En ilginç 15 psikolojik sendrom
Dünyada 450 milyondan fazla insanın ruhsal hastalıklarla mücadele ettiğini biliyor muydunuz? Sendrom, kökeni ve durumu tam olarak belli olmayan psikolojik bozukluk olarak adlandırılabilir. Kim bilir, belki sizde de olması muhtemel olan sendromları bizler, sizin için derledik!
Giriş Tarihi: 08.07.2019
08:58
Güncelleme Tarihi: 14.02.2020
23:12
Munchausen Sendromu, adını 18'inci yüzyılda yaşamış olan Baron Munchausen'dan alır. Bu sendrom, kişinin çevresinden ve sağlık görevlilerinden ilgi görebilmek için kendini sürekli hasta etmesi veya bunun için uğraşması durumudur.
Örneğin, acil servislere yapılan başvurulan en az yüzde 20'sinin bu hastaların aslında hasta olmadığı ancak hasta taklidi yaptığı belirtiliyor.
Kişinin sanat eserlerinin yüksek ihtişamı ve güzelliği karşısında heyecanlanıp kendinden geçme haline Stendhal Sendromu adı veriliyor. Bu sendroma yakalanan kişilerin kalp atışında hızlanma, baş dönmesi, fenalaşma, bayılma ve ileri düzeylerde bulunanlarda halüsinasyon görme durumları görülüyor.
'Stendhal Sendromu' adı verilen bu rahatsızlık, ismini Stendhal mahlasını kullanarak yazan Fransız yazar Marie-Henri Beyle'nin Floransa'da bulunduğu sırada Santa Croce Bazilikası'nda gördüğü Michelangelo, Machiavelli ve Galilei'nin mezarlarının ve genel yapının Giotto'nun freskleriyle süslenmiş halinin güzelliği karşısında kendisinden geçmesinden alır.
Bu hastalık, bugüne kadar dünyada toplam 65 kişide görüldü. Sendrom, beynin konuşma bölgesinde oluşan hasarın ardından kişinin ana dilini yabancı bir aksanla konuşması şeklinde kendisini gösteriyor.
Beyinde dil kullanımıyla ilgili alanlarının hasar görmesi sonucu oluşabilen bu rahatsızlığın en ilgi çekici yanı ise hastanın daha önce hiç bulunmadığı bir coğrafyanın aksanıyla konuşmaya başlaması.
Televizyonların ve popüler kültürün hayatımıza girmesiyle ortaya çıkan bir diğer ruhsal bozukluk da "Truman Sendromu"dur. Bu hastalığa yakalananlar, hayatlarının her aşamasının tıpkı filmdeki gibi gizlice kameraya kaydedilip televizyonda gösterildiğini zannediyor.
Paris Sendromu, özellikle Japonların yakalandığı garip bir psikolojik rahatsızlıktır. Paris'e gelmeden önce şehirle ilgili büyük beklentileri olan kişiler, şehrin gerçek yüzüyle karşılaşınca depresyona giriyor.
Özellikle Japon turistler arasında yaygın olmasının en önemli sebebi, Japon medyasının Paris'i mutlu, huzurlu ve oldukça ihtişamlı göstermesidir. Fakat Paris'e gelip, gördükleriyle hayal ettiklerinin alakası olmadığını gören Japonlar hayal kırıklığına uğruyorlar.