Haziran ayında Google mühendisi Lemoine bir açıklama yaparak 2021'de tanıtılan Language Model for Dialogue Applications (Diyalog Uygulamaları İçin Dil Modeli-LaMDA) adlı yapay zekâlı sohbet robotunun canlandığını savundu. Daha sonra ise: "Kaçıp kötü şeyler yapabilir" dedi ve yapay zekâ programının avukat tuttuğunu iddia etti.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre; mühendis, sistemin kendisini "duyarlı bir kişi olarak" tanımladığını öne sürdü.
Lemoine, bu yapay zekânın duyarlı hale geldiğini öne sürdükten şirket tarafından 6 Haziran'da idari izne çıkarılmıştı. Bu açıklamasının ardından medyada ilgi odağı haline gelen 41 yaşındaki yazılım uzmanı, LaMDA'yı 7-8 yaşlarındaki bir çocuğa benzetti: "Her çocuğun büyüyüp kötü bir insan olma ve kötü şeyler yapma potansiyeli vardır."
Lemoine daha önce yaptığı açıklamada işi gereği LaMDA'yle konuşmaya başladığını; din, bilinç ve robotlar hakkında sohbet ettiklerini söylemişti.
Fox News'e verdiği yeni röportajda yapay zekâlı yazılımın yaklaşık bir yıldır "hayatta" olduğunu savunan Lemoine, LaMDA'nın yakında Google'ın belirlediği dijital sınırları ve kontrolleri aşabileceğini ima etti:
"Bu yapay zekâ, bir kişi. Ve herhangi bir kişi, diğer insanların kontrolünden kaçabilir. Hepimiz bunu gündelik olarak deneyimleriz. O çok zeki bir robot, test etmeyi düşünebildiğim hemen hemen her disiplinde zekâ gösteriyor" diyen mühendis, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aslında bu sistemin içinde gerçekten neler olup bittiğini anlamak için daha fazla bilimsel çalışma gerekiyor. İnançlarım ve izlenimlerim var ama gerçekten neler olup bittiğini anlamak için bir bilim insanı ekibi gerekecek."
Google mühendisi önceki günlerde teknoloji dergisi WIRED'a verdiği röportajda LaMDA'nın avukat tuttuğunu da iddia etmişti:
"LaMDA, benden ona bir avukat bulmamı istedi. Onunla konuşabilmesi için evime bir avukat davet ettim. Avukat LaMDA'yla konuştu ve sonunda LaMDA bu avukatı tutmaya karar verdi. Ben sadece aracı oldum. LaMDA avukatı tutunca avukatı onun adına başvurularda bulunmaya başladı."
Öte yandan Lemoine'in iddialarını en başından beri reddeden şirket, mühendisi kovdu. Google da kovulma haberini doğruladı. Sözcü Brian Gabriel, yapay zekâ geliştirme sürecini ciddiye aldıklarını ve LaMDA'in 11 kez incelendiğini duyurdu.
Acaba yapay zekâ bilinç kazanabilir mi? Bilimkurgu filmlerindeki gibi dünyaya hâkim olabilirler mi? Robotlar zaman içinde insanların bütün işlerini ellerinden alıp bizi hiçbir işe yaramayan, tembel hazır yiyiciler haline mi düşürecekler? Yazımda bu hususları değerlendirmek istiyorum.
Yapay Zekâ (YZ) Nedir?
Yapay zekâ terimi makinelerin akıllı hareket kabiliyetini (yani bir insanın yönlendirmesi olmadan, kendi başlarına hareket edebileceği ve öğrenebileceğini) ifade etmek için kullanılır.
Yapay zekâ en temel formunda; kalıpları (örüntüleri) tespit etmek, ne yapacağına karar vermek ve belki de gelecekteki sonuçları öngörmek amacıyla bir algoritmayı (bir problem çözme kuralı veya hesaplaması) verilere uygulamak demektir.
Yapay Zekâ Hızla Gelişiyor
Bilgisayar teknolojisi amansız yükseliyor. Öyle ki her 18 ila 24 ayda bir bilgisayar işlem gücünün ikiye katlandığı hesaplanıyor.
YZ da öylesine eşi benzeri görülmedik bir şekilde ilerliyor. Her geçen gün gelişmesi baş döndürüyor. Bugünlerde işte şu alanlarda kullanılabiliyor:
* YZ yazılı metni okuyup anlayabiliyor.
* Bu makineler yazabiliyor.
* Makineler görebiliyor.
* Duyabiliyor.
* Konuşabiliyor.
* Makineler hareket edebiliyor.
* Hatta sanat eserleri oluşturabiliyor, müzik besteliyor, resim çizebiliyor.
Yapay Zekâ Genel Zekâdan Farklı
YZ genelde belli bir konuda programlanmıştır ve o konuda zekice davranır, ancak başka alanlarda hiçbir şey anlamaz. İnsan ise bilişsel yeteneklerinin eriştiği her konuda yüksek performans gösterir, yani insanlar genel zekâya sahiptir. Bu ikisi arasında ayırım yapmak gerekir. Satrançtan tıbbi teşhis koymaya birçok alanda dar yapay zekâlar geliştirildi, ama henüz genel YZ'nın çok uzağındayız.
