İstanbul’un yaşayan kütüphanesi: Rami Kütüphanesi
İstanbul'un en büyük Avrupa'nın ise sayılı kütüphanelerinden biri olan Rami Kütüphanesi açıldı. Yaklaşık iki buçuk asırlık geçmişe sahip Rami Kışlası, neredeyse harabeye dönmüşken restore edilerek İstanbul'un yaşayan kütüphanesi olarak ayağa kaldırıldı. Burcu Sandıkçı'nın sunumuyla Uzak Yakın programının yeni bölümünde bu tarihi alanı adım adım gezelim.
📍 Rami Kütüphanesinin bulunduğu bu alan Eyüpsultan sınırları içerisinde yer alıyor.
◾ Kayıtlara Rami Çiftliği ve Topçu Kışlası olarak da geçen yapı, Sultan III. Mustafa döneminde orduya lojistik destek vermesi için kullanılır. Aynı zamanda padişahların gezintileri sırasında uğradığı mekanlardan biri olur.
◾ II. Mahmut devrine gelindiğinde ise askeri reformunun başlangıcı olur, Rami Kışlası. Yeniçerilerin kaldırılmasıyla yerine kurulan ordunun merkezi halini alır.
◾ Çeşitli savaşlarda sultanlar, askeri ve idari yönetimi buradan sağlar. Kışlanın içine mühendishane öğrencilerin gelmesiyle bir ilim merkezi de olur.
◾ 1971 yılına kadar askeriye olarak kullanılsa da bu tarihten sonra askeriyenin taşınmasıyla uzun müddet âtıl kalır. Sonrasında meyve sebze satılır, hatta bir dönem top sahası olarak kullanılır.
◾ Zamanla neredeyse harabeye dönüşen Rami Kışlası, günümüzde restore edilerek İstanbul'un en büyük kütüphanesine dönüştürülür.
◾ Rami'nin kışladan kütüphane evrilme sürecini kısaca anlattığımıza göre şimdi içeride neler var, onları anlatalım.
◾ Rami Kütüphanesi Müdürü Ali Çelik ile yaptığımız röportajda Rami'nin kışladan kütüphaneye döndürülme sürecini anlattı.
"Rami Kütüphanesinin olduğu mekan 250 yıl boyunca askeri kışla olarak kullanılmış bir mekan. Kültürel mekânlarımızın işlevlendirilerek tekrardan kültürel miras olarak devamını sağlamak için birtakım bazı projeler düşünüldü. 2010 yılında İstanbul'un Avrupa Kültür Başkenti ilan edilmesi birlikte Rami Kışlasının da kültürel mirasa katkı sağlaması planlandı ve buranın kültür sanat merkezi olmasıyla ilgili ilk fikir o süreçte oluştu."
◾ Çelik, Rami Kütüphanesi'nin yeni nesil kütüphane olarak nitelendirilen özelliklere sahip olduğunu belirtti.
"51 bin metrekare bahçesi, avlusu mevcut. Bu bahçe millet bahçesi konseptiyle tasarlandı. 36 bin metrekare de kapalı alana sahip. Bu kapalı alanda birçok hizmet birimi mevcut. Kütüphanemizin mottosu yaşayan, ben buna yaşatan kısmını da ekliyorum, yaşayan ve yaşatan bir kütüphaneden bahsediyoruz. Bu kütüphane sadece salonlarında kitap okuma ve ders çalışma hizmetinin olduğu bir kütüphane değil."