Cumhur İttifakı'nın yara almasının müstevlileri, bölücüleri, bozguncuları, "Bahçeli'ye güvenilemez" diyerek ittifaka karşı çıkan fırıldakları ve dahi FETÖ'cüleri sevindirdiği muhakkak.
Bence erken sevinmesinler.
Çünkü bu ittifak arazide kuruldu, (rota değişmedikçe) kolayından yıkılmaz...
Böyle demiştim, 24 Ekim tarihli yazımda.
Başkan Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin Cumhur İttifakı'nı masaya yatırma kararı, erken sevinen "kaos ittifakının" uykularını kaçırmaya yetti.
Oysa son günlerde işleri tıkırında gidiyordu.
Her şeyden evvel, malum "Andımız" tartışması ardından Cumhur İttifakı "yara" almıştı.
Gündem de "kaos ittifakının" istediği şekilde oluşturulmaya başlanmıştı.
O frankofil meczup kadının insanların acılarıyla dalga geçme küstahlığından Atatürk heykellerine yapılan provokatif saldırılara, "Andımız"dan Türkçe ezan tartışmalarına kadar her şey bunun ifadesiydi.
Zaten bu "gündem" olmasa...
Kılıçdaroğlu'nun CHP'si bir yandan "Atatürkçülüğü" kimseye bırakmazken, bir yandan da Atatürkçülere "it sürüleri" diyenlerle bu kadar rahat ittifak görüşmeleri yapamazdı.
***
Önümüzdeki yerel seçimlerde AK Parti'yi oy kaybına uğratmak, "kaos ittifakının" yegâne hedefi.
Bu arada, MHP de oy kaybına uğrarsa, çifte bayram yapacakları muhakkak.
Başarırlarsa...
"Sistem değişikliği halktan güvenoyu almadı" tezviriyle erken seçimi zorlayacaklar, gerekirse sokakları harekete geçirmeye çalışacaklardır.
Yıllar yılı zehirledikleri sosyolojileri buna aşeriyor zaten.
Sırf "Adam kazandı" diyerek yenilgiyi kabul ettiği, sokaklara çıkmaya çağırmadığı için Muharrem İnce'ye siyasi şizofrenlerin neler yaptıklarını biliyorsunuz...
Söylemeye dilim varmıyor ama söylemesem de olmaz:
Bu yolun sonu maalesef iç savaştır!..
Türkiye'yi binlerce TIR silah verdikleri terör örgütüyle güneyden ve doğu Akdeniz'den kuşatan müstevlilerin beklentisi de budur.
***
Sayın Bahçeli'nin geçen günkü konuşmasındaki şu ifadeye dikkat isterim: "ABD'nin Suriye'nin kuzeyinde terör örgütleriyle aynı kareye girmesi skandalın ötesinde NATO müktesebatına terstir (...) Türkiye terörle mücadelesini haysiyetle sürdürdükçe sözde müttefiklere bir haller olmakta, rahatsızlık sökün etmektedir..."
Sözde müttefiklerin rahatsızlıklarını gidermek için "kaos ittifakına" yatırım yaptıklarını da bilmeyen yok.
AKP'li fırıldaklar da buna dahildir. (Olmadık kanallarda olmadık insanlar neden ve nasıl yan yana geliyor sanıyorsunuz?)
Uzun lafın kısası, Cumhur İttifakı bir tercih değil, milli bir zarurettir.
Başkan Erdoğan ve Bahçeli'nin feraseti "bozgunculara" ve "kaos ittifakına" geçit vermeyecektir.
Evet, mezkûr ittifak arazide "ölümüne" kuruldu.
Şu belediyeyi ben aldım sen aldın; meclis üyesi o oldu bu oldu gibi küçük hesaplar için değil, Türkiye'nin bekası için.
"Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım / Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım" diyenlerin "rotası" da stratejiktir, değişemez.
Ötesi zillettir.
Yani, bizi kuşatan müstevlilere boyun eğmektir.
Salih Tuna - Sabah