Arama

Hz. Peygamber'in Ahlakı

Allah Resulü Hz. Muhammed (SAV) insanlığı Allah Teala'ya iman etmeye çağıran bir elçi, güzle ahlakın kendisinde neşet ettiği bir rahmet temsilcisiydi. Resulullah (SAV) bizlere güzel sıfatlara sahip olmayı, ahiret hayatını ve iyiliği yaşantısıyla öğretti. Tüm iyi ve güzel hasletleri bünyesinde toplayan ve bize öğreten Allah Resulü'nün (SAV) ahlakını araştırdık.

  • 2
  • 10
Merhamet
Merhamet

Merhamet

Allah Resulü (SAV), duygu yüklüydü, O bir rahmet peygamberiydi. Bazen gözyaşlarını tutamaz ağlardı. Sevgili Peygamberimiz gayet yumuşak kalpliydi.

Bir adam Resûlullah ((SAV))'a geldi ve şunları aktardı:

"Ya Resulallah! Biz cahiliye ehlinden iken putlara tapar, çocuklarımızı öldürürdük. Benim bir kız çocuğum vardı. Ona seslendiğim zaman sevinçle yanıma gelir neşelenirdi. Yine bir gün yanıma çağırdım, o da geldi. Evimin yakınında kendimize ait bir kuyu vardı, oraya götürdüm ve kızımı kendi elimle kuyuya attım. Yavrucağızım benim ardımdan 'Babacığım! Babacığım!' diye bağırıyordu…"

Allah Resulü (SAV) bu olayı dinlerken ağlıyordu; o kadar çok ağlıyordu ki, gözünden yaşlar boşanıyordu.

Resulullah'ın (SAV) arkadaşları o adama,

'Allah Resulünü üzüyorsun.' dediler.

Resulullah (SAV): "Bırakın bu adam önemli bir şey soruyor." dedi.

Sonra o şahsa dönerek, "Şu olayı bana bir daha anlat…" buyurdu. Adam aynı olayı tekrar anlattı. Resulullah (SAV)'ın gözyaşları sakalını ıslatıyordu. Sonra adama şöyle buyurdu: "Şüphesiz Allah, senin kâfir iken yaptıklarını silmiştir. Şimdi artık her şeye yeniden başla."

  • 3
  • 10
Şemaili
Şemaili

Şemaili

O (SAV), örnek davranışlarıyla vahşi bir dünyadan medeni bir dünya kurmuş, zulüm ve ahlaksızlıklarla dolu bir toplumdan "Asr-ı Saadet"e damgasını vuran altın nesiller yetiştirmiştir.

O'nun (SAV) sireti gibi sureti de güzeldir. Hz. Ali (RA) Sevgili Peygamberimizin (SAV) şemâilini söyle anlatmaktadır:

Resulullah (SAV) ne son derece uzun ne de son derece kısaydı, O orta boyluydu.

Saçları, tam düz olmayıp, biraz kıvrımlıydı

Şişman olmadığı gibi yüzü tamamen yuvarlak da değildi, ve rengi kırmızıya çalan beyazdı.

Gözleri kara, kirpikleri uzundu. Mafsal kemikleri ve omuzlarının arası iriydi.

↪ Avuçları ve ayakları dolgundu. Yürüdüğü vakit, yamaçta yürüyormuş gibi sert adımlar atardı.

Bir tarafa döndüğünde bütün vücuduyla dönerdi.

İki omuzu arasında Peygamberlik mührü vardı; zira O, peygamberlerin sonuncusuydu.

Gönlü cömert ve aksanı en düzgün kişiydi.

↪ Gayet yumuşak tabiatlı, muaşereti de soylu idi.

Ansızın gören O'ndan çekinir, fakat tanıdıkça O'nu daha çok severdi.

Kendisini tanımlayan kimse, "Ne O'ndan önce ne de O'ndan sonra asla bir benzerini görmedim." derdi.

Şüphesiz bizlerin ve günümüz insanının O'ndan öğreneceği çok yüce ahlaki değerler bulunmaktadır.

  • 4
  • 10
Adalet
Adalet

Adalet

Allah Resulü (SAV) adaletten asla ayrılmadı. Hiç kimseye zulüm ve haksızlık yapmadı. Sevgili Peygamberimiz kanun önünde insanlar arasında eşit davrandı.

Hz. Aişe (RANHA) anlatıyor:

Kureyş'in ileri gelenlerinden Fâtimeyi Mahzûme isminde bir kadın hırsızlık yapmıştı. İnsanlar "Bunu Resûlullah'a affettirmek için kim aracı olacak? Olsa olsa Peygamber'in göz bebeği Üsame b. Zeyd olur." diyerek Hz. Peygamber'in azatlı kölesi Zeyd'in oğlu Üsame'den aracı olmasını istediler.

O da Resûlullah'a durumu arz etti. Bunun üzerine Allah Resûlü:

"Sen bana Allah'ın koyduğu bir cezayı affetmem için mi aracı oluyorsun!?" diyerek kalktı ve insanlara şöyle hitap etti:

"Sizden önceki milletler şu yüzden helak olmuşlardı; onların soylu ve zenginleri bir suç işlediklerinde onu affettiler, onların zayıfları suç işlediğinde ise hemen ceza verdiler. Allah'a yemin olsun ki şayet bu suçu Muhammed'in kızı Fâtıma da işlemiş olsaydı, ona da cezasını verirdim."

  • 5
  • 10
Hayvan Hakları
Hayvan Hakları

Hayvan Hakları

◾ Allah Resulü (SAV), hayvanlara karşı gayet merhametliydi. Bir köpeği suladığından ötürü günahkâr bir kimsenin affedildiğini, bir kediyi hapsederek açlıktan ölmesine sebep olan bir kadının da cehennemlik olduğunu haber vermiştir.

Abdullah b. Cafer (RA) anlatıyor:

Bir gün Resulullah (SAV) beni hayvanının terkisine almıştı. Ensardan birinin bahçe duvarının yanına geldik. Orada bir deve duruyordu. Resulullah (SAV) devenin inlediğini duydu. Bunun üzerine devenin yanına gitti ve gözlerinin yaşla dolmuş olduğunu görünce hayvanın başını okşadı. Devenin iniltisi kesilmişti. Allah Resulü SAV;

"Bu devenin sahibi kim, bu deve kimin?" diye sordu.

Ensardan bir genç gelerek, "Benimdir ya Resulallah!" diye cevap verdi.

Resulullah (SAV); "Allah'ın sana bahşettiği bu hayvan hakkında Allah'tan korkmaz mısın? Bak o bana seni şikâyet ediyor; sen onu aç bırakıp ona eziyet ediyormuşsun." buyurdu.

Tabi ki, hayvanın dili yoktu. Ancak onun halinden ıstırabı anlaşılıyordu. Dolayısıyla Allah Resulü (SAV) hayvanın sahibine yaptığı yanlışı bu şekilde anlatmak istemişti.

  • 6
  • 10
Doğruluğu
Doğruluğu

Doğruluğu

Allah Resûlü'nün (SAV) gerek peygamberlikten önce gerek peygamberlikten sonra yalan söylediği asla vaki olmamıştır. O peygamberlikten önce "el-Emin" yani güvenilen kişi olarak biliniyordu. Yalan söylenmesine hiç tahammül edemezdi. Resulullah (SAV) doğruluğun cennete, yalanın ise cehenneme götüreceğini haber vermiştir.

◾ Yalan söylemek ve sözünden durmamak dinimizde çok büyük günahlardan sayılmıştır. Sevgili Peygamberimiz (SAV) yalan söylemeyi, emanete hıyanet etmeyi ve sözünde durmamayı münafıklık alameti olarak bildirmiştir.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN