Eski Türklerde "oguş" geleneği
Bir devletin varlığını koruyabilmesi için önce varolan toplumun sağlam bir aile temeli oluşturması gerekir. Buna en güzel örnek hiç şüphesiz bizim milletimiz ve değerlerimizdir. Geçmişten günümüze kadar süregelen Türk aile yapısının sağlam bir temeli olduğundan atalarımızın kültürel mirası günümüze kadar ulaşmıştır. Peki, Türk aile yapısını oluşturan yapı taşları nelerdir?
Aile kelimesinin kökeni
💠Günümüzde sıkça kullandığımız "aile" kavramı, Arapça kökenli bir kelime olup "aynı evde birlikte yaşayan; anne, baba, çocuk ve akraba yakınlarından meydana gelen topluluğa" verilen genel isimdir. Eski Türkçede ise "aile" anlamında kullanılan sözcük "oguş" kelimesidir.
💠 Oguş sözcüğüne ilk "Orhun Abidelerinde" rastlarız. Bu kelime; kabile, soy, boy, akraba, nesil anlamlarına da gelir. Kaşgarlı Mahmut Dîvânu Lugati't-Türk adlı eserinde; oguş kelimesinin "oymak, hısım, akraba" gibi karşılıklarının da olduğunu söyler.
*Orhun Abideleri nedir?
Orhun Yazıtları ya da Göktürk Yazıtları olarak da bilinir. Türklerin bilinen ilk alfabesi olan Orhun alfabesi ile Göktürkler tarafından yazılmıştır.
11 maddede Türk dilinin en eski metinleri: Orhun Kitabeleri
Dîvânu Lugati't-Türk
💠 Dîvânu Lugâti't-Türk, Malazgirt Savaşı'ndan hemen sonra, 1072-1077 yıllarında yazılmış olan Türkçe- Arapça bir sözlüktür.
➡Türk dilinin bilinen ilk sözlüğü olan eser, 11. yüzyıl Türk efsanelerini, destanlarını, geleneklerini anlatan ansiklopedik bir eseri kabul edilir.
💠 Eserin yazarı olan Kâşgarlı Mahmud, Türkoloji biliminin babası olarak kabul edilir.
💠 Eserin adı, "Türk Lehçelerinin Divanı" anlamına gelir.
➡ Divan, "bir şeyleri toplayan, bir araya getiren" demektir. Eser de 11. yüzyıldaki Türk lehçelerine ait 9.000 kadar kelimeyi bir araya getirdiği için bu adı almıştır.
💠 Kâşgarlı Mahmud sözlüğünde, bu kelimelerin anlamlarını vermekle yetinmemiş, onları örnek cümlelerde, atasözlerinde veya şiirlerde göstermiş; gerekenleri de uzun uzun açıklamıştır.
Aile kelimesinin Eski Türkçedeki karşılığı
💠 Atasözlerimizin ilk külliyatı kabul edilen Dîvânu Lugâti't-Türk'te Kaşgarlı Mahmut, eski Türk ailelerinde birlik ve bütünlüğünü "etli tirngaklı edirmez" yani "et tırnaktan ayrılmaz" atasözüyle anlatır.
💠 Aile, bütün Türk topluluklarının temelini oluşturur. Oguş sisteminde, yüzyıllardan beri birlik ve dayanışma hâkimdir.
➡Türk ailesinde otorite babanın şahsında toplanır. Bu durumda ailenin reisi babadır.
Eski Türk oğuş sistemi, çekirdek ailenden oluşur
💠 Eski Türk aile sistemi bugün de olduğu gibi "çekirdek aile" tipine bir örnek teşkil eder. Her anne babanın günümüzde de olduğu gibi evlatlarını "evlendirmek, yeni bir ev sahibi olmasını ve mutlu yuva kurmasını sağlamak" en büyük hayallerinden biridir.
💠 Evin reisi baba, evlendirdiği oğullarına çadır ve bir miktar mal verir. Ancak küçük olan oğul evlendikten sonra annesi ve babasının çadırında kalır ve onlar yaşlandığında bakar, ölümlerinden sonra da çadırın ve babasının kalan malının sahibi olur.
➡ Baba ocağını tüttürdüğü için küçük oğula "ot tigin" yani "ateş prensi" adı verilir.
Baş üstünde taşınan gelenek: Türkistan Başlıkları
Oguşta baba, otağın direğidir
💠 Türk aile sistemi ataerkilliğe dayanır. Baba, her şeydir. Bu kapsamda evin reisinin birçok görevi de bulunur.
➡ Ailesinin geçimini sağlamak, eşi ve varsa çocuklarına bakmak, yetiştirmek, korumak ve yetişmiş olan evlâtlarına bir aile kurmaktır.
💠 Özellikle erkek çocuklarının yetişmesinde ailenin faaliyetlerine katılması, babanın yükünü büyük ölçüde azaltır. Kaşgarlı Mahmut'un Dîvânu Lugati't-Türk adlı eserinde, "Tay atasa at tınur / Oğul eredse baba dinlenür" yani "Tay yetişirse at dinlenir, oğul yetişirse baba dinlenir" atasözü, eski Türklerde oguşun, erkek çocuktan devam ettiğini yani ataerkil bir yapıya sahip olduğuna bir kanıttır.
*Ataerkil ne demek?
Erkeklerin hakim olduğu aile yapısına verilen ad.