Batı’yı ilmi ile etkisi altına alan İslam düşünürü: İbn-i Rüşd
Çalışmaları ile tarihte derin bir tesir bırakan büyük ilim adamı, fıkıh bilgini ve hekim İbn Rüşd , Aristoteles'in eserlerini onun doktrinine bağlı kalarak şerh ettiği için İslam aleminde "eş-Şarih" olarak tanındı. Vahiy ile felsefenin birbirinden bağımsız olarak nasıl anlaşılıp değerlendirilebileceğini tespit eden İbn Rüşd, ufuk açıcı çalışmaları ile İslam medeniyetine büyük katkılar sundu. Vefatının 823. senesinde meşşai okulunun son temsilcisi olan İbn-i Rüşd'ü daha yakından tanıyalım. İbn-i Rüşd kimdir? İbn-i Rüşd eserleri, felsefesi, sözleri, kitapları, hayatı...
Giriş Tarihi: 10.12.2019
09:32
Güncelleme Tarihi: 10.12.2021
09:52
14 Nisan 1126'da Endülüs'ün Kurtuba şehrinde doğan tam adı Ebu'l-Velid Muḥammed İbn Aḥmed İbn Muḥammed İbn-i Rüşd , tahsilini Endülüs'ün büyük ilim merkezlerinden olan Kurtuba'da tamamladı. Avrupa'da "Averroes " adıyla tanınan İbn-i Rüşd'ün babası Kurtuba kadılığı yaptı. Eğitim hayatına seçkin hocalardan dersler alarak başlayan İbn-i Rüşd, temel dini ilimleri babasından öğrendi. Dini ilimlerin yanında ahlak, astronomi, edebiyat, felsefe, fizik, mantık, matematik, siyaset, psikoloji, tabiat ilimleri, tıp, zooloji gibi ilimlerini de tahsil etti. İbn Tufeyl'in tavsiyesi ile dönemin Endülüs hakimi ile tanışan İbn Rüşd, Aristo'nun eserlerini tercüme etti. Fıkıh âlimlerinin felsefe karşıtı tutumları, İbn Rüşd'ün hayatının özellikle son yıllarında sıkıntılı günler geçirmesine sebep oldu.
İbn Rüşd nasıl bir dönemde yaşadı?
Meşşaiyyun felsefesinin son temsilcisi
İslam felsefesi içinde, doğa felsefesinin etkisinden sonra başlayan rasyonalist felsefe eğiliminin sistemli hale gelmesi ve genel itibarıyla Aristocu fikirlerinin baskın olduğu okul olarak kabul edilen Meşşaiyyun felsefesinin son temsilcisi ve aynı zamanda İslam dünyasının büyük filozoflarından olan İbn Rüşd, Gazali'nin yazdığı "Tehafütü'l- Felasife" (Filozofların Tutarsızlığı) isimli eserine karşılık olarak, "Tehafütü't- Tehafüt (Tutarsızlığın Tutarsızlığı)" adlı esere imza attı.
"Yumurta dıştan bir güçle kırılırsa yaşam son bulur, içten bir güçle kırılırsa yaşam başlar; zira sahih dönüşümler hep içten gelir."
Bu eseriyle, Gazali'nin İslam dünyasında felsefe ve filozoflara yönelik ortaya koyduğu olumsuz tutumu sarsan İbn Rüşd, bu çalışmasından sonra İslam dünyasında "tehafüt " (dengesizlik-tutarsızlık) geleneğini oluşturdu.
Filozofların Tutarsızlığı kitabını incelemek ve satın almak için tıklayın.
Aristo ve Eflatun'un felsefesini uzlaştırmaya çalışan İbn Rüşd, din ve felsefeyi aynı kaynaktan beslenen iki ayrı alan olarak gördü. İbn Rüşd'e göre din vahiy ürünüyken, felsefeyi ise insan aklının ürünü olarak değer gördü, fakat her ikisinin de kaynağının aynı olduğunu savundu. Batı'da doktor olarak tanınsa da daha çok "Aristo yorumcusu " olarak bilindi.
"Fikirlerin kanatları vardır, kimse insanlara ulaşmasını engelleyemez."
Tıbbın bir dalı olan anatomiye de iyi derecede vakıf olan İbn-i Rüşd, insanı, Allah'ın varlığına götüren bir delil ve vasıta olarak tanımlayıp, bunu birçok şekillerde başardığını da her fırsatta dile getirdi. Eserlerini yüzyıllar boyunca Avrupa'da okutan birçok Batılı bilgini düşünceleriyle etkilemeyi başaran İbn-i Rüşd, tıp sahasında yaklaşık 16 eser verdi. Bunlar arasında en tanınmış olan kitabı "El Külliyat Fi't Tıbb" , Latinceye tercüme edilerek, yüzyıllarca Avrupa üniversitelerinde ders kitabı olarak okutuldu.
İbn Rüşd'ün derin düşünce dünyasından alıntılar