Tabula rasa nedir, John Locke kimdir?
Bristol doğumlu John Locke, kilise ile devletin ayrılması gerektiğini açıkça savunan ilk düşünür olarak tarihe geçer. 17'nci yüzyılın en önemli düşünürlerinden olan Locke'a göre insan zihni doğuşta boş bir levha gibidir. John Locke bu levha için 'tabula rasa' deyimini kullanır. Alev Alatlı'nın yeni serisi Nasihatname II'nin penceresinden "Tabula rasa"yı ve ABD'nin ikiyüzlülüğünü derledik.
Önceki Resimler için Tıklayınız
Yanılmış olma payı görmezden gelinir, ana metnin içinden cımbızla çekilen cümleler parlatılır. Örneğin; Locke'un en önemli özelliği köleliğe karşı duruşuyken, Jefferson bu yönü görmezden gelir, "tabula rasa"yı ön plana çıkarır. Çünkü kendisi ABD Başkanı olduğu yıllarda bile azat etmeye yanaşmadığı 140 kölesi olan bir plantasyon* sahibidir; oysa Tabula rasa müstemlekecilerin (sömürgecilik) işine gelen bir söylemdir.
Plantasyon, ticari ve sanayi amaçla büyük ölçekle bitki üretimi için kullanılan tarımsal alan ve işletme.
Peki neden?
ABD en başından itibaren özgürlükleri savunduğu kadar köleliği de savunan bir garip (ikiyüzlü) ülkedir. Locke'un soydaşları, ne onun umduğu kadar cömert ne de merttirler.
17. yüzyılın en önemli düşünürlerinden biridir. Düşünce özgürlüğünü, insan eylemlerini akla göre düzenlemek anlayışını en geniş ölçüde yayan ilk düşünür olduğu için Avrupa'daki aydınlanma ve Akıl Çağı'nın gerçek kurucusu olarak kabul edilir. John Locke'a göre insan zihni doğuştan boş bir levhadır (tabula rasa). Daha sonra bu zihin deneyimle (tecrübe) birlikte dolar.
John Locke, 29 Ağustos 1632 tarihinde Bristol yakınlarında, Wrington'da doğdu. Kumaş ticareti ile uğraşan bir aileden gelir. Babası ticaretle uğraşmak yerine noterliği tercih etmiştir, ibadetle sadelik isteyen Püriten mezhebinin koyu bir taraftarıydı. Locke'un daha sonra öne sürdüğü öğrenim kuramlarında babasının büyük etkisi sezilir. Locke yüksek öğrenimini Oxford Üniversitesi'nde yaptı, en çok tabiat bilimleriyle tıp okudu.
Hayata atıldıktan sonra hem yazar, hem de siyaset adamı olarak çalıştı. Önce Brendenburg Dükalığı'nda İngiliz elçiliği katibi olarak bulundu. İngiltere'ye döndükten sonra da 8 yıl Shaftsbury adında bir İngiliz aristokratının yanında özel hekimlik yaptı. 1683'te Shaftsbury'nin Hollanda'ya kaçmak zorunda kalması üzerine Locke da İngiltere'den ayrıldı. Ancak 1689'da İkinci İngiliz Devrimi Başarı kazanınca İngiltere'ye dönebildi. Ancak daha sonra tekrar Fransa'ya iltica etmek zorunda kaldı. Locke 1690 senesinde en ünlü kitabı olan İnsanın Anlama Yetisi Üzerine Bir Deneme yayımlandı. Bu kitap onun en olgun fikirlerini sergilediği kitaptı. Tarih 28 Ekim 1704'ü gösterdiğinde ise John Locke Essex'te hayata gözlerini yumdu.