Arama

  • Anasayfa
  • Biyografi
  • Anadolu'nun yetiştirdiği büyük İslam alimi: Ömer Nasuhi Bilmen

Anadolu'nun yetiştirdiği büyük İslam alimi: Ömer Nasuhi Bilmen

Türkiye Cumhuriyeti'nin 5. Diyanet İşleri Başkanı ve İslam hukuku üzerine yazdığı eserler dolayısıyla "allame fakih" olarak nitelendirilen büyük İslam alimlerden Ömer Nasuhi Bilmen,Türkiye'de daha çok "Büyük İslam İlmihali" adlı eseriyle tanındı. Hayatı boyunca İslam fıkhının birçok alanında önemli eserler verdi. Vefatının 49'uncu yıl dönümünde rahmet ve minnetle anıyoruz.

Anadolu’nun yetiştirdiği büyük İslam alimi: Ömer Nasuhi Bilmen
Yayınlanma Tarihi: 12.10.2018 00:00:00 Güncelleme Tarihi: 12.10.2020 15:00

ÖMER NASUHİ BİLMEN KİMDİR?

Erzurum'un Aziziye ilçesine bağlı Sarıyayla köyünde 10 Ocak 1884 yılında dünyaya gelen Ömer Nasuhi Bilmen, tahsiline Ahmediye Medresesi müderrisi olan amcası Abdürrezzak İlmi Efendi ile Erzurum Müftüsü Müderris Hüseyin Raki Efendi'den ders alarak başladı.

İstanbul'a 1908 yılında giderek, Fatih dersiamlarından Tokatlı Şakir Efendi'nin derslerine devam eden ve 1911 yılında icazet alan Bilmen, daha sonra imtihanla Medreset'ül Kudat'a girerek burada dört yıl hukuk tahsili yaptı.

FIKIH VE İLMİ KELAM DERSLERİ OKUTTU

Bilmen, 1912 yılında açılan ruus imtihanını kazanarak Fatih Dersiamı olarak göreve başladı ve 1913'te Fetvahane-i Ali Müsevvid mülazımlığına tayin edildi. Bir çok ilim yuvasında müderrislik yapan Bilmen, 14 Şubat 1926'da İstanbul Müftülüğü müsevvidliğine, 16 Haziran 1943'te de İstanbul Müftülüğüne getirildi.

Fatih Camisi'nde, Sahn Medresesi'nde ve Dar-us-Safaka'da dersler veren Bilmen, İstanbul İmam-Hatip Okulu ve Yüksek İslam Enstitüsünde usuli fıkıh ve ilmi kelam dersleri okuttu.

Diyanet İşleri Başkanlığı'na 30 Haziran 1960 tarihinde tayin edilerek Türkiye Cumhuriyeti'nin 5. Diyanet İşleri Başkanı olan Bilmen, bir yılını doldurmadan 5 Nisan 1961'de emekliye ayrıldı.

Arapça ve Farsça'yı çok iyi bilen, Türkçe'nin de bulunduğu üç dilde şiir yazabilen Bilmen, bir ara Fransızcaya da merak sardı ve bu dili de tercüme yapacak kadar öğrendi.

İki çocuk babası olan ve İslam hukuku üzerine yazdığı eserler nedeniyle "allame fakih" olarak nitelendirilen büyük İslam alimlerden Bilmen, 12 Ekim 1971'de İstanbul'da vefat etti. Naaşı Edirnekapı Sakızağacı Şehitliği'ne defnedilen Bilmen, eserleri ile halkın üzerinde önemli etkiler bıraktı.

Başlıca eserleri olan "Hukuki İslamiyye ve Istılahatı Fıkhiyye Kamusu", "Kur''an-ı Kerim'in Meal-i Alisi ve Tefsiri" ile "Büyük İslam İlmihali" gibi yayınlanmış ve yayınlanmamış pek çok eseri bulunuyor.

MÜSLÜMANLARIN BAŞLICA GÜVEN KAYNAĞI OLDU

Ömer Nasuhi Bilmen İstanbul müftülüğüne tayin edildiği tarihten itibaren vefat edinceye kadar Türkiye'de Müslüman halkın başlıca güven kaynağı oldu. Herkesin saygı ve sevgisini kazandı.

1960'lı yıllarda dinde reform imajını Türkiye'nin gündeminde tutmak için büyük çaba gösteren çevrelere karşı, "Bozulmayan bir dinde reform mu olur" dedi ve İslâm'ın ortaya koyduğu iman, ahlâk ve hukuk ilkelerinin orijinalliğini, evrenselliğini kendinden beklenen liyakat ve cesaretle savundu.

Kısaca, Ömer Nasuhi Bilmen, eski dersiâmlardan Cumhuriyet döneminde telifle meşgul olan birkaç âlimden biridir. Kendisi Erzurum ağzı ile konuştuğu halde eserlerinde kullandığı üslup ağdalı fakat mükemmel denecek kadar sağlamdır. Gençlik döneminde yazdığı Türkçe ve Farsça şiirlerinde de duygu, düşünce ve ölçü açısından oldukça başarılıdır.

ESERLERİ

Ömer Nasuhi Bilmen'in başlıca eserleri şunlardır:

1. Hukūk-ı İslâmiyye ve Istılâhât-ı Fıkhiyye Kāmûsu

Mezhepler arası mukayeseli sistematik bir İslâm hukuku kitabı olup Latin harflerinin kabulünden sonra Türkiye'de İslâm hukuku sahasında kaleme alınmış ilk ve en muhtevalı eserdir. İlk olarak İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafından basılan eserin (I-VI, İstanbul 1949-1952) daha sonra sekiz cilt halinde birçok baskısı yapılmıştır.

2. Büyük İslâm İlmihali

Akaid hakkında özet bilgilerle başlayan kitapta ibadetle ilgili konulara geniş yer verilmiş ve fıkıh kitaplarında "Kerâhiyyet ve İstihsan" başlığı altında ele alınan yeme, içme, giyim ve alışverişle ilgili dinî hükümler açıklanmıştır. Eserin son kısmı İslâm ahlâkına ve siyere ayrılmıştır. Önce fasiküller halinde neşredilen (İstanbul 1947-1948) kitap daha sonra tek cilt olarak birçok defa basılmıştır. Dilinin ağır olmasına rağmen şimdiye kadar 2,5 milyonun üstünde basılarak erişilmesi güç bir rekor kırmış bulunan eser, Türkiye'de uzun yıllar ihmal edilen halkın dinî bilgilerle ilgili ihtiyacının giderilmesinde önemli bir boşluğu doldurmuştur.

3. Kur'ân-ı Kerîm'in Türkçe Meâl-i Âlîsi ve Tefsiri (I-VIII, İstanbul 1963-1966)

Eserde önce sûreler ve muhtevaları hakkında kısa bilgi verildikten sonra âyetlerin meâli yer almakta, ardından her âyetin sade bir üslûpla izah ve tefsiri yapılmaktadır. Tefsirin daha sonra çeşitli baskıları yapılmıştır.

4. Büyük Tefsir Tarihi (I-II, Ankara 1955-1961)

İki kısımdan oluşan eserin birinci kısmı (I, 9-176) usûl-i tefsire, ikinci kısmı ise tefsir tarihine ayrılmıştır. Bu kısımda önce "mümtaz tabaka" diye adlandırdığı ashabı ele alan müellif, daha sonra, vefat tarihlerine göre on dört tabakaya ayırdığı müfessirler hakkında bilgi vermektedir. II. cildin sonunda 663 tefsir kitabıyla bunların müelliflerini ihtiva eden alfabetik bir liste vardır. Bunu kırk altı tefsire ait ek bir liste takip etmekte, daha sonra da Kur'ân-ı Kerîm'le ilgili çeşitli ilimlere dair 489 kitabı ve bunların müelliflerini kapsayan bir liste yer almaktadır. Eserin çeşitli baskıları yapılmıştır.

5. Kur'ân-ı Kerîm'den Dersler ve Öğütler (İstanbul 1947)

6. Sûre-i Fethin Türkçe Tefsiri İ'tilâ-yı İslâm ile İstanbul Tarihçesi (İstanbul 1953, 1972)

7. Hikmet Goncaları. 500 hadisin tercüme ve izahını ihtiva etmektedir (İstanbul 1963)

8. Muvazzah İlm-i Kelâm (İstanbul 1955)

Geniş bir girişle altı bölüm ve sonuç kısmından oluşan ve yeni ilm-i kelâm çığırında yazılmış olan eserde başlıca itikadî ve kelâmî konuların ele alınması yanında İslâm inançlarına ters düşen bazı modern felsefî akımlar da tenkit edilmeye çalışılmıştır.

9. Mülehhas İlm-i Tevhid Akaid-i İslâmiye (İstanbul 1962, 1973)

10. Yüksek İslâm Ahlâkı (İstanbul 1949, 1964)

11. Dinî Bilgiler (Ankara 1959)

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN