Helal finans açısından kripto paralar
Dijital kripto paralar, küresel sermayenin hegemonyasına karşı alternatif olma konusunda bir heyecan uyandırmaktadır. Örneğin bankalar gibi aracı kurumları saf dışı bırakması, doların saltanatını sonlandırma ihtimali bu anlamda olumlu olarak görülebilir. Bitcoin uygulamasına dayalı olarak ortaya çıkan blokzincir teknolojisinin daha genel kullanım alanları olabileceği fark edilmiştir. Blokzincir, merkezi bir sunucunun veya güvenilir bir otoritenin kaldırılmasına olanak sağlayarak, merkezi güvenin internet ortamında dağıtılmasını sağlamıştır. Fakat bu durumun aynı zamanda büyük riskler taşıdığı da inkâr edilemez. Mesela paraların arkasında bir garantörün bulunmaması en büyük sorun olarak görülmektedir. Ancak blokzincir teknolojisi, sağladığı olanaklar ve çeşitlendirilebilir uygulamaları ile çok geniş bir yelpazeye sahiptir. Bu teknoloji, günümüzün önemli problemlerinden olan, tek merkeze dayalı güven sistemlerindeki merkezi güven yapısını dağıtarak, bu sistemlerin daha verimli çalışmasında oynayabileceği rol nedeniyle dikkat çekici hale gelmiştir. Blokzincir, veri transferi sağlayan mevcut internet ortamında, değerli varlıkların transferine de olanak sağlayarak tüm hayatımızı yeniden şekillendirecek yepyeni bir teknolojiyi adlandıran merkezi olmayan bir şifreleme kayıt defteridir. Dağıtık veri tabanı teknolojisiyle yapılan mukaveleler, binlerce kişinin önünde yapılmış gibi olmaktadır. Yani herhangi bir blok, kendisinden önceki ve sonraki bloklara özet algoritması ile bağlanmıştır. Bu yüzden teknolojinin adı zincirle bağlı bloklar anlamına gelen blokzincir olmuştur. Blokzincir teknolojisinin her kullanım senaryosu ve iş modeli için uygun olmadığı da unutulmamalıdır.
Cumhurbaşkanlığı 11. Kalkınma Planı (2019-2023) blokzincir merkezli uygulamalara yer vermiştir. İlgili maddeler şöyledir: Blokzincir tabanlı dijital merkez bankası parası uygulamaya konulacaktır (md. 249.5.). Blokzincir uygulamalarının yaygınlaştırılmasını teminen ulaştırma ve gümrük hizmetlerinde gerekli hukuki ve fiziki altyapı çalışmaları tamamlanacaktır (md. 508.3.) Kamu hizmetlerinin iyileştirilmesinde büyük veri, bulut bilişim, mobil platformlar, nesnelerin interneti, yapay zekâ, blokzincir gibi yeni teknolojilerden faydalanılabilmesi için süreç ve teknolojik altyapı iyileştirmeleri yapılacaktır (md. 809.2.). Bu maddeler dijital merkez bankası kripto para biriminin çıkarılmasına dair bir hedef içermektedir. Böylece küresel piyasalardaki kripto-ekonomi yönündeki hızlı dijital değişim ve dönüşümde Türkiye'nin yer alması önemsenmiştir. Sadece para piyasalarında değil, blokzincir, yapay zekâ vb. teknolojik ve dijital uygulamalara yönelik teknik ve hukuki altyapının hazırlanması da hedeflenmiştir. Şuan itibariyle kripto paralar hakkında bir yasak düzenleme bulunmamaktadır. Konuyla ilgili ihtilafların TCK 244 ile çözülmesi yoluna gidilmektedir. Ayrıca ülkemizde TÜBİTAK – BİLGEM tarafından Blokzincir Araştırma Laboratuvarı kurulmuştur.
Günümüzde kripto para üzerine akademik çalışmaların yaklaşık %80'i Bitcoin hakkındadır. Buna bağlı olarak bu konuda fıkhi bağlamda ortaya konulan görüşler ve fetvalar da bu çerçevede kalmaktadır. Bitcoin'in dayandığı blokzincir teknolojisi sonraları birçok uygulamayı doğurmuştur. Örneğin Bitcoin, sadece dijital paralar ile ilgili bir uygulama iken, blokzincire bağlı ortaya çıkan Ethereum ise ona nazaran çok daha geniş etki alanına sahiptir. Ethereum akıllı kontratları ve kontratta tanımlanan kurallara göre eylemler gerçekleştirmenin bir yolunu başlatmıştır. Neticede blokzincir, bir teknoloji, bitcoin sadece binlerce üründen biri haline gelmiştir. Blokzincir teknolojisi içerisinde tamamen farklı temelde çalışan yeni şifreli para birimleri de bulunmaktadır.
Fıkıh uzmanları tarafından ortaya konan mevcut değerlendirme ve fetvalarda ya kripto paraların dayandığı blokzincir teknolojisinden hiç bahsedilmemekte ya da olumsuz nitelikteki uygulamalar dikkate alınarak tüm kripto paraların ve dayandıkları teknolojinin caiz olmadığı ileri sürülmektedir. Hâlbuki bütüncül bir bakış açısından hareket edildiğinde sadece bazı ürünlerin değil, ilgili teknolojinin merkeze alınması daha gerçekçi sonuçlar verecektir. Kripto paralar ve dayandığı teknoloji iktisat, finans, bilişim teknolojisi, mühendislik gibi farklı disiplinlerin ortak çalışma alanı olmakla birlikte ahlaki ve fıkhî boyutu da dikkate alınmalıdır. Blokzincir vb. finansal teknolojilerden İslami finans alanında da meşru çerçevede azami derecede yararlanılmalıdır.
Kripto paralar, kara para aklama, illegal yapılara finans sağlama, belirsizliğe bağlı yüksek risk, para sahiplerinin meçhuliyeti, yasal dayanaktan yoksunluk gibi olumsuzlukları da barındırmaktadır. Bu açıdan bakıldığında mevcut haliyle kripto paraların "para" olarak kullanımı, ortaya çıkan veya çıkması muhtemel olumsuzluklar sebebiyle İslami finans ilkeleri açısından uygun gözükmemektedir. Nitekim Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, özünde ciddi belirsizlikler taşıması, aldanma ve aldatma riskinin ileri düzeyde olması, arkasında devlet gibi herhangi güvencenin bulunmaması ve belirli kesimlerin haksız ve sebepsiz zenginleşmesine yol açması gerekçesiyle dijital kripto paraların kullanımını caiz görmemiştir. Ancak bu durum ilgili paraların dayandığı blokzincir teknolojisinden kaynaklı değildir. Konuyla ilgili değerlendirmeler dikkate alındığında esas itibariyle kripto paraların aslen mubah oldukları; ancak bazı İslam hukuk araştırmacılarının birtakım mahzurlara yol açtıklarından, şer'an sakıncalı sonuçlara götürmesi kesin veya kuvvetle muhtemel konular (sedd-i zerai) kapsamına dahil ederek caiz görmedikleri anlaşılmaktadır. Bu olumsuzluklar ortadan kaldırıldığında veya minimize edildiğinde caiz olmalarının önünde bir engel kalmayacaktır.
Örneğin aynı blokzincir teknolojisini kullanmakla birlikte bir paradigma değişimiyle ülkemizde Takasbank tarafından Fiziksel Karşılığı Olan Blokzincir Tabanlı Yeni Nesil Transfer Sistemi – BiGA projesi hazırlanmıştır. Marka adı BiGA olan ve "Bir Gram Altın" ifadesinin kısaltması olan BiGA, fiziki karşılığı mislen saklamaya alınmış standartları belirli olan kaydi altının taraflar arasında doğru, kontrollü ve mahremiyet odaklı bir şekilde transfer edilebilmesini sağlayan blokzincir tabanlı bir altyapı projesidir. Bir kripto varlık olarak tasarlanan BiGA henüz son kullanıcılara açılmamıştır. Ancak projenin ilerleyen fazlarında öncelikli olarak bankalar veya aracı kurumlar üzerinden hesap açılması yöntemiyle BiGA alım-satım-transfer işlemlerinin yapılması planlanmaktadır. BiGA'nın kendi değeri yoktur. Tamamen altına endeksli olarak değerini korumaktadır. Merkezi otoritenin istediği zaman izleyebileceği, fiziksel karşılığı olan ve mahremiyet odaklı bir mekanizmadır. Fıkhi olarak durumu araştırmaya açık olmakla birlikte şeklen altın karşılığı banknot basımını andırmaktadır.
Bu alandaki gelişim serüveni devam etmektedir. Ortaya çıktığı ilk nesil uygulama olarak Bitcoin örneğinde emeğin ispatı (proof of work) şeklinde maliyetli bir yapı iken; bu teknoloji smart (akıllı) kontratlar, tapu belgesi, kimlik bilgisi, sağlık bilgisi vs. her türlü kripto varlığın transferini sağlayan ikinci nesil sürümlere dönüştü. Bunlar mesela mezuniyet bilgileri ve diplomalarda sahteciliğin önüne geçmede önemli imkânlar verir. Şuan ki üçüncü nesil ise herkesin kendine göre bir güvenlik mekanizması getirdiği, bir ağdaki kullanıcıların ileriye doğru giden yolda fikir ayrılıklarından dolayı meydana çıkan çatallamalar (folk), algorand gibi networkler dönemidir. Ethereum ağındaki çatallanma (Byzantium Hard Fork) bunun en sert örneklerinden biridir.
Sonuç olarak yeni ortaya çıkmış olan bu dijital teknoloji hakkında ilgili uzmanların katılımıyla interdisipliner toplantıların yapılması gerekmektedir. Bu minvalde 7 Mart 2020 tarihinde NEÜ Helal ve Sağlıklı Gıda Uygulama ve Araştırma Merkezi ile ASBÜ-ULIFAM işbirliğiyle ve Konya Büyükşehir Belediyesi'nin katkılarıyla "Helal Finans Açısından Dijital Kripto Paralar" başlıklı çalıştay gerçekleştirilmiştir. Çalıştay düzenleme kurulu tarafından aşağıda metni bulunan "Sonuç ve Değerlendirme Raporu" yayımlanmıştır:
- İslami finans açısından parada aranan ölçü, kıymette istikrar ve ona itibar edilmesidir. Bunun için de paraların arkasında bir garantör bulunmalıdır. Garantör toplum olabileceği gibi toplumu temsilen devlet veya başka bir müessese hatta paranın dayandığı sistemin kendisi de olabilir. Para olarak kullanılan şeyin ölçüsü, ham maddesinin ne olduğu değil; bu konuda esas olan insanların örfü, yani bir şeyi para olarak kabul etmeleri ve tedavülüdür. Anılan kriterleri taşıdıktan sonra paranın mal, maden, kâğıt, kaydî, elektronik ya da kripto birim olması arasında fark yoktur. Bir şeyin içsel/hakiki değere sahip olup olmaması onun para olma hükmünü etkilememektedir. Nitekim Kur'an ve sünnette neyin para olup olmadığı konusunda bir tanım veya belirlemede bulunulmamıştır.
- Kâğıt paralardan itibaren tedavüldeki paraların tamamına yakınının itibari veya kaydi nitelikte oldukları unutulmamalıdır. Bunlar madeni paralar gibi hakiki bir değer içermediklerinden, manipüle, aldatma ve değeri dışında dalgalanmalara daha fazla açıktır. Bu sebeple, paranın istikrar ve itibarını koruma imkânlarına yönelik araştırmalar yapılırken diğer taraftan kripto paralar gibi yeni paraların zayıf noktaları ve yol açacağı muhtemel mağduriyetler konusunda da toplum ve ilgili paydaşlar uyarılmalıdır.
- Bugüne kadar kripto paralar konusunda ortaya konan çalışmaların çoğu, en yaygını olan bitcoin merkezlidir. Halbuki tamamen farklı temelde çalışan yine blokzincir teknolojisi temelinde üretilen kripto para birimleri de bulunmaktadır. Çalışmalarda kripto paraların bir bütün olarak ele alınması önem arz etmektedir.
- Mevcut değerlendirme ve fetvalarda bu paraların dayandığı blokzincir teknolojisinden bahsedilmemekte ya da bir bütün olarak sanki zikredilen olumsuzluklara tüm kripto paraların ve dayandıkları teknolojinin de caiz olmadığı belirtilmektedir. Bundan sonraki çalışmalarda bu teknolojinin merkeze alınması daha gerçekçi sonuçlar verecektir.
- Kripto paralar ve dayandığı teknoloji konunun etik ve fıkhî boyutu yanında iktisat, finans, bilişim teknolojisi, mühendislik gibi farklı disiplinlerin ortak çalışma alanıdır. Bu nedenle yapılacak değerlendirmelerin ve/veya alınacak kararların ilgili disiplinlerden uzmanların ortak çalışmasıyla oluşturulacak kurullarca alınması gerekir.
- Mevcut haliyle kripto paraların "para" olarak kullanımı, ortaya çıkan veya çıkması muhtemel olumsuzluklar sebebiyle İslami finans ilkeleri açısından uygun gözükmemekle birlikte bu, ilgili paraların dayandığı blokzincir teknolojisinden kaynaklı değildir. Bu çerçevede İslami finans alanında da blokzincir teknolojisi yanında diğer finansal teknolojilerden azami derecede faydalanılması yoluna gidilmelidir.
- Kripto paraların bir takım olumlu yönleri bulunmakla birlikte kara para aklama, illegal yapılara finans sağlama, belirsizliğe bağlı yüksek risk, para sahiplerinin meçhuliyeti, yasal dayanaktan yoksunluk gibi olumsuzlukları da barındırmaktadır.
- Dijital para birimlerinin üretiminde maliyetler yüksektir. Mecazen madencilik olarak isimlendirilen bu faaliyet için gerekli olan işlemcilerin ve bilgisayarların kurulumu pahalı, tükettikleri elektrik enerjisi oldukça fazladır. Ayrıca üretim tedricen zorlaştığından çok fazla zaman almaktadır. Kripto paralarla ilgili değerlendirmelerde bu konu da göz önüne alınmalıdır.
- Kripto paralar, şifreli bir elektronik cüzdanda muhafaza edilmektedir. Dolayısıyla şifrenin unutulması veya başkaları tarafından ele geçirilmesi durumunda o paralara ulaşmak imkânsız bir hal alır. Aynı şekilde bu paralara sahip olan bir kimsenin ölmesi halinde paraların miras yoluyla varislerine intikali ile ilgili bir düzenleme henüz söz konusu değildir. Bu da fıkhî açıdan malın korunması maksadına aykırı olarak görülebilir.
- Konuyla ilgili değerlendirmeler dikkate alındığında netice itibariyle kripto paraların aslen mubah oldukları; ancak bazı İslam hukuk araştırmacılarının yukarıda bahsi geçen mahzurlara yol açtıklarından şer'an sakıncalı sonuçlara götürmesi kesin veya kuvvetle muhtemel (sedd-i zerai) konular kapsamına dahil ederek caiz görmedikleri anlaşılmaktadır. Bu olumsuzluklar ortadan kaldırıldığında veya minimize edildiğinde caiz olmalarının önünde bir engel kalmayacaktır.
- Son olarak finansal teknolojinin birçok alanı yanında bu konuyla ilgili de daha kapsamlı ilmi toplantıların yapılması ve bu toplantılarda kripto para birimlerinin teknolojisi, niteliği (mal, değer, para), kullanımından kaynaklı spekülatif sorunların boyutu gibi hususlara özellikle yoğunlaşılmasına ihtiyaç duyulmaktadır.
Kaynakça
https://blokzincir.bilgem.tubitak.gov.tr/blok-zincir.html
https://blockchain.bilgem.tubitak.gov.tr/
https://biga.takasbank.com.tr/
http://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2019/07/OnbirinciKalkinmaPlani.pdf
https://www.bik.gov.tr/dev-projelerde-yerli-kripto-para-kullanilacak/
https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/775807
https://dergipark.org.tr/tr/pub/aist/issue/40358/481946
Doç. Dr. Murat Şimşek
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- İslami ilimlerde bütünlük sorunu: Fıkıh ve tasavvuf (05.03.2020)
- İslam düşüncesinde mizaç (20.02.2020)
- Biyofıkıh bağlamda aşı uygulamaları (23.01.2020)
- Helal ekonomi araçları: Finansal modeller (01.12.2019)
- Müslümanların geri kalmasında İslam hukukunun rolü (var mıdır?) -II (20.11.2019)
- Müslümanların geri kalmasında İslam hukukunun rolü (var mıdır?) - I (01.11.2019)
- Leyla ile Mecnun metaforunda fıkhın makûs talihi (26.09.2019)
- Minimal metafizik bağlamda fıkhın doğuşu (26.08.2019)