Osmanlı Devleti'nin büyük önem verdiği, mukaddes bellediği, her dönemde üzerine titrediği Kudüs, Müslümanlar için Kabe-i Muazzama'nın yer aldığı Mekke'den ve Resulullah'ın (SAV) kabrinin bulunduğu Medine'den sonra üçüncü mukaddes belde olarak kabul edilir. Tam 401 yıl Osmanlı hakimiyetinde kalan belde, huzurun ve emniyetin zarif bir temsilcisi olarak öne çıkar.