Arama

  • Anasayfa
  • Tarih
  • Atatürk Cumhuriyet’e ilanından 4 yıl önce karar vermişti

Atatürk Cumhuriyet’e ilanından 4 yıl önce karar vermişti

Atatürk, ilk subaylık yıllarından itibaren çöken imparatorluk için çarenin yeni bir Türk devleti kurmak olduğunu ifade etmiş ve Cumhuriyet’in ilanından dört yıl önce hükümet şeklinin Cumhuriyet olacağını yakın çevresine söylemişti. Bu yıl 94'üncü yıl dönümünü kutladığımız Cumhuriyet'in kuruluş sürecini tarihçi Erhan Afyoncu, Sabah'taki köşesinde kaleme aldı.

Atatürk Cumhuriyet’e ilanından 4 yıl önce karar vermişti
Yayınlanma Tarihi: 29.10.2017 00:00:00 Güncelleme Tarihi: 29.10.2017 10:17

Atatürk, ilk subaylık yıllarından itibaren çöken imparatorluk için çarenin yeni bir Türk devleti kurmak olduğunu ifade etmiş ve Cumhuriyet'in ilanından dört yıl önce hükümet şeklinin Cumhuriyet olacağını yakın çevresine söylemişti.

Osmanlı'nın son döneminde çöken devlete çare bulmak için yönetim şeklinin değişmesi yönünde fikirler ortaya çıkmıştı. Bunlar arasında Meşrutiyet en kabul edileniydi.

Subaylar, üniversite öğrencileri yaptıkları toplantılarda Meşrutiyet idaresini İkinci Abdülhamid'e nasıl kabul ettireceklerini tartışıyorlardı.

DAVA YENİ BİR TÜRK DEVLETİ

O dönemde genç bir subay olan Mustafa Kemal 1906'da Beyrut'ta arkadaşlarıyla birlikte yaptığı toplantılardan birinde "Dava yıkılmak üzere bulunan bir imparatorluktan bir Türk devleti çıkarmaktır" demişti. İttihad Terakki Cemiyeti'nin Meşrutiyet'in ilanı için Rumeli'de uğraştığı günlerde 1907'de Karaferye'de görüştüğü sınıf arkadaşı Ali Fuat Cebesoy'a fikirlerini şöyle ifade etmişti: "Meşrutiyet köhneleşmiş insicamını kaybetmiş olan Osmanlı İmparatorluğu'nun gövdesi üzerine değil, aksine Türk çoğunluğunun yaşadığı kısım üzerine oturtulmak, düşmanlarının, yani büyük devletlerin yapacağı bir tasfiye yerine ihtilal idaresi kendi başına bir Türk devleti kurmalıdır".

1919'DA CUMHURİYET FİKRİ

İttihad Terakki Cemiyeti, 1908'de Meşruti yönetimi tekrar yürürlüğe soktu. 1909'da İkinci Abdülhamid'i tahttan indirdi. Yönetimi ele aldıklarında imparatorluk 5 milyon kilometrekare civarındaydı. İttihadçılar, vatanseverdiler, iyi niyetliydiler. Çöken imparatorluğu kurtarmak istiyorlardı. Ancak genç, tecrübesiz ve hayalperesttiler. Bu yüzden 10 yıl olmadan imparatorluk toprakları inanılmayacak ölçüde küçüldü. Milli Mücadele başlamasaydı Sevr Antlaşması'yla 300 bin kilometrekare civarında bir toprak bırakılan Türk milleti, Anadolu'da tarih sahnesinden çekilmiş Hititler, Frigler, Lidyalılar, Urartular gibi milletlerden birisi olacaktı.

Mustafa Kemal'in liderliğindeki Milli Mücadele Türk milletini tekrar ayağa kaldırdı ve milletimiz esaret altına girmedi.

Milli Mücadele'nin başarıya ulaşmasından sonra hükümet şekli tartışılmaya başlamıştı.

Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyet'in ilanından çok önce Cumhuriyet fikrini benimsemişti.

Nitekim Erzurum Kongresi'nden üç gün önce 20 Temmuz 1919'da yanında bulunan Mazhar Müfit'in (Kansu) "Milli mücadelenin muvaffakiyete ulaştığı takdirde hükümet şekli olarak ne düşünüyorsunuz?" şeklindeki sorusuna:
"Şekl-i hükümet zamanı geldiğinde Cumhuriyet olacaktır" cevabını vermişti. Ancak Milli Mücadele'nin yeni başladığı bir dönemde bu fikrini açıkça ifade etmesinin sıkıntı yaratacağını bildiğinden dolayı Mazhar Müfit'e konuştuklarından kimseye bahsetmemesini söylemişti.

Mazhar Müfit Atatürk'le aralarındaki bu konuşmayı "Erzurum'dan Ölümüne Kadar Atatürk'le Beraber" isimli eserinde anlatır.

29 Ekim1923'te Meclis'te anayasanın birinci maddesi, "Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir. İdare şekli halkın kaderini bizzat ve bilfiil idare etmesi esasına dayalıdır. Türkiye Devleti'nin yönetim şekli Cumhuriyet'tir" şeklinde değiştirilince Atatürk'ün dört yıl önce ifade ettiği hedefi gerçekleşmişti.

Sabah

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN