Kölelikten filozofluğa bir yaşam öyküsü: Epiktetos
Dünyada antik felsefenin ortaya çıktığı coğrafya olan Anadolu, birçok ünlü filozofun yaşamına tanıklık etti. Bunlardan biri M.S 55 yılında dünyaya gelen Epiktetos'tu. Roma döneminde bugünkü Pamukkale sınırlarında yaşayan Epiktetos, kölelikle başlayan yaşam serüvenine; çağın egemen felsefi ekollerinden stoacılığa büyük iz bırakan bir felsefeci olarak devam etti. Peki, Epiktetus'un Isparta'da bulunan kendi el yazısıyla yazdığı şiirde insanlığa dair hangi gizemler yer alıyordu?
Önceki Resimler için Tıklayınız
📌Epiktetos, stoacı yaşam biçimine uygun olarak öğretim ve entelektüel arayış içinde son derece sade bir hayat sürdü.
📌Çileli bir yaşam süren Epicktetus, Yokopolis'te yokluk içinde yaşamış ve burada ölmüştü.
Stoacı felsefenin önemli isimlerinden biri olan Epiktetos'un felsefesinin özü şuydu:
" Düşüncelerimiz bize bağlıdır"
📌Epiktetos, iki önemli kavram ortaya attı: Prohairesis ve dihairesis…
✅Prohairesis, insanları diğer canlılardan ayıran şeydir, kendi değer yargılarımıza göre bir şeyi arzulamamız veya ondan kaçınmamıza, bir şeyi yapmak zorunda hissetmemiz veya hissetmememize, bir konu hakkında hemfikir olmamıza veya ayrı düşmemize neden olan yetidir. Epiktetos sürekli "biz kendi prohairesis'imiziz" der.
✅Diahairesis de prohairesis'imiz tarafından gerçekleştirilen yargıdır ve işte bu bizim elimizde olan ve elimizde olmayanı ayırt etmemizi sağlar. Sonuçta, Epiktetos öğrencilerine iyinin ve kötünün yalnızca prohairesisimizde var olduğunu ve asla dışsal şeylerde var olmadığını savundu.
"Her şeyi bilen bir adamın bir şey öğrenmesi imkansızdır. "
Epiktetos'a göre duygularımızdan arınmak bize ne katacaktı?
📌Söz konusu düşünceleri tümüyle kavramış ve gündelik hayatında başarmış biri, ulaşmak istediği nihai noktaya yani mutluluğa kavuşabilirdi.
📌Bu mantık ve "şeylerin doğası" ile uyum içinde erdemli bir hayat sürmektir.
📌Kendisine, bilge kişi olarak Sokrates ile Diogenes'i örnek alan Epiktetos temelde ahlak ile ilgilenmişti. Gerçek eğitimin, tümüyle bireye ait olan tek şeyin bireyin iradesi olduğunu savunmuştu. Epiktetos ahlak konusunun üzerinde eski Stoacılardan daha çok durdu. Fikirlerini tekrar tekrar Sokrates'e atfederek amacımızın kendi hayatlarımızın efendisi olmak olduğunu savundu.