Afrika'yı kana bulayan "Avrupa'nın sabıka dosyası"
Avrupalı devletler arasında sömürgecilikte başı çeken Fransa, İngiltere, Portekiz, Belçika, Almanya gibi ülkeler, yüzyıllar boyunca Asya'dan Afrika'ya kadar bütün kıtaları ele geçirdi. Bununla yetinmediler, insanlık dışı ve pek çok kanlı süreçleri de beraberlerinde getirdiler. İşte, sömürge düzeninin devamı niteliğinde olan CFA frangı da denilen sömürge frangının Afrika ülkelerinde tedavülden kalkmaya başlandığı bugünlerde Afrika'yı kana bulayan Avrupa'nın sabıka dosyasından bazıları...
Giriş Tarihi: 10.07.2019
12:56
Güncelleme Tarihi: 10.07.2019
13:41
İtalya'nın katlettiği Etiyopyalı sayısı: 750.000
Etiyopya Afrika'nın sömürge olmamış tek ülkesi. İtalya, Etiyopya'yı sömürgesi hâline getirmeye çalışsa da buna muvaffak olamadı. Etiyopyalılar daima direndiler ama katliamdan kurtulamadılar. İtalya 3 Ekim 1935'te Mussolini döneminde 400 bin kişilik bir ordu ile Habeşistan'a (Etiyopya) girdi. Habeşler bütün güçleriyle direndiler ama bir yerden sonra direnişleri kırıldı. İtalya, Etiyopya'da 5 sene kaldı ve toplamda 750 binden fazla insanı katletti.
Fransa'nın katlettiği Afrikalı sayısı: 3.500.000
Günümüzde bile hâlen Afrika'da birçok ülkeyi güdümleyen Fransa'nın bu kıtayı sömürmeye başlaması 16'ncı yüzyıla uzanıyor. Senegal'in başkenti Dakar'da yer alan Gorée Adası'nı Hollanda'nın elinden aldıktan sonra, sömürgecilik faaliyetinin başı olan köle ticaretine girişen Fransa, Afrika'da şu ülkeleri işgal ett i: Cezayir, Gabon, Moritanya, Senegal, Gine, Fildişi Sahili, Kongo, Tunus, Komor Adaları, Madagaskar, Cibuti, Mali, Benin, Çad ve Fas. Fransa, I. Dünya Savaşı'nda yaklaşık bir buçuk milyon insanını kaybetti. Bununla birlikte bir milyonu aşkın insan da bu savaşta sakat kaldı. Toplamda üç milyona yakın yaralı vardı. İşin Fransa'yı ilgilendirmeyen tarafı ise bu insanların çoğunluğunun sömürge askerleri olmasıydı.
Fransa'nın Afrika'daki can simidi: Sömürge Frankı haberimizi okumak için tıklayın...
Fransa'nın zulüm tarihinde merkezde duran Cezayir'i işgali 1830'a dayanıyor. 130 yıla yakın bütün kaynaklarıyla sömürülen Cezayir ve Cezayir halkı Abdülkadir el-Cezayirî'nin sömürgeliğe başkaldırısıyla harekete geçti. Henüz işgalin ilk yıllarında gerçekleşen bu direniş neticesinde Fransa 400 bin askerle ülkeyi kan gölüne çevirdi . Yüz binlerce Fransız'ı Cezayir'e yerleştirerek bölgenin demografik yapısını değiştirdi. Asıl kanlı zamanlar ise II. Dünya Savaşı sonrası Cezayir halkının bağımsızlık istemesi sonucu yaşandı. Halkın üstüne makineli tüfekle ateş açan Fransızlar 15 gün içinde 45 bin Cezayirli sivili katletti. "Setif ve Gualma Soykırımı" olarak tarihe geçen bu olay en kanlı zulümlerden biri oldu. Bu katliam bağımsızlık isyanlarının şiddetlenmesine yol açtı. 1954'te resmen başlayan Cezayir Bağımsızlık Savaşı 1962 yılına gelindiğinde yapılan referandumda yüzde 99,72'lik sonuçla kabul edildi. Bu 8 yıllık dönem bir buçuk milyon Cezayirlinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlandı.
O dönem adı Dahomey Krallığı olan Benin, köle ticaretinin önemli noktalarından biriydi. Fransa 1861 ve 1868 yıllarında Benin'le ticaret konusunda anlaşma yaptı. Bununla yetinmeyen Fransızlar 1882 yılında Benin'i tamamen işgal etmek istediler. Kral, silahlanarak bu işgale direnmek istediyse de bu direniş kanlı bir şekilde bastırıldı. 1904 yılında ülke tamamen Fransızlar tarafından işgal edildi. Benin bağımsızlığını ancak 1960'ta ilan edebildi.