Rusya sineması efsane yönetmenlerin yetiştiği bir okuldur adeta. Demir perdenin yıkılmasının ardından sinemada pek varlık gösteremeyen Rusya, 2000’lerle birlikte yeniden ayağa kalktı ve dünya sinemasında son yılların en başarılı filmlerinden bazılarını çıkardı. İşte 10 tanesi…
The Cuckoo (Aleksandr Rogozhkin, 2002)
İkinci Dünya Savaşı sırasında birbirleriyle alakası olmayan üç karakterin yolları kesişir. Üçü de birbirinin dilini bilmeyen bu tuhaf karakterler, beklenenin aksine müthiş bir kara komedi öyküsü izletirler seyircilere.
Elena (Andrei Zvyaginstev, 2011)
Zengin kocasının servetinden mahrum kalan bir kadının çocuklarının selameti için yapmayacağı şey yoktur. Elena, erkeklerin dünyasını başlarına yıkmaktan çekinmeyen güçlü bir kadının etkileyici hikayesi.
Hipsters (Valery Todorovsky, 2008)
1950’lerin Sovyet Rusya’sında Buddy Holly ve Elvis’ten etkilenerek flamboyan imajlarla sokaklarda dolaşan gençlerin katı hükumete karşı verdiği mücadeleyi konu alıyor Hipster. Özellikle de müzikal filmler sevenler kaçırmasınlar.
House of Fools (Andrei Konchalovsky, 2002)
Çeçenistan savaşı sırasında bir akıl hastanesi başıboş kalır. Hastalar çaresizlikten kendi yönetimlerini kendileri ele alırlar ve tahmin ettiğinizin çok ötesinde olaylar gelişir. Tartışmasız bir başyapıt.
Russian Ark (Aleksandr Sokhurov, 2002)
Russian State Hermitage Museum’da çekilen bu efsane film hiç kesilmeyen tek bir devasa kadrajdan oluşuyor. Tüm zamanların en başarılı sinema filmlerinden biri olarak anılan Russian Ark’ı izlemeyen çok şey kaçırır.
The Italian (Andrei Kravchuk, 2005)
Vanya, yetimhanede yaşayan, beş yaşında sevimli bir çocuktur. Bir gün kendisini evlatlık almak isteyen bir aile çıkagelir ancak o günden sonra Vanya için hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
The Return (Andrei Zvyagintsev, 2003)
Tüm zamanların en iyi sinema filmlerinden birini seyretmeye hazır mısınız? Yönetmeni Andrei Zvyagintsev’e modern zamanların Tarkovsky’si denmesine sebep olan bu şaheser filmi sakın ıskalamayın!
War (Aleksei Balabanov, 2002)
Çeçenistan savaşı esnasında esir alınan iki asker ve bir turist çiftin başından geçenleri konu alan bu film, modern Rus sinemasının en kıymetli eserlerinden biri olarak dikkat çekmektedir.
Wild Field (Mikhail Kalatozishvili, 2008)
Rus sinemasının son dönemdeki en deneysel filmlerinden olan Wild Field’da post-apokaliptik bir hikayede sevgilisiyle buluşmayı bekleyen bir adamın farklı karakterlerle yaşadıklarını izliyoruz. Alternatif sinema sevenlerin mutlaka izlemesi gereken yapımlardan.
Leviathan (Andrei Zvyaginstev, 2014)
Altın Küre ve Cannes film festivalinden ödülle dönen Leviathan, günümüz Rusya’sının yalnız bir okunuşu olarak dikkat çekmekte. Yaşayan en önemli Rus yönetmen olarak gösterilen Zvyaginstev’in başyapıtlarından.