Görgü nedir? Adab-ı muaşeret kuralları örnekleri...
Görgü kurallarını yaşamak ve yaşatmak saygınlık ve muhabbeti de beraberinde getirir. Toplum içindeki tavır ve davranışları belirleyen görgü kuralları Kur'an ve sünnette detaylı olarak bildirilmiştir. Müminin inancında, işlerinde, sözlerinde ve davranışlarında dosdoğru olması onun edebinin sonucudur. Peki, adab-ı muaşeret yani görgü kuralları nasıl olmalı? İslam'ın görgü kurallarına verdiği önem hakkında bilgileri ayet ve hadisler ışığında derledik.
Önceki Resimler için Tıklayınız
"Ey inananlar! Andolsun ki, sizin için, Allah'a ve âhiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah'ı çok anan kimseler için Resülullah en güzel örnektir." (Ahzab, 33/21)
Kur'an'ın bize öğrettiği ahlâk ve âdâb, zamandan zamana, mekandan mekana değişmeyen, evrensel hayat düsturlarını temsil eder. İslam ahlak ve adabı diye nitelediğimiz bu sistemin en güzel örneği de sevgili Peygamberimizdir. Kuran bu hakikati şöyle ortaya koyar:
"Sen elbette yüce bir ahlak üzeresin." (Kalem, 68/4).
Hadis mecmualarının "Kitâbü'l-Edeb", "Kitâbü'l-Birr", "Kitâbü'l-Câmi'", "Kitâbü Hüsni'l-hulk" gibi başlıklar taşıyan bölümlerinde âdâb-ı muâşereti ilgilendiren hadisler yer alır. Abdullah b. Ömer, Resûlullah'ın hiçbir zaman kırıcı davranmadığını belirttikten sonra, "Sizin en hayırlınız ahlâkı en güzel olanınızdır." dediğini ifade eder. (Buhârî, "Edeb", 39).
"Ey inananlar! Kendinizi ve çoluk çocuğunuzu Cehennem ateşinden koruyun; onun yakıtı, insanlar ve taşlardır; görevlileri, Allah'ın kendilerine verdiği emirlere başkaldırmayan, kendilerine emredilenleri yerine getiren pek haşin meleklerdir." (Tahrim, 66/6)
Allah katında sıddıkların mertebelerine erişmek için zulmedeni affetmek, irtibatı kesenle irtibat kurmak esirgeyene esirgemeden vermek, kötülüğü iyilikle savmak gerekir.
"İyilik, iyi söz ve davranış ile kötülük, (kötü söz ve davranış) bir değildir. Ben kötülüğü en güzel biçimde sav, bir de bakarsın ki seninle arasında düşmanlık bulunan kimse sanki sıcak (ve samimi) bir dost oluvermiştir."