Vefat yıl dönümünde son klasik mücellidimiz İslam Seçen
On sekizinci yüzyıldan itibaren Avrupa'nın tesiri altında benliğini yitirmeğe başlayan tezyînî sanatlarımızın câzib bir şûbesi de gelenekli kitap kaplarıdır. Tarihimizