11 maddede Türk dilinin en eski metinleri: Orhun Kitabeleri
Orhun Kitabeleri Türk adının, Türk milletinin isminin geçtiği ilk Türkçe metinlerdir. Taşlar üzerine yazılan bu metinler Orhun Abideleri, Göktürk Yazıtları ya da Köktürk Yazıtları gibi isimlerle de anılır. Devlet ve milletin karşılıklı vazifelerinin vurgulandığı, bağımsızlık için çekilen sıkıntıların, verilen mücadelelerin ve elde edilen başarıların anlatıldığı bu metinler, ilk kez 18. yüzyılda keşfedildi. Metinlerin içeriği ise 1893 yılında çözüldü; Orhun yazıtlarının sınırlı bir konuda yazılmasına karşın kelime dağarcığı açısından oldukça zengin olduğu anlaşıldı.
Giriş Tarihi: 25.11.2020
15:57
Güncelleme Tarihi: 25.11.2020
18:25
ORHUN KİTABELERİNDEKİ METİNLER NE ZAMAN ÇÖZÜLDÜ?
Thomsen, harflerdeki çift ünsüz ve hece işaretleriyle bazı tek ünsüz işaretlerinin hece yazısı kökenli olabileceğini ileri sürmüştür. Orhun yazıtlarında uygulanan yazı hece ve harf yazılarının karışımı gibidir. Sağdan sola doğru yazılan yazıların bazı Yenisey yazıtlarında soldan sağa doğru yazıldığı görülür.
Ancak bu durumda harfler ters yöne çevrik olarak kazınmıştır. Taşa yazılı metinlerde genelde kelimelerle ekler birlikte verilmiştir. Kâğıda yazılı metinlerde ise her kelime hatta her ek birbirinden iki nokta üst üste (:) işaretiyle ayrılmıştır.
YAZITLAR TÜRK TARİHİNİ İHTİVA EDER
Kül Tigin ve Bilge Kağan yazıtlarında dünyanın ve insanoğlunun yaratılışına bir cümleyle değinildikten ve birinci kağanlığın tarihi ana çizgileriyle özetlendikten sonra ikinci kağanlığın kuruluştan Kül Tigin'in 731'de ölümüne kadarki siyasî ve askerî tarihi anlatılır.
Özellikle Bilge Kağan'ın beylerine ve halkına seslendiği bölümler son derece etkili bir anlatım gücüne sahiptir. Bu bakımdan Orhun kitabelerinin Türkçe'nin en eski ve en güzel nesir ve hitabet örnekleri olduğu söylenebilir.
Ahlat Selçuklu Mezarlığı hakkında 10 tarihi bilgi
ORHUN KİTABELERİNDE KAÇ FARKLI KELİME BULUNUR?
Sınırlı bir konuda hem somut hem de soyut kavramların zenginliği açısından küçümsenmemesi gereken bir sayıdır. Yazıtlardan o dönemdeki Türkçe'nin sadece konuşma değil aynı zamanda bir yazı dili ve çok daha eski bir dilin devamı olduğu anlaşılmaktadır.
Yazıtlardaki ikilemeler, yakın anlamlı ve eş anlamlı kelimeler, benzetmeler, mecazlar, karşıt kavramlar, deyimler ve tasvirler dağarcığı zengin bir edebî dilin varlığını düşündürür.
KİTABELER ÜZERİNDE ÜLKEMİZDE YAPILAN İLK ÇALIŞMA
Daha sonra Necip Âsım (Yazıksız) En Eski Türk Yazısı ve Thomsen yayımını esas alarak 1925 yılında Orhun Âbideleri adıyla iki eser neşretmiştir. İkinci yayın 1936 yılında Eski Türk Yazıtları adlı eserle Hüseyin Namık Orkun'a aittir.
Talat Tekin, 1968'de Kül Tigin, Bilge Kağan, Tonyukuk, Ongin ve Küli Çor yazıtları bir gramer çalışması dışında birçok yayın yapmıştır. Muharrem Ergin'in Orhun Âbideleri adıyla yayımladığı eser, üç büyük yazıt üzerinedir. Bugüne kadar Göktürk harfli büyüklü küçüklü yaklaşık 250 metin neşredilmiştir.
Kül Tigin'in ağabeyi Bilge Kağan tarafından diktirilen bu yazıtta İkinci Doğu Türk Kağanlığı'nı kuran kahramanların ve oğullarının hayatı ve ülkelerini korumak için verdikleri mücadeleler dile getirilmiştir.
Anıtlarda ayrıca o bölgede yaşayan Türklere çeşitli uyarılar yer almakta ve Çinlilerin tatlı sözlerine, yumuşak kumaşlarına kandıklarında kendilerini bekleyen tehlikeler haber verilmekte, Türk Kağanlığı'nın birlik ve beraberlik içinde bulunması gerektiğine dikkat çekilmektedir.
Anadolu'yu Türkiye yapanlar