılı olduğunu anlatarak, şöyle dedi:
"Eğer hasta moralli ise olaya olumlu bakıyorsa, genelde başarılı oluyoruz. Hasta yakınlarına da hastayı desteklemeleri açısından önemli görevler düşüyor. Mutlaka hastanın yanında olmaları, bu hastalığın tedavi edilebilecek bir hastalık olduğunu anlatmaları lazım. Lösemi tedavi edilebilen bir hastalıktır. Yeter ki hastanın morali yüksek olsun. Hasta yakını ve hekim arasında iyi bir iletişim kurulsun. Kesinlikle başarılı sonuçlar alınacaktır. Kök hücre nakli de Türkiye'de çok başarılı uygulanıyor. Avrupa'da en çok kök hücre nakli uygulanan iki ülkeden biriyiz. Sonuçlarımız oldukça da iyi."
"SAVUNMA SİSTEMİNİN ÇOK İYİ ÇALIŞMASI GEREKİYOR"
NKÜ Araştırma Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Yakup Albayrak da tüm hastalıklarda hasta moralinin yüksek tutulması gerektiğini söyledi.
Lösemi hastalarının ruh halinin iyi olmasının tedavi sürecine yüzde yüz katkı sağladığını aktaran Albayrak, hekim hasta ilişkisinin de pozitif olması gerektiğini vurguladı.
İnsanlarda moral ve motivasyona bağlı bir savunma sistemi bulunduğuna, bunun motivasyon ile doğru orantılı olduğuna dikkati çeken Albayrak, "Löseminin korkutucu bir ismi var. Bu da bir gerçek. Hasta ve hasta yakınları bu tanıyla karşı karşıya kaldıklarında öncelikle şunu bilmeleri gerekiyor; hekimleri ne tavsiye ediyorsa onu yapmalılar. Aynı zamanda hem hastaların hem de yakınlarının moral ve motivasyonlarını yüksek tutması gerekiyor. Çünkü lösemi kan hücreleri ile ilişkili olduğu için immün sisteminin çok iyi çalışması gerekiyor. Moral ve motivasyon ne kadar yüksekse immün sistemi, yani vücudun savunma sistemi o kadar iyi çalışıyor. Bu da tedaviye yüzde yüz katkı sağlıyor." diye konuştu.