A. Gül, KK’nın yeni ‘Güneş Motel Rezaleti’ne âlet olur mu?
24 Haziran seçimlerine giderken.. Özellikle CHP başkanı KK tarafından.. 'Hedefe varmak için her araç mubahtır' diyen bir pragmatist anlayışla yeni bir 'Güneş Motel Rezaleti' sergileniyor.
Ama 'O da ne?' dememek için, 45 sene önceden bugüne bir özetleme yapmak gerekiyor.
***
Ekim-1973 seçimlerinde, hiçbir parti tek başına iktidara gelememişti. Erbakan'ın MSP'si ise, 450 sandalyeli Meclis'te 48 milletvekiliyle '3. Parti' olmuştu. Bu durum, 50. Yılı'na hazırlanan Türkiye Cumhuriyet için büyük bir sürprizdi.
Demirel, hemen seçim akşamı, 'Millet bize muhalefet vazifesi verdi' diyerek Ecevit'le Erbakan'ı ortak hükûmet kurmaya zorlamayı planlamıştı.
Son demlerinde ve hastânede olan İsmet İnönü ve, kemalist-laik Cumhuriyet'in ilkelerini önceleyen kesim, katı laik uygulamalarla sosyo-politik alandan atılan İslamî eğilimli cereyanların sisteme dönmesini istemiyordu. Erbakan ise 50 yıl sonra mevcut sistemin içinde yer almak gerekliliğine önem veriyordu.
***
Sonunda, bir CHP-MSP karma hükûmeti kuruluyordu. Ama Temmuz-1974'te gerçekleşen Kıbrıs Çıkarması'nın 'zafer'ini Ecevit'e mal etmeye çalışan hemen bütün matbuat, 'Kıbrıs Fatihi Karaoğlan..' laflarıyla yaldızlanan 'miğferli Ecevit' posterleriyle, Ecevit'i hemen bir seçime zorluyorlardı. Böylece Erbakan'dan kurtulacaklardı. Ve Ecevit, henüz 9 aylık olan o ortak Hükûmet'i dağıttığını açıklıyordu.
***
Ama Erbakan ve Demirel, Ecevit'in o yaldızlamalarla seçime gitmesine izin vermeyecekti. Nitekim 'Demirel-Erbakan-Türkeş'li'Milliyetçi Cephe' koalisyonu kuruluyor; Ecevit ise iktidardan mahrum kalan yandaşlarınca beceriksizlikle suçlanıyordu.
Ve 1977 Haziran seçimlerinde, Ecevit'in partisi birinci sıradaydı; ama tek başına Meclis'ten güvenoyu almak için 226 sayısını bulamıyordu, 10-15 milletvekiline ihtiyacı vardı. Ecevit, iktidar ateşiyle yeni bir hamle daha yapıyor ve dönemin C. Başkanı Korutürk'ü, Meclis'ten güvenoyu alacağı konusunda ikna ediyordu. Ama bu Hükûmet, Meclis'ten güvenoyu alamıyor ve 'Demirel- Erbakan-Türkeş ve Feyzioğlu'nun 4'lü koalisyonu kuruluyordu.
Ecevit'in gemisi yine oturmuştu karaya ve bir daha çok güç duruma düşmüş, yandaşlarının alay konusu olmuştu.
Ecevit, durumu kurtarmak için, yeni manevralar düşünüyordu. 1977'nin son günlerinde İstanbul'da 'Güneş Motel' denilen bir mekânda yapılan gizli görüşmeler sonunda, Demirel'in AP'sinden 11 milletvekili istifa edip CHP'ye geçiyor ve Meclis'te azlığa düşen Demirel başkanlığındaki hükûmet düşüyor, Ecevit Başbakan oluyor ve o 11 milletvekilinin her birisi de yeniHükûmet'te 'Bakan' yapılıyordu. Başka 'satın alınma' iddiaları da, cabası..
İşte, siyasî tarihimizde 'entrikacılığın zirvesi' olan 'Güneş Motel Rezaleti' budur.
***
Sonrası, binlerce insanın birbirini 'sağ-sol' denilen gruplar arası sokak savaşlarında öldürdüğü anarşi yılları.. Maraş ve Çorum başta olmak üzere, yaşanan kanlı büyük karışıklıklar.. 12 Eylûl 1980 Askerî Darbesi ve sonrası Özal Dönemi..
Özal'ın vefatıyla Demirel'in C. Başkanı oluşu.. 28 Şubat 1997 Askerî Darbesi..
Sonra.. 2000'lerde, 'Sadece devlet değil, vatandaşlar da laik olmak zorunda..' diyen A. N. Sezer'in C. Başkanı olması ve Ecevit başbakanlığındaki yaşanan büyük sosyo-ekonomik çöküntü..
3 Kasım 2002 seçimlerinde AK Parti'nin tek başına iktidara gelmesi.. Ve, yeni cumhurbaşkanlığında AK Parti'yi engellemek için, 27 Nisan 2007 Askerî Muhtırası'nın yayınlanması.. Ama, o muhtıraya direnen Erdoğan'ın, Cumhurbaşkanlığı'na kendisini değil de, Abdullah Gül'ü aday gösterdiğinde sergilenen oyunlar.. Ordu desteğinde laiklerin dev mitingleri, vs..
***
Şimdi, Ecevit'in yolundan giden KK, 15 milletvekilini kendi partisinden istifa etmiş gibi gösterip, bir başka partiyi destekliyor; yeni bir 'Güneş Motel Entrikası' tezgâhlıyor. Hedef, Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçilmesini engellemek.. Karşısına da Abdullah Gül'ü (!!) çıkarmayı düşünüyorlar!
***
Abdullah Bey, 2007'de kendisinin cumhurbaşkanı seçilmesini engellemek için her türlü oyunu sergileyen çevrelerin, şimdi kendisini Cumhurbaşkanı seçtirmek istemesi oyununa âlet olur mu?
Olursa.. Kendisine ve bağlı olduğu dünya görüşüne yazık eder.
Selahaddin E. Çakırgil - Star
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- Yapma be hocam! Bunca katl ve hıyanetlerden sonra da mı? (23.04.2018)
- Gerçek zafer, kendi inanç değerleriyle elde edilendir (18.04.2018)
- Bu yüksek gerilimin, sosyal bünyeyi rehine alamaması için... (12.04.2018)
- ‘Bir haşereye başka haşerelerin musallat olması..’ (11.04.2018)
- ‘Çarmıh’da haz verir insana, imân..’ (04.04.2018)
- Amerika, karşımıza Fransa’yı ‘fino’ olarak sürmeye çalışıyor (01.04.2018)
- Doğru sözü, doğru zamanda ve doğru muhataba söylemek (28.03.2018)
- ‘Satılmış’ bir gazetenin bir daha satılışı etrafında.. (26.03.2018)