OSMANLI ALFABESİ
751 yılındaki Talas Savaşı'yla Arap kültürüyle tanışan Türklerin, İslamiyet'i kabul etmesinden sonra Kur'an-ı Kerim'i okuyabilmesi için Arap harflerini okuma ihtiyaçları doğdu. Bunun sonucunda da Arap harfleriyle yazılmış ilk Türkçe metinler ortaya çıkmaya başladı. Gazneliler, Karahanlılar, Selçuklular Arap harfleriyle Türkçe metin yazdılar. 600 yılı aşkın Osmanlı tarihi ve kültürü de bu yazıyla yazıldı. Cumhuriyetin ilk yıllarında da bu yazı kullanıldı. Harf inkılabına kadar süren uzunca bir dönemde kullanılan alfabe Osmanlı Türkçesi veya Osmanlıca olarak da adlandırılır. Bir medeniyet dili olarak da kabul edilen Osmanlıca, tarih içerisinde dünyanın en zengin; güçlü ve ahenk özelliği en yüksek dilleri arasına girdi. Bu alfabeyle Türkler, yaklaşık 45 bin eser, koca bir divan edebiyatı meydana getirdi.
Osmanlıca denilen tarihi edebiyat dilimizde, yazı olarak Araplardan alınan fakat daha sonradan geliştirilen harfler kullanıldı. Temeli 28 harfli Arap alfabesi, zamanla Türkler tarafından geliştirilerek Osmanlı alfabesini oluşturdu. Bu alfabeye, Farsçaya mahsus pe (ﭖ), çe (ﭺ) ve je (ﮊ) harflerinin yanında ğ'nin ince sesli kelimelerle gösterilmesi için kâf-ı fârisî (ﮒ) harfi ve Türkçeye mahsus olan nazal ñ (kâf-ı nûnî) için (ڭ) harfi, lam ve elifin birleşmesinden oluşan (ﻻ) lamelif harfi ilave edilererek geliştirildi. Zaman içerisinde ünlülerin gösterilmesi, eklerin yazılması gibi hususlarda Arap imlasından farklı uygulamalar geliştirdi.