Arama

Hiç gitmediği İstanbul’da şöhreti dillere destan şair: Lamiî Çelebi

Lamii Çelebi 15. yüzyılın son çeyreği ile 16 yüzyılın ilk yarısında yaşamış, nazım ve nesir türlerinde önemli eserler kaleme almış divan edebiyatının en velut şairlerindendir. Çelebi, Molla Cami'den çevirdiği eserlerden dolayı çok sayıda şuara tezkirecisi onu Cami-i Rum olarak anmıştır. Lamii Çelebi, Molla Cami'den başka Osmanlı sahası dışından Unsuri, Cürcani, Ehl-i Şirazi, Ali Şir Nevai ve Fettahi gibi bazı şahısların da eserlerini Osmanlı Türkçesine kazandırmıştır. Edebiyat tarihinde bu denli önemli bir isim olan Lamii Çelebi'nin hayatına dair detayları ve edebi kişiliğini şiirlerinden örneklerle derledik.

  • 1
  • 16
Lamii Çelebi’nin hayatı
Lamii Çelebi’nin hayatı

Lamiî Çelebi, Bursa'da doğmuştur. Kaynaklarda onun doğum tarihiyle ilgili kesin bilgi yoktur.

🔸 Şerefü'l-İnsân adlı eserinin Sebeb-i Te'lîf bölümünde hicri 933 (miladi 1526) yılında 55 yaşında olduğunu söyler.

🔸 Dîvân'ının mukaddimesinde hicri 936 (miladi 1529) yılında 58 yaşına ulaştığını belirtir.

🔸 Münşeât'ında da (27 yaşına)e ulaştığını anlatır. Bütün bunlar göz önüne alındığında şairin hicri 878 (miladi 1472)'de doğduğunu gösterir.

  • 2
  • 16
Şairliğinin yanında iyi bir nakkaş
Şairliğinin yanında iyi bir nakkaş

Lamiî Çelebi'nin asıl adı Mahmud'dur. Babasının adı Osman, dedesininki Nakkaş Ali, onun babası da İlyas Ali'dir.

🔸 Nakkaş Ali, Timur, Bursa'yı muhasara ettiğinde onunla birlikte Semerkand'a gitmiş ve orada nakkaşlığı iyice öğrenmiştir.

🔸 Bursa'ya döndüğünde Yeşil Cami'nin süslemelerini yapmıştır. Bursa'da vefat etmiş ve Bursa Hisarı içerisinde kendi inşası olan camiin yakınına defnedilmiştir.

🔸 Babası Osman Çelebi ise Sultan Bayezid Han'ın defterdarlığını yapmıştır. Bu durum, Lamiî Çelebi'nin devlet kademelerinde bulunmuş bir aileden geldiğini gösterir.

🔸 Mecdi'nin ifadelerine bakıldığında Lamii Çelebi ilk önce medrese eğitimi almış, hatta müderrislik de yapmıştır. Fakat münşeatındaki otobiyografik ifadelere vurguladığı üzere 28 yaşlarında düşünsel bir bunalım yaşamıştır.

🔸 Anlaşıldığı kadarıyla bu düşünsel bunalım sonucunda tasavvufa yönelmiş ve nihayetinde Emir Ahmet Buhari'ye bağlanmıştır. Bu çerçevede (Ahrari) Nakşibendi tarikatına dahil olmuştur.

🔸 Bilindiği kadarıyla şeyhlik iddiasında bulunmamış ve eserlerinde kendini fakir/mürit olarak göstermiştir.

🔸 Hayatı boyunca Osmanlı Devleti'nin önde gelen çok sayıda şahsiyetiyle mektuplaşmıştır. Bunların arasında Pargalı İbrahim Paşa ve I. Selim de bulunmaktadır.

Lamiî Çelebi, Hüma Hatun'la evlenmiş; bu evlilikten Abdullah, Mevlânâ Ahmed Çelebi, Dervîş Mehmed Çelebi adlarında üç erkek ve Safiye Hatun adında da bir kız çocuğu dünyaya gelmiştir.

🔸 Lamiî Çelebi'nin yukarıda isimleri zikredilenlerden başka İbrahim Çelebi adında bir oğlu ve Zeynep Hatun adında da bir kızının olduğu, mirasçıları arasında hanımının isminin geçmeyişi onun daha önce vefat etmiş olabileceği şeklinde yorumlanmaktadır.

🔍 Divan edebiyatından beyitler ve anlamları

  • 4
  • 16
Edebi kişiliği
Edebi kişiliği

Lamiî Çelebi'nin edebi şahsiyeti, İstanbul'da oturan Seyyid Ahmed Buhârî'ye intisapla Nakşibendî tarikatına girdikten sonra gelişmeye başladı.

🔸 Onun eserlerinin pek çoğu tercüme-telif olup, daha ziyade İran edebiyatından ve özellikle Mevlânâ Câmî'den yaptığı çevirilerdir.

🔸 Gençliğinde Bursa Murâdiye Medresesi'nin hocaları olan Molla Ahaveyn ile Hasanzâde Molla Mehmed'den ders alan Çelebi, daha sonra Nakşî şeyhlerinden Emîr Buhârî'ye intisap etti ve Bursa'nın zengin tasavvuf ve kültür ortamında tasavvuf ile edebiyatı buluşturan bir şeyh olarak yaşadı.

  • 5
  • 16
İstanbul'a hiç gitmediği halde İstanbul'daki edebiyat ve tasavvuf muhitlerinde eserleriyle tanındı
İstanbul’a hiç gitmediği halde  İstanbul’daki edebiyat ve tasavvuf muhitlerinde eserleriyle tanındı

Otuz yedi yaşında eser vermeye başlayan Lâmiî Çelebi ömrünün geri kalan kısmını yoğun bir telif ve tercüme faaliyetiyle geçirdi.

🔸 İstanbul'a hiç gitmediği halde eserleriyle İstanbul edebiyat ve tasavvuf muhitlerinde tanındı.

🔸 Yavuz Sultan Selim'e takdim ettiği Hüsn-ü Dil sayesinde 35 akçe yevmiye ile maaşa bağlanınca yalnız ilim ve tasavvufla, eser telif etmekle uğraşarak herhangi bir resmî görev almadı.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN