Ashab-ı Kehf olayı nedir?
Müslümanların kıssalarında olduğu kadar Hristiyanlık, Yahudilik ve hatta Hint kutsal kitaplarında da yaygın olarak anılan bir olaydır Ashab-ı Kehf. Putperest bir kavmin içinde Allah'ın varlığına ve birliğine inanan bir grup genç, bu inançlarını açıkça dile getirip putperestliğe karşı çıkmış, taşlanarak öldürülmekten veya zorla din değiştirmekten kurtulmak için mağaraya sığınmışlardır. Bir mağarada yıllar, belki de yüzyıllarca uyuduktan sonra tekrar uyandırılmışlardır. Peki, Kur'an-ı Kerim'de de zikredilen bu olay ne zaman, nerede gerçekleşmiştir? Ölümden sonra dirilişin bir örneği olan bu olay hakkında Kehf suresinde neler anlatılır? Mağaraya sığınanların gerçek sayısı bilinebilir mi?
Hindistan'da bir tek kişinin uzun süre uykuda kalması olayına rastlandığı gibi (Bhagavat Gita, Ramayana), Hint kutsal kitaplarından Mahabharata'da yedi kişinin, peşlerinde bir de köpek olduğu halde riyâzet için krallığa ve dünyaya yüz çevirdikleri nakledilir.
Yahudilik'te ise Talmud'da Honi ha-Me'aggel adlı şahsın 70 yıl, Abimelek'in de 66 yıl uykudan sonra uyandıkları hikâye edilir.
Ashâb-ı Kehf ile ilgili kıssa ana hatlarıyla "Efes'in yedi uyurları" adıyla Hristiyanlıkta da mevcut olup İmparator II. Theodosios'un saltanatının otuz sekizinci yılında Efes şehrine yakın bir mağarada hiç bozulmamış bazı cesetlerin bulunması olayına dayanmaktadır.
Ashâb-ı Kehf kıssasının anlatıldığı Kur'an-ı Kerîm'in 18'inci suresine, bu kıssanın önemi dolayısıyla "Kehf" adı verilmiştir.
Surenin 9-26'ncı ayetlerinde bildirildiğine göre, putperest bir kavmin içinde Allah'ın varlığına ve birliğine inanan birkaç genç bu inançlarını açıkça dile getirip putperestliğe karşı çıkmış, taşlanarak öldürülmekten veya zorla din değiştirmekten kurtulmak için mağaraya sığınmışlardır.