Kur'an-ı Kerim ve hadislerde Yahudilerin özellikleri: Dillerini eğip büken Yahudiler
Kur'an-ı Kerim; Allah Teala'nın insanlığa hitabı, rahmete çağıran ilahi kitaptır. Kavimleri ve onların başlarına gelenleri kıssalar halinde anlatarak insanlara uyarıda bulunan Kur'an-ı Kerim'de Yahudiler hakkında da bilgilere yer verilir. Peki, Kur'an ve hadisler Yahudiler hakkında ne söylüyor? Yahudiler ile ilgili ayetler nelerdir? Yahudiler ile ilgili ayet ve hadisleri sizler için hazırladık.
Giriş Tarihi: 02.01.2024
14:08
Güncelleme Tarihi: 03.01.2024
13:48
Bakara Suresi 140: "Yoksa siz, İbrahim, İsmail, İshak, Ya'kub ve esbâtın Yahudi yahut Hristiyan olduklarını mı söylüyorsunuz? De ki: Siz mi daha iyi bilirsiniz, yoksa Allah mı? Allah tarafından kendisine (bildirilmiş) bir şahitliği gizleyenden daha zalim kim olabilir? Allah yaptıklarınızdan gafil değildir."
Bakara Suresi 140. ayeti okumak ve dinlemek için tıklayın
Bakara Suresi 140. Ayet Tefsiri
Ehl-i kitap, kendilerinin müslümanlardan daha üstün ve seçkin oldukları şeklindeki kuruntularını kanıtlamak veya güçlendirmek için İbrâhim, İsmâil, İshak, Ya'kub ile onun soyundan (esbât) gelenlerin de kendileri gibi yahudi ya da hıristiyan olduklarını söylüyorlardı. Oysa Âl-i İmrân sûresinin 65. âyetinde de ifade edildiği üzere, Tevrat ve İncil Hz. İbrâhim'den sonra indirilmiş; bu dinlerle ilgili Yahudilik ve Hristiyanlık isimleri de yine bu peygamberden asırlarca sonra ortaya çıkmıştır.
TEFSİRİN DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN
Nisâ Suresi 46: "Yahudilerden bir kısmı kelimeleri yerlerinden değiştirirler, dillerini eğerek, bükerek ve dine saldırarak (Peygambere karşı) «İşittik ve karşı geldik», «dinle, dinlemez olası», «râinâ» derler. Eğer onlar «İşittik, itaat ettik, dinle ve bizi gözet» deselerdi şüphesiz kendileri için daha hayırlı ve daha doğru olacaktı; fakat küfürleri (gerçeği kabul etmemeleri) sebebiyle Allah onları lânetlemiştir. Artık pek az inanırlar."
Nisa Suresi 46. ayeti okumak ve dinlemek için tıklayın
Nisa Suresi 46. Ayet Tefsiri
Yahudilerden bir kısmının kelimelerin yerlerini değiştirmeleri –muhtemelen bu âyetten alınan– tahrîf terimi ile ifade edilmektedir. Tahrifin çeşitleri vardır. Âyetin devamında verilen örnekler tahriftir, burada müsbet mâna ve değer ifade eden kelimeler alınmakta, ya ses benzerliğinden veya kelimelerin diğer mânalarından yararlanılarak olumsuz, kötü, aşağılayıcı maksatlarla kullanılmaktadır. Meselâ "râinâ" kelimesi Arapça'da "Bizi gözet, durumumuzu göz önüne alarak konuş..." mânasına gelir, müminler bu ifadeyi olumlu bir mânada kullanmakta, Hz. Peygamber'den –söylediklerini iyi anlamaları ve yerine getirebilmeleri için– durumlarını gözeterek konuşmasını, açıklamalarını buna göre yapmasını istirham etmektedirler.
TEFSİRİN DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN
Nisâ Suresi 160: "Yahudilerin zulmü sebebiyle, bir de çok kimseyi Allah yolundan çevirmeleri, menedildikleri halde faizi almaları ve haksız (yollar) ile insanların mallarını yemeleri yüzünden kendilerine (daha önce) helâl kılınmış bulunan temiz ve iyi şeyleri onlara haram kıldık ve içlerinden inkâra sapanlara acı bir azap hazırladık."
Nisa Suresi 160. ayeti okumak ve dinlemek için tıklayın
Nisa Suresi 160. Ayet Tefsiri
Bu yedi ayette İsrâiloğulları'nın, başta kendilerine gönderilen peygamberler olmak üzere insanlara yaptıkları çeşitli zulüm ve kötülüklerden örnekler verilmekte, Hz. Îsâ'nın çarmıha gerilmesi konusuna ise açıklık getirilmektedir.
TEFSİRİN DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN
Maide Suresi 18: "Yahudiler ve Hristiyanlar «Biz Allah'ın oğulları ve sevgilileriyiz» dediler. De ki: Öyleyse günahlarınızdan dolayı size niçin azap ediyor? Doğrusu siz de O'nun yarattığı insanlardansınız. O, dilediğini bağışlar ve dilediğine azap eder. Göklerde, yerde ve ikisinin arasında ne varsa mülkiyeti Allah'a aittir. Sonunda dönüş de ancak O'nadır."
Maide Suresi 18. ayeti okumak ve dinlemek için tıklayın
Maide Suresi 18. Ayet Tefsiri
Rivayete göre Hz. Peygamber, yanına gelerek kendisiyle (muhtemelen din konularında) konuşma yapan bir grup Yahudiyi İslâm dinine davet etmiş; kabul etmedikleri takdirde Allah'ın azabına uğrayacaklarını söylemiş; yahudiler de "Bizi bununla nasıl korkutursun? Oysa biz Allah'ın oğulları ve sevgili kullarıyız" demişler, bunun üzerine bu ayet inmiştir (Taberî, VI, 164-165).
TEFSİRİN DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN
Maide Suresi 41: "Ey Resul! Kalpleri iman etmediği halde ağızlarıyla «inandık» diyen kimselerden ve Yahudilerden küfür içinde koşuşanlar (ın hali) seni üzmesin. Onlar durmadan yalana kulak verirler ve sana gelmeyen (bazı) kimselere kulak verirler; kelimeleri yerlerinden kaydırıp değiştirirler. «Eğer size şu verilirse hemen alın, o verilmezse sakının!» derler. Allah bir kimseyi şaşkınlığa (fitneye) düşürmek isterse, sen Allah'a karşı, onun lehine hiçbir şey yapamazsın. Onlar, Allah'ın kalplerini temizlemek istemediği kimselerdir. Onlar için dünyada rezillik vardır ve ahirette onlara mahsus büyük bir azap vardır."
Maide Suresi 41. ayeti okumak ve dinlemek için tıklayın
Maide Suresi 41. Ayet Tefsiri
Rivayete göre Medine'de Yahudilerden evli bir erkekle evli bir kadın zina etmişlerdi. Tevrat 'ın konuyla ilgili recm hükmünü uygulamayıp değiştirmiş olan yahudilerden bazıları, Hz. Peygamber'in daha hafif bir ceza vereceğini umarak olayı ona götürdüler.
TEFSİRİN DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN