Yaralıları tedavi eden ve askerlere su taşıyan sahabi kadın: Rubeyyi bint Muavviz
İslam, kadını erkekten aşağı görmemiştir. İslam'da kadın, daima ön planda tutulmuş ve el üstünde tutulmuştur. Bu konuya ilişki hakikati öğrenmek için bakacağımız ilk yer Asr-ı Saadet; yani Peygamber Efendimiz (SAV) zamanıdır. Çünkü İslam'ın bir konuya yaklaşımını en iyi anlayabileceğimiz yerdir. Sizlere Asr-ı Saadet'in yaralıları tedavi eden ve askerlere su taşıyan sahabi kadın Rubeyyi bint Muavviz'i anlattık.
İslam'da kadının rolü
◽ İslam'ın kadını erkekten aşağı gördüğü, kadın haklarına önem vermediği gibi mevzular günümüze değin konuşulan tartışma konularından biri olagelmiştir.
◽ Tabii bu işin hakikatini öğrenmek için bakacağımız ilk yer Asr-ı Saadet; yani Peygamber Efendimiz (SAV) zamanıdır. Çünkü İslam'ın bu konuya yaklaşımını en iyi anlayabileceğimiz yer bu dönemdir.
◽ İslam'ı ilk kabul eden Hz. Hatice'dir. Peygamber Efendimiz'in (SAV) hayatta olan halalarının tümü de Müslümanlığı ilk kabul edenlerdendir.
◽ Mekke döneminde iman eden, İslam uğruna büyük gayretler gösteren hanım sahabiler mevcuttur. Bu dönemde yapılan işkencelerde hayatlarını kaybeden nice kadınlar vardır.
◽ Hatta Efendimiz döneminde, O'na iman ettiği için Zinnîra isimli bir hanım sahabi, gördüğü işkencelerden ötürü bir müddet körlük yaşamıştır.
◽ Ammar b. Yasir'in annesi Sümeyye ise İslam'ın ilk şehididir. Mekke'de İslam'ın yayılması, tebliğ hususunda kadınların Hz. Peygamber'e (SAV) büyük destekleri olmuştur. Bunun en önde örneği Hz. Hatice'dir. O, servetini İslam uğrunda Hz. Peygamber'in (SAV) emrine vermiştir.
◽ Hz. Peygamber (SAV) döneminde kadınlar; savaşa katıldılar, ordunun lojistik ihtiyaçlarını, su, yemek, yaralıların tedavisi, istihbarat ve gerekirse çatışmaya iştirak ile İslam'a destek verdiler.
◽ Hz. Peygamber'in (SAV) kıldırdığı bütün namazlarda arkasında bulunan kadınlar, ilimde de önemli kazanımlar elde edip edindikleri bilgileri başkalarına aktarma konusunda da en öndeydiler. Bu nedenle Efendimizin (SAV) eşleri, Müslüman hanımların İslam'ı doğru öğrenmeleri için büyük gayretler içinde bulundurlar.
◽ Kur'an-ı Kerim, kadın ve erkeği ayrı birer bir birey olarak kabul etmekte, her birini kendi yaptıklarından sorumlu saymaktadır. Bu durum, kadına bir kişilik ve kimlik kazandırmıştır. Konuya ilişkin Kur'an'daki en güzel örnek Hz. Adem ile Hz. Havva'dır:
"(Buyruldu ki:) "Ey Âdem! Sen ve eşin cennette yerleşip dilediklerinizden yiyin. Ancak şu ağaca yaklaşmayın! Sonra zalimlerden olursunuz."
A'râf Suresi - 19 . Ayet
Kadim Türkistan'da "Ya Ramazan" geleneği