Arama

Kur'an-ı Kerim'de geçen deprem ayetleri

Fayların içindeki enerjinin ortaya çıkması sonucunda oluşan deprem, tarih boyunca doğal afetlerin en yıkıcılarından biri oldu. Hidayet rehberimiz Kur'an-ı Kerim'de de geçen bu kavram tefsir alimleri tarafından; kıyamet, azap ve zorluk gibi hususları ile ilişkilendirildi. Sizler için Kur'an-ı Kerim'de bulunan deprem ayetlerini mealleri ve tefsirleri ile bir araya getirdik.

"Yeryüzüne onları sarsmasın diye sağlam dağlar yerleştirdik; kolayca yollarını bulabilsinler diye orada vadiler,
yollar açtık."

Enbiyâ Suresi 31. Ayet

Enbiyâ Suresi 31. Ayeti dinlemek ve mealini okumak için tıklayın

Enbiyâ Suresi 31. Ayet Tefsiri

◾ Yeryüzüne onları sarsmasın diye sağlam dağlar yerleştirdik; kolayca yollarını bulabilsinler diye orada vadiler, yollar açtık.

Tefsirin devamını okumak için tıklayın

"Ey insanlar! Rabbinize karşı gelmekten sakının. Kıyamet sarsıntısı gerçekten büyük bir olaydır. Onu göreceğiniz gün, her emzikli kadın emzirdiği çocuğu unutacak, her gebe kadın karnındaki çocuğu düşürecektir. Ve insanları sarhoş olmadıkları halde sarhoş gibi göreceksin; çünkü Allah'ın (CC) azabı (kıyametin dehşeti) çok çetindir!"

Hac Suresi 1-2. Ayetler

Hac Suresi 1-2. Ayetleri dinlemek ve mealini okumak için tıklayın

Hac Suresi 1-2. Ayetler Tefsiri

◾ Bütün insanlara hitap edilerek Allah şuurunun canlı tutulması, O'na saygısızlık etmekten sakınılması istenirken Allah'ın "yaratıcılık,yöneticilik, sahiplik ve terbiye edicilik" özelliklerine vurgu yapan rab ismi kullanılmıştır. Bu çağrının hemen ardından kıyamet ve âhiret gerçeği hatırlatılmış, bu gerçeğin iyi kavranması için de somut bir tasvire yer verilmiştir. Kıyamet sarsıntısının sıradan bir olay olmadığı ifade edildikten sonra herkesin o ana ait sahneleri gözünde canlandırmasına imkân verecek örneklere değinilmektedir: Emzikli kadınların çocuklarını emzirmeyi dahi akıllarından çıkaran bir dehşete kapılmaları, hamile kadınların düşük yapmalarına yol açan bir şok yaşamaları, insanların gerçekte sarhoş olmadıkları halde sarhoş gibi davranmaları veya görünmeleri. İlk iki örnekte "her" kaydının bulunması ("her emzikli kadın", "her hamile kadın" denmiş olması), üçüncü örnekte de bütün insanları kapsar bir ifade kullanılmış bulunması, bu olayın sıra dışılığını açıkça ortaya koymaktadır.

Tefsirin devamını okumak için tıklayın

  • 10
  • 13

"O, gökleri görebileceğiniz herhangi bir destek olmadan (duracak şekilde) yarattı, sizi dengede tutması için yere sağlam dağlar yerleştirdi, orada her türlü canlının çoğalmasını sağladı. Biz, gökten su indirip (bununla) yeryüzünde her türden faydalı bitkiler bitirdik."

Lokmân Suresi 10. Ayet

Lokmân Suresi 10. Ayeti dinlemek ve mealini okumak için tıklayın

Lokmân Suresi 10. Ayet Tefsiri

◾ O, gökleri görebileceğiniz herhangi bir destek olmadan (duracak şekilde) yarattı, sizi sarsmaması için yere sağlam dağlar yerleştirdi, orada her türlü canlının çoğalmasını sağladı. Biz, gökten su indirip (bununla) yeryüzünde her türden faydalı bitkiler bitirdik.

Tefsirin devamını okumak için tıklayın

  • 11
  • 13

"Kendilerini her yönden kuşatan göğe ve yere bakıp düşünmezler mi? Dilesek onları yerin dibine geçirir veya gökten üzerlerine parçalar düşürürüz. Kuşkusuz bütün bunlarda Allah'a yönelen her kul için alınacak bir ders vardır."

Sebe' Suresi 9. Ayet

Sebe' Suresi 9. Ayeti dinlemek ve mealini okumak için tıklayın

Sebe' Suresi 9. Ayet Tefsiri

◾ Bu âyetin "Kendilerini her yönden kuşatan göğe ve yere bakıp düşünmezler mi?" şeklinde çevrilen kısmı için yapılan yorumlardan biri şöyledir: Onlar bütün yönlerden bizim yarattığımız gök ve yer ile kuşatılmış olduklarını görmüyorlar mı ki, yere onları yutmasını veya göğe üzerlerine parçalar düşürmesini emretmemizden çekinmiyorlar! (Taberî, XXII, 64). Bunun deyimsel bir ifade olduğu kanaatini taşıyan Muhammed Esed'in yorumu şöyledir: "Yukarıdaki ifade bu bağlamda –ve 2/255'te– insanın ulaştığı yahut kendisine sunulan bilginin önemsizliğini vurgular; o halde insan, yeniden dirilmenin ve öldükten sonraki hayatın insan tecrübesinin ulaşamayacağı bir fenomen olduğunu, diğer taraftan, evrendeki her şeyin Allah'ın sınırsız yaratma gücünü ispatladığını gördüğü halde nasıl bu realiteleri inkâr edecek kadar küstah olabilir?"

Tefsirin devamını okumak için tıklayın

  • 12
  • 13

"Göktekinin sizi yerin dibine batırmayacağından emin misiniz? Bir de bakarsınız yeryüzü altüst olmuş!"

Mülk Suresi 16. Ayet

Mülk Suresi 16. Ayeti dinlemek ve mealini okumak için tıklayın

Mülk Suresi 16. Ayet Tefsiri

◾ Müfessirler "gökte olan"dan maksadın kim veya ne olduğu konusunda farklı görüşler ileri sürmüşlerdir: 1. Bundan maksat Allah'tır; ancak bu mecazi bir anlatım olup maksat O'nun yüceliğini ve gücünün sonsuzluğunu vurgulamaktır. Allah mutlak mânada yücedir, sonsuz ve sınırsızdır, zamanda ve mekânda olanlar ise sınırlıdır ve Allah (CC) bu sınırlamalardan münezzehtir. 2. Maksat gökteki meleklerdir. Onlar Allah'ın emriyle yeryüzüne inerek kendilerine verilen görevleri yerine getirirler. 3. Maksat, Allah'ın (CC) gökten inen azabıdır. Allah'ın (CC) rahmeti ve nimeti nasıl gökten iniyorsa O'nun azabı da inkârcı ve isyankârların başına gökten iner

Tefsirin devamını okumak için tıklayın

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN