Hakkında ayet nazil olan Enes bin Nadr kimdir?
Enes bin Nadr, Uhud Savaşı'na katılmış sahabelerden biriydi. İnananlar ile müşrikler arasındaki ikinci büyük savaş olan Uhud'da, Müslümanların bozguna uğradığı, yalan söylentilere kapıldığı bir anda müminlere cesaret veren bir konuşma yaptı. Onun Allah'a verdiği söz üzerine hakkında ayet nazil oldu. Peki, Enes bin Nadr nasıl şehit oldu?
Giriş Tarihi: 25.06.2020
17:10
Güncelleme Tarihi: 26.06.2021
08:55
Enes bin Nadr, Medineli Beni Neccar kabilesine mensuptu. Peygamber Efendimize yaptığı hizmetle tanınan Enes bin Malik'in amcasıydı. Bedir Savaşı'na Medine dışında bulunması nedeniyle katılamadı. Bundan dolayı son derece üzgün olan Enes bin Nadr, hislerini Peygamber Efendimizin huzurunda dile getirdi. "Ya Resulullah, müşriklerle yaptığınız ilk muharebede hazır bulunamadım. Eğer Allah beni müşriklerle karşılaştıracak olursa onlara ne yapacağımı Allah bilir!" dediği rivayet olunur.
Enes bin Malik'in rivayet ettiği hadisler
Uhud Savaşı’na giden süreç
Enes bin Nadr, Müslümanlarla Mekkeli müşrikler arasında yapılan ikinci büyük savaş olan Uhud'a katıldı. Uhud, Medine'nin kuzeyinde Mescid-i Nebevi'nin 5 kilometre uzaklığında bulunan bir dağdı.
Bedir Savaşı'nda ağır bir yenilgiye uğrayan müşrikler intikam almak için hazırlık yaptı ve 3 bin kişilik ordu oluşturdular. Ebû Süfyân kumandasındaki orduda 700 zırhlı, 200 atlı asker ve 3 bin deve vardı. Peygamber Efendimizin amcası Hz. Abbas, bir bedevi aracılığıyla müşriklerin savaş hazırlıklarını Resulullah'a bildirdi.
Uhud Savaşı: Müslümanlar için ibret dolu olay
Hz. Peygamber (sav) görevlendirdiği sahabeler vasıtasıyla Medine'ye doğru ilerlemekte olan müşrik ordusunun durumu, asker sayısı ve konak yerlerine dair bilgi edindi. Efendimiz düşmanlarla nasıl savaşılması konusunda sahabeler ile istişare etti. Resulullah, Medine'de kalınmasını, kadınların ve çocukların kalelere yerleştirilerek savunma savaşı yapılmasını tercih ettiğini belirtti. Özellikle Bedir Gazvesi'ne katılamayan gençler ve Hz. Hamza, Sa'd bin Ubâde, Nu'mân bin Mâlik düşmanla şehir dışında savaşılmasında ısrar ettiler.
Peygamber Efendimiz, yenilgiye uğramalarından endişe duyduğunu bildirmesine rağmen çoğunluğun görüşüne uyularak karar verildi. Sahabeler daha sonra davranışlarından pişmanlık duyarak Peygamberimize kararı kendisinin vermesini belirttiler. Fakat Resulullah "Bir peygamber zırhını giydikten sonra Allah onunla düşmanları arasında hüküm verinceye kadar çıkarmaz. Eğer sabreder ve görevinizi yaparsanız Allah zaferi size ihsan edecektir " (Vâkıdî, I, 214).
Peygamber Efendimizin hayatınıza rehberlik edecek hadisleri
Hz. Peygamber (sav), Medine'de âmâ sahabe Abdullah b. Ümmü Mektûm'u vekil bırakarak ikisi atlı, 100'ü zırhlı 1000 kişilik bir kuvvetle yola çıktı. İslam ordusu 23 Mart 625 tarihinde Cumartesi sabahı Uhud dağına vardı. Sabah namazı burada kılındı.
Abdullah b. Übey, "Ben meydan savaşına taraftar değildim. Muhammed çoluk çocuğun sözüne uydu, bizim sözümüze itibar etmedi" diyerek 300 kişilik taraftarıyla birlikte ordudan ayrılıp Medine'ye döndü.