Ahmet Hamdi Tanpınar kimdir? Ahmet Hamdi Tanpınar’ın hayatı…
Ahmet Hamdi Tanpınar, şiir, roman, deneme, araştırma ve inceleme türünde yazdığı eserlerle adını edebiyat tarihimize altın harflerle yazdırmış bir isim. Genç yaşlarında Yahya Kemal ile tanışmış; onun bu karşılaşması edebiyata yönelmesinde en büyük belirleyici unsurlardan biri olmuştu. Necip Fazıl ve Ahmet Kutsi'nin de aralarında olduğu arkadaşlarının birçoğu ile edebiyat ve kültür alanında önemli eserler vermişti. Güzel sanatların pek çok alanıyla yakından ilgilenen Tanpınar, "iki medeniyetin armonisi" fikrini benimsemiş, roman ve hikâyelerinde "zaman" kavramını işlemişti. Peki, Ahmet Hamdi Tanpınar kimdir? Ahmet Hamdi Tanpınar'ın hayatı…
Ahmet Hamdi Tanpınar, 23 Haziran 1901'de İstanbul'da doğdu. Babası çeşitli yerlerde nâiblik ve kadılık yapan Hüseyin Fikri Efendi'dir. Aile aslen Batumludur.
Annesi Trabzonlu Kansızzâdeler'den deniz yüzbaşısı Ahmed Bey'in kızı Nesibe Bahriye Hanım'dır. Tanpınar'ın çocukluğu, babasının görevli bulunduğu Ergani Madeni, Sinop, Siirt, Kerkük ve Antalya'da geçti.
Bundan dolayı İstanbul'da Ravza-i Terakkî İbtidâî Mektebi'nde, Sinop ve Siirt rüşdiyelerinde, Siirt Katolik Dominiken misyonerlerinin özel okulunda, Kerkük, Vefa ve Antalya liselerinde okudu.
1918'de yükseköğrenime devam etmek için İstanbul'a gelerek bir yıl Baytar Mektebi'nde yatılı öğrenci oldu. Ertesi yıl Dârülfünun Edebiyat Fakültesi'nin önce tarih, ardından felsefe şubelerine girmekte oldukça kararsız kaldı.
Tanpınar, bu kararsızlığı sırasında lise öğrencisiyken şiirlerinden tanıdığı Yahya Kemal'in (Beyatlı) Edebiyat Şubesi'nde ders verdiğini öğrenince kaydını bu şubeye yaptırdı.
Burada başta Yahya Kemal olmak üzere Mehmed Fuad Köprülü, Cenab Şahabeddin, Ömer Ferit Kam, Babanzâde Ahmed Naim gibi hocaların derslerine devam etti.
1923'te Şeyhî'nin Hüsrev ü Şîrîn'i üzerine hazırladığı tezle mezun olarak 1923'te Erzurum, 1926'da Konya, 1927'de Ankara ve 1932'de İstanbul Kadıköy liselerinde, 1930'da Ankara Gazi Terbiye Enstitüsü'nde öğretmenlik yaptı.
1933 yılında Güzel Sanatlar Akademisi'nde Ahmed Hâşim'in ölümüyle boşalan estetik mitoloji derslerini vermekle görevlendirildi. Edebiyat Fakültesi'nde 1939'da Tanzimat'ın 100. yılı münasebetiyle 19. Asır Türk Edebiyatı adıyla bir kürsü kurulunca Maarif Vekili Hasan Âli Yücel tarafından bu kürsüye profesör tayin edildi.
1943-1946 yılları arasında Maraş milletvekili olarak bulunduğu Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde aktif bir çalışması olmadı.
1946 seçimlerinde parti tarafından aday gösterilmeyince bir süre Millî Eğitim Bakanlığı'nda orta öğretim müfettişliği yaptı. 1948'de akademideki estetik hocalığına ve 1949'da Edebiyat Fakültesi'ndeki kürsüsüne döndü.