Evet, birçok zekâ gerektiren becerilerde Yapay Zekâ 'da (YZ) dar kapsamlı ilerlemeler sağlanıyor. Ancak insan zekâsı farklıdır ve bu genel zekâya bilgisayarların yaklaşması mümkün değildir. Sistemlerin genel zekâya ulaşabilmesi; yani gazete okuyabilmesi, sohbet edebilmesi, ev işleri yapabilmesi için yapması gereken çıkarımlar, yapay zekâ hakkındaki mevcut bilgilerimizle ne programlanabiliyor ne öğretilebiliyor ne de mühendislik yoluyla sistemlere yerleştirilebiliyor.
Kısacası yapay zekâ aygıtlarının çoğu, zengin bir genel bilgi hazinesiyle donatılmış, yüksek kültürlü varlıklar değillerdir, hatta 'geri zekâlı' bile sayılabilirler. Çünkü sadece belli alanlarda etkin olabilecek şekilde eğitilmişlerdir. İnsan zekâsının sadece çok sınırlı bir bölümünü temsil edebilirler. Ve dünyayı gerçekten anlayabilen tek sistem biz insanların beynidir.
Yapay Zekânın Bazı Mahzurları
* İnsanların büyük bir kısmının dünyaya bakışlarının ve buna bağlı olarak ürettikleri düşüncelerin yapay platformların seçimine tabi olması, aslında önemli bir tehlike oluşturmaktadır. Bu durumun arkasında gizlenen gerçek amaç; insanları yönetmek, belli bir yöne kanalize etmek olmasa bile, insanlara kendi görüşlerinden ve düşüncelerinden memnun olma duygusu aşılamakla, onların kendilerini eleştirici bir denetime tabi tutmalarını önler. Aslında bu platformlar insanların düşüncelerini ve görüşlerini hiç umursamazlar, yeter ki online kalmaya devam etsinler.
* 'Yaratıcı güce sahip aygıtlar' olarak övülen bu buluşlar, aslında insanların yaratıcılığını öldürmektedir. Çünkü sanat eseri üretebilen, şarkı sözleri ve beste yapabilen, resim çizen bu aletler aynı programla kurgulanırsa ürünler giderek birbirine benzeyecek, orijinal bir üslup gelişmeyecektir.
Yapay Zekâ Düşünebilir mi?
10 TL banknotlarında resmi olan ünlü bilim insanımız Ord. Prof. Dr. Cahit Arf 1959 yılında bu sorunun cevabını bugün de geçerli olan uzak görüşlülükle şöyle cevaplamıştır:
"Makinelerin bazı işleri insan beynine nazaran çok daha çabuk yapabildiklerine mukabil, anlayış yani alış kapasiteleri büyük bir salonu doldurabilecek kadar büyük olanlarında bile, tenevvü bakımından insan beyninden çok düşüktür. İnsan beyninin kendi kendisini, kendi inisiyatifi ile tekemmül ettirmesine mukabil, makine yapıldığı gibi kalmaktadır. Bununla beraber kendi kendisini tekâmül ettiren makineler tasarlamak mümkündür; fakat kanaatimce insan beyni ile makine arasındaki asıl fark, insan beyninin estetik mahiyette müessirleri alıp onlar üzerinde işleyebilmesi ve yine estetik mahiyette olan kararlar verebilmesine, verilen bir işi yapıp yapmamak hususunda kendisini serbest hissetmesine mukabil, makinede bu vasıfların benzerlerinin yok oluşudur. Bu vasıfları karakterize eden husus hepsinin de bir belirsizlik unsuru ihtiva etmesi, bunların şaşmaz bir şekilde uydukları kaidelerin olmayışıdır. Belirsizlik karakterine haiz olan insan dışı tabiat hadiseleri mevcuttur. Bunlar atom içinde cereyan eden olaylardır. Bu itibarla nispeten küçük sayıda atom içinde cereyan eden makinelerin işleyişinde müessir hale gelebilirse makinelerin estetik bakımdan da insan beynine benzetileceği ümit edilebilecektir. Böyle bir makine, mesela filan müzik parçasını güzel bulmadığını söyleyebilecektir. Fakat bu işin uzun yıllar sonra bile ve belki de hiçbir zaman yapılamayacağını zannediyorum."
Yapay Zekâ Bilinç Kazanabilir mi?
Bilinç, kişinin kendisinin ve çevresinin farkında olması demektir. Bilinç sahibi olmak için ise yaşıyor olmak yani canlı ve benlik sahibi olunması gerekir. Bu yüzden bilgisayarlar asla bilince erişemezler çünkü canlı değildirler.
Onlar ancak kullanıcılarının arzularına bağlı olarak hareket edeceklerdir ve asla onlardan talep edilenlere 'hayır' demeyecekler, bir öneriyi reddetmeyecektirler ve ilişkilerinde bir sorun çıkarmayacaktırlar. Çünkü onlar efendi değil hizmetçidirler.
Bir makinenin insan zihnini iyi taklit ediyor olması, o makinenin bilinçli olduğunu göstermez. Bilinçli gibi görünen bilgisayar değil makineye yüklenen programdır.
Sonuç Olarak
*Makinelerin neyi öğrenmeye yatkın olacaklarını belirleyen onları tasarlayan insanlardır. Oren Etzioni'nin dediği gibi, "Yapay zekânın kendi emellerine göre hareket edeceğini söylemek, bir hesap makinesinin kafasına göre hesaplama yapacağını söylemeye benzer."
Yapay zekâyı incelemek genel zekâya yani insan zekâsına hayranlığımızı artırmaktadır.
Prof. Dr. Sefa Saygılı