Işık Doğu'dan yükselir dedirten 5 Müslüman düşünür ve en ünlü eserleri
Işık, İbn Tufeyl'in "Hayy bin Yakzan" eserindeki kullanımı ile "nur", Doğu'dan yükseldi. İlimin tohumları orada atıldı. O sırada birçok Batılı yazar bu coğrafyada yetişen filozofları idrak etmekle meşguldü. Descartes, Spinoza, Goethe, Kant gibi birçok isim, Doğulu filozofları feyz aldı. İnsanlığa miras bıraktıkları en büyük eserleriyle düşünce tarihine yön veren beş Müslüman düşünür ve en ünlü eserlerini derledik.
Giriş Tarihi: 23.10.2019
08:37
Güncelleme Tarihi: 23.10.2019
09:26
"Aristo'nun fikrine göre gayeyi ve gayeye kendisi ile ulaşacak şeyi, kesinlikle bilen yani doğuştan gerçeğe elverişli olan kimse, insanlık gayesi için çalışmalıdır."
Farabi
İslam felsefesi literatüründe İbn Sina'nın başlattığı ve İbn Tufeyl, Şehâbeddin es-Sühreverdî gibi filozofların sürdürdüğü hikâye türünde felsefi eser verme geleneği, sistematik felsefe öğretilerinin sembolik bir dille ifade edilerek daha iyi kavranmasını temin maksadı taşır.
"Hay b. Yakzân" başlığıyla yazılmış kitaplardan hareketle kaleme alınan eserlerin ortak tarafı belli bir felsefî aydınlanma öğretisine dayanmalarıdır. Bu öğreti esas itibariyle, gerekli nazarî ve amelî şartları yerine getirmiş insanın bilginin melekî kaynağıyla temasa geçerek âlem-insan münasebetlerine dair temel felsefî hakikatlere ulaşabileceği kabulüne dayanır.
Dokuzuncu yüzyılda Yunancadan Arapçaya çevrilen "Salaman ve Absal" öyküsü, başta İbn Sina'nın "Hay bin Yakzan'ı olmak üzere, birçok İslam düşünürünün yapıtlarına kaynaklık etti. Genellikle alegorik öyküler ya da öykümsü anlatılar olan bu yapıtlardan sadece biri, roman boyutlarına ulaştı ve bütün benzerlerini gölgede bıraktı: 12. yüzyılda Endülüslü İşraki düşünür İbn Tufeyl'in yazdığı "Hay bin Yakzan" ya da "Esrarü'l-Hikmeti'l-Meşrikiye". Bu ilk "felsefi roman" ve ilk "robinsonad", Tanpınar'ın deyişiyle 'Müslüman aleminin tek romanı', 14. yüzyıldan başlayarak belli başlı Avrupa dillerine çevrildi; Defoe, Bacon, Spinoza ve More gibi pek çok düşünür ve sanatçı üzerinde etkili oldu. Doğu, özellikle Osmanlı ise İbn Tufeyl'e ve yapıtına ilgisiz kaldı: Üzerindeki "Hay bin Yakzan" etkileri özel çalışmalara konu olan "Robinson Crusoe" defalarca Türkçe'ye çevrildiği halde, Hay bin Yakzan, dilimize kazandırılmak için 1923 yılını, kitaplaşabilmek için de 1985 yılını bekleyecekti.
Kitabı incelemek ve satın almak için tıklayınız…
"Fakat Allah'a en yakın olanlar ve en yüce makamlara erişenler, zâhirî ve bâtınî güçlerinin olancasıyla nefisleriyle savaşarak herkesi geride bırakan kimseler olacaktır."
İbn Tufeyl
İbn Haldun, Orta Çağ klasik İslam medeniyetinin son âlimlerindendi. Yazıları, aile hikâyesi ve hayatı, İslam medeniyetinin gerilemesine ve nihayetinde çökmesine yol açan değişiklikleri birçok bakımdan mükemmel şekilde yansıtır. 1332 yılında Tunus Şehri'nde doğan ve 1406 yılında Kahire'de ölen İbn Haldun, sosyoloji biliminin öncüsüdür.
Dünyaca ünlü İslam âlimi, düşünür ve bilim insanı İbn-i Haldun'un 19 yaşındayken yazdığı ilk eserinin nüshası İspanya'da bulundu. İbn-i Haldun'a ait olduğu tahmin edilen el yazması eserin bugüne dek varlığı biliniyor; ancak hiçbir kopyası olmadığı için kayıp olduğu düşünülüyordu.