ACI DOLU SÜREÇ
📌 Hz. Peygamber (sav) her geçen gün artan işkencelere daha fazla dayanacak güçleri kalmayan Müslümanlara "Orada ülkesinde hiç kimseye zulmedilmeyen bir hükümdar iş başındadır; gidin ve Allah içinde bulunduğunuz durumdan bir çıkış yolu gösterinceye kadar o doğruluk ülkesinde kalın" buyurarak ilk hicret yönü hakkında yol göstermiştir.
(x) 📕Peygamber Efendimizin (sav) hadislerine ulaşmak için tıklayın
📌 Zaten sayıları az olan Müslümanların bir kısmının *Habeşistan'a hicreti Hicaz'daki Müslümanları moral olarak olumsuz etkilemiştir. Ne var ki hakikaten her olayda bir hayır vardır. Kısa bir zaman sonra bu hicret Müslümanlar için çok olumlu neticeler doğurmuştur. Her şer ile beraber gelen hayır yine kendini göstermiştir.
(x)*Habeşistan: Bugünkü adı ile Etiyopya, Afrika'nın doğusunda kalan bir ülkedir.
(X) 🔎 Bilgi Notu: Hz. Osman (ra) ve eşi Efendimiz(sav)'in kızı Hz. Rukiye (r.anha)
Habeşistan'a ilk hicret eden kafile içerisinde yer almışlardır.
NECAŞİ: ASHAME B. EBCER
📌 Necaşi Arapçada Hükümdar anlamına gelmektedir. Habeşistan krallarına Necaşi denmektedir. Habeşistan Necaşisinin asıl adı Ashame b. Ebcer'dir. Doğum tarihi tespit edilememiştir. Necaşi'nin babası kardeşi tarafından öldürülmüştür. Küçük Ashame Arabistan'a gönderilerek Bedir civarındaki Damreoğulları'na köle olarak satılmıştır. Bu köleliğin nasıl sona erdiğine dair bir bilgiye de sahip değiliz.
📌 Necaşi'nin Arabistan'da geçirdiği uzun yıllar ona Arap kültürünü yakından tanıma fırsatı vermiştir. Ashame bu yıllarda Arapça'yı en *fasih şekilde öğrenmiş ve konuşmaya başlamıştır. Bir Arabın olaylara bakışını kavramıştır. Hükümdar olduğunda bu tecrübi bilgiler çok fazla işine yarayacaktır.
(x)*Fasih: Açıkça anlaşılabilen
📌Haşimoğulları da zaman zaman Habeşistan ile ticari ilişkiler içerisine girmişlerdir. Efendimiz (sav) Cafer b. Ebi Talib'i bilhassa görevlendirmiştir. Hz. Cafer(ra) Necaşi'nin huzurunda Meryem suresinden parçalar okumuş ve o mecliste bulunanlar epey duygusallaşmış, ayetlerden etkilenmişlerdir.
📌Necaşi Kureyş'in zulmünden kendi topraklarına sığınan Müslümanları büyük bir içtenlikle kabul etmiştir. Kendisi o dönem Hristiyan, Aryani inanç taraftarıdır. Necaşi Müslümanlara İslamiyet'le alakalı meseleleri sorarak yavaş yavaş kalbini İslam'a ısındırmıştır.
(X) 🔎 Bilgi Notu:Hz. Peygamber(sav) döneminde yaşamış, Müslüman olmuş ama
mümin halde Efendimiz(sav)'i görememiş zata muhadram denmektedir.
KUREYŞ'İN HABEŞİŞTAN'A MÜDAHALE ÇABASI
📌 Mekke'den Habeşistan'a hicret eden ilk kafile 14 sahabidir. Orada kendilerine iyi davranan ve onları himaye eden Necaşi'nin bu olumlu tavrı üzerine bir sene sonra yüz Müslüman Cafer b. Ebi Talib(ra)'ın öncülüğünde Habeşistan'a hicret etmiştir. 100 kişilik ikinci kafilenin hicreti Kureyş'in ağırına gitmiştir. Bunun üzerine Kureyş ileri gelenleri bu kafileyi geri getirmesi için Abdullah b. Ebi Rebiha ve Amr b. As'ı Habeşistan'a gönderdiler.
Vav Tv'de yayınlanan Kırk Sahabe programında konuyla alakalı konuşan Arş.Gör. Ömer Aras:" Bu olay Kureyş'in kabul edebileceği bir durum değildi. Eğer Müslümanlar konuşursa Necaşi'nin onlara hak vereceklerini bildikleri için Necaşi'den iade sözü almaya çalıştılar. Nitekim bu gerçekleşmiş ama Necaşi'nin Müslümanları da dinleme fikri iadeyi bozmuştur." şeklinde olaya bir perspektif getirmiştir.
📌 Kureyş heyeti yanında Necaşi'ye ve yanındaki din adamlarına hediyeler götürmüştür. Bu hediyeler ile maksatları Necaşi'ye sığınan Müslümanların Kureyş'ten ve bozguncu olduklarını dile getirip Müslümanları iade alarak Mekke'ye dönmekti. Din adamlarına da durumun vahim olduğunu Habeşistanlıların dini yaşantısı için Müslümanların zararlı olduklarını söylemişlerdir. Kureyşlilerin ana hedefi Müslümanların Necaşi'nin önünde konuşmamalarıdır. Necaşi'nin maiyeti de Müslümanların geri verilmesini istiyor.
(X) 🔎 Bilgi Notu:Necaşi Meryem suresinden bir bölüm dinledikten sonra "bu okuduğun ve
bahsettiğin ile Hz. İsa Aynı kandilin ışığıdır" diyerek İslam'dan epeyce etkilendiğini dile getirmiştir.
(x)*Meryem suresinin tefsiri 📕 ve meali 🔊
📌 Necaşi iade talebini reddederek iki heyeti tartışmaya davet etmiştir. Necaşi adil bir tutum olarak iki gruba da aynı zeminde konuşma imkânı vermiştir. Hz. Cafer(ra) bir tebliğ konuşması yaparak Cahiliye Arap adetlerini eleştirmiş, Efendimiz(sav)'in getirdiği pak, nezih bakış açısını savunmuştur. Hz. Cafer(ra)'in hakikati olduğu gibi ifade etmesi Necaşi'nin dikkatini fazlasıyla çekmiştir. Nihayetinde Necaşi Müslümanları haklı bularak misafirliklerinin devamına karar vermiştir. Bu olaydan sonra Necaşi Müslümanlık hakkında sorular sormaya başlamıştır.
Yine Kırk Sahabe programında bu hususa dikkat çeken Prof. Dr. Adnan Demircan: " Necaşi'nin tutumu adil bir tutumdur. Müslümanları temsilen Hz. Cafer(ra)'in yapmış olduğu konuşma çok önemli bir konuşmadır. Bu konuşma hitabet yeteneğinin yanında onun hakperest, cesur, dürüst olarak nitelendirilmesini gerektiren bir konuşma olmuştur. Cafer b. Ebi Talib konuşmasında İslam'ın inanç esaslarından, ilkelerinden ve Necaşi'nin inandığı Hz. İsa ile ilgili görüşlerden taviz vermeden hakikati olduğu gibi ifade etmiştir." diyerek olayın önemine değinmiştir.
(X) 🔎 Bilgi Notu: Amr b. As Arapların siyasi bir dehasıdır. Siyaset alanına getirdiği farklı bakış açıları ile bu lakabı kazanmıştır.
(X) 🔎 Bilgi Notu:Müslümanlarla Necaşi arasındaki sözcü, temsilci Efendimiz(sav)'in amcaoğlu olan Cafer b. Ebi Talib (ra) olmuştur
HER OLAY İÇİNDE BİR HAYIR SAKLAR
📌 Ümmü Habibe (r.anha) Ebu Sufyan(ra)'ın kızıdır. Eşi ile beraber ilk Müslümanlardan olup İslam'ın nuru ile şereflenmiştir. Zamanla Beni Ümeyye'nin bunaltıcı ve sert baskılarına dayanamayıp eşi Ubeydullah b. Cahş ile birlikte, tüm varlıklarını ve akrabalarını arkalarında bırakarak ikinci kafilede yer almış, Habeşistan'a hicret etmişlerdir.
📌 Bir vakit sonra eşi *Ubeydullah b. Cahş dini uğruna hicret etmesine rağmen eski dini olan Hristiyanlığa döndüğünü ikrar etti. Ümmü Habibe'nin tüm çabalarına rağmen kararından dönmedi. Bu olay üzerine Ümmü Habibe annemiz eşinden ayrıldı. Artık uzak diyarlarda kavminden uzak ve tek başınaydı.
(x)*Ubeydullah b.Cahş: Hz. Peygamber(sav)'in halaoğludur.
📌 Hicri yedinci yılda Peygamberimiz (sav) Necaşi'ye bizzat köle olduğu dönemden tanıdığı, kendisini Damreoğulları'nın yanındaki kölelik günlerinden tanıyan Amr b. Ümeyye ed-Damri'yi gönderdi. Damri'nin yanında iki mektup vardı. Biri davet diğeri ise ülkesindeki muhacirler arasında bulunan Ebu Süfyan'ın kızı Ümmü Habibe ile nikâhının kıyılmasını ve onunla birlikte muhacirlerin Medine'ye gönderilmesini isteyen mektuptu.
Kırk Sahabe programında bu hususa eğilen Arş. Gör. Ömer Aras "Necaşi mektubu alınca tazim içerisinde daveti kabul etmiştir. İkinci mektup için de Ümmü Habibe'ye bir elçi göndermiştir. Necaşi deniz yolcuğu için tüm hazırlıkları yaptırmıştır." yargısında bulunmuştur.
📌 Daveti kabul eden Ashame İslâm'a girdi, Ümmü Habibe'yi Resûl-i Ekrem'e nikâhladı ve muhacirleri iki yelkenli gemiyle geri yolladı. Bu arada Hz. Peygamber'e de bir çift mest, Mısır işi bir elbise, sarık, iç giysisi, üç tane kısa mızrak (kargı), bir yüzük ve bir katır hediye yolladığı bilinmektedir. Necaşi gelen mektuba çok büyük bir ihtimam ve tazim göstermiştir.
📌Efendimiz(sav) Ümmü Habibe(r.anha) annemiz ile evlenerek Hicazda oluşan barış ortamına büyük bir katkıda bulunarak taraflar arasında bir çıkış yolu açmıştır. Düğün yemeğini Habeşistan'da Necaşi vermiştir.
📌Necaşi maiyetinden bazı kişileri ve mühtedileri bizzat Medine'ye göndermiştir. Gidenlerden Peygamber(sav)'den herkesin içinde günahları için istiğfarda bulunmasını istemiştir. Necaşi'nin bu dileği gerçek olmuştur.
Bu hususa Kırk Sahabe programında bilhassa değinen Arş. Gör. Ömer Aras: "Cafer b. Ebi Talib Resulallah(sav)'ın bizzat huzurunda Necaşi'nin misafirverliğini ne kadar iyi davrandığını anlatmıştır. Aynı ortamda Hz. Peygamber(sav) Necaşi için istiğfar etmiş oradaki sahabe de âmin diyerek mukabelede bulunmuşlardır." diyerek olayı özetliyor.
(X) 🔎 Bilgi Notu: Necaşi Medine'ye dönen Müslümanlarla beraber oğlu Erhâ ve
altmış kişilik bir grubu da Medine'ye yollamıştır. Ancak bu gemi batmış ve tüm yolcular vefat etmiştir.
UZAKLARI YAKIN KILAN SAMİMİYET
📌 Necaşi iyi bir Hristiyan yöneticidir. Kendisine sığınan Müslümanları himayesi altına aldığında bu hareketini adil ve iyi bir hükümdar olduğu için yapmıştır. Necaşi Arabistan'da büyüdüğü için Arapları iyi tanımaktadır. Mekke'den gelen Müslümanlar onun tanıdığı Araplara hiç benzemiyorlardı. Hal, hareket, tavırlardan insan ilişkilerine kadar çok güzel bir durumdaydılar. Bu husus Necaşi'nin çok hoşuna gitmiştir.
📌Müslümanların Habeşistan'da geçirdikleri vakit çok verimli geçmiş, pek çok insan İslam ile tanışmıştır. Bilhassa Kureyş heyetine karşı Cafer b. Ebi Talib'in yaptığı cesur ve yerinde savunmadan Necaşi ve maiyeti çok etkilenmiştir. Bu meseleden sonra İslamiyet ile alakadar olmuş, Müslümanlara aklındaki soruları sorarak bir araştırma içine girmiştir.
📌Efendimiz(sav)'den gelen davet mektubunu direkt olarak kabul ederek Müslüman olan Necaşi'nin kalbi zaten yıllardır süren bir araştırma neticesinde İslam'a ısınmıştır. *Davet mektubuna bu denli bir geri dönüş başka türlü mümkün değildir.
(x)*Davet mektubu: Efendimiz(sav)'in çevre ülkelerdeki yöneticilere gönderdiği mektup.
📌Necaşi'nin Medine'ye gelen efradına bizzat Efendimiz(sav) hizmet etmiştir. Efendimiz(sav) Necaşi'nin vefatından sonra gıyabında *Cennetü'l Baki'de cenaze namazı kıldırmıştır. Bu davranış Efendimiz(sav)'in Necaşi'ye verdiği önemi ortaya koymaktadır. Habeşistan üzerinden İslam ilk defa Arap yarımadası dışına yayılmıştır.
(x)*Cennetü'l Baki: Medine'de ravzanın yanında bulunan, sahabelerin çoğunun defnedildiği mezarlıktır.
📌Netice olarak Necaşi bilge ve adil bir yöneticidir. Müslümanlarla hicret vesilesiyle başlayan teması yıllar boyunca devam etmiştir. Müslümanların hasletlerinden, tevhid mücadelesinden birinci elden etkilenmiş ve Müslümanlara saygı duymuştur. Efendimiz(sav)'in davet mektubunu kabul edip ihtida etmiş ve Müslüman olarak canını vermiştir. Bir ibret vesikası olarak o dönemde çok güçlü bir adamın kalbinin hidayete ermesi İslam'ın akıllara hitap etmesi ve kalpleri fethetmesinin en güzel örneklerindendir.
(X) 🔎 Bilgi Notu:Sanılanın aksine birçok Arap kabilesinde yer yer Hristiyan inancı mevcuttur. Lübnan taraflarında ise bu rakam yükselmektedir. Bugün hala Müslüman ülkelerde azımsanmayacak bir Arap Hristiyan nüfusu mevcuttur.