İbn Haldun kimdir? İbn Haldun’un hayatı…
İbn Haldun, İslam medeniyetinin en parlak döneminin sonlarında yaşamış bir alimdi. Yaşadığı bölgeden Haçlı istilası nedeniyle göç etmek zorunda kalmış; hayatının ilk 20 yılını Tunus'ta, 26 yılını Cezayir, Fas ve Endülüs'te, 4 yılını tekrar Tunus'ta ve son 24 yılını ise Kahire'de geçirmişti. İyi bir eğitim gören ve küçük yaştan itibaren ilim ve fikir hayatına ilgi duyan İbn Haldun, bu coğrafyaların istilalardan ne şekilde etkilendiğini inceleyerek araştırmalarına başlamıştı. Sosyoloji biliminin öncüsü olmuş ve sosyal bilimlere dair birçok kavramın temelini 7 asır öncesinden atmıştı. Peki, İbn Haldun kimdir? İbn Haldun'un hayatı…
İbn Haldun, 27 Mayıs 1332 tarihinde Tunus'ta doğdu. Aslen Yemen'in Hadramut bölgesinden olduğu için kendisi Muḳaddime'de Hadramî nisbesini kullanmış, Tunus'ta doğmuş olması sebebiyle Tûnisî, hayatının büyük kısmını Kuzey Afrika'da geçirmesi dolayısıyla Mağribî nisbeleriyle de anılmıştır.
İbn Haldun'un mensup olduğu kabilenin reisi olan atası Vâil bin Hucr bir heyetle Medine'ye giderek Peygamber Efendimizi ziyaret etmiş, Resûl-i Ekrem'in, "Allahım, Vâil'i ve soyunu mübarek kıl!" şeklindeki duasını almıştı.
Ülkesine dönerken Muâviye bin Ebû Süfyân da onunla birlikte gönderilmişti. Vâil, Peygamberimizden yetmiş kadar hadis rivayet etmişti.
Vâil'in torunları Endülüs'ün fethi sırasında buraya gelip Karmûne (Carmona) şehrine yerleşmişlerdi. Bu aileden Endülüs'e ilk gelen Hâlid bin Osman bin Hânî'dir. Hâlid ed-Dâhil olarak da bilinen Hâlid'in ismi Endülüs'te âdet olduğu üzere saygı ifadesi olarak "Haldûn" şeklinde söylenmeye başlanmış, onun soyundan gelenler de Benî Haldûn diye tanınmıştır.
Karmûne'de bir süre ikamet eden Haldûnoğulları, daha sonra yerleştikleri İşbîliye'de (Sevilla) saygın bir aile olarak tanınmışlar, Endülüs'te ve Kuzey Afrika'da siyasî ve ilmî alanda önemli rol oynamışlardır. Tarihçi İbn Hayyân el-Kurtubî bu ailenin siyaset ve ilim alanındaki ününe işaret etmiştir.
Yetiştiği siyasî ve içtimaî ortam İbn Haldun'un ilmî kişiliğinin oluşması bakımından büyük önem taşır. Onun zamanında Tunus'ta Hafsîler, Fas'ta Merînîler, Tilimsân'da Abdülvâdîler, Endülüs'te Nasrîler (Benî Ahmer), Mısır'da Memlukler hüküm sürmekteydi.
Kuzey Afrika ve Endülüs'teki devletler hem birbiriyle mücadele ediyor hem de kendi içlerinde sık sık taht kavgalarına girişiyorlardı. İbn Haldun 16 yaşında iken Merînî Hükümdarı Sultan Ebü'l-Hasan Tunus'u işgal etti.
Endülüs'ten Fas'a göç etmek zorunda kalan âlimlerin bir kısmını da beraberinde Tunus'a getirdi. Tunus'a gelen Muhammed bin Süleyman es-Sattî, Ahmed ez-Zevâvî, Muhammed bin İbrâhim el-Âbilî, Ebü'l-Kāsım İbn Rıdvân, Ebû Muhammed Abdülmüheymin el-Hadramî gibi âlimlerden faydalanan İbn Haldûn, Abdülmüheymin'den hadis ve siyer, Zevâvî'den kıraat, Sattî'den fıkıh, Âbilî'den fıkıh usulü, kelâm, mantık, felsefe ve matematik dersleri aldı.
Fahreddin er-Râzî'nin kelâm ilmindeki usulünü öğrendi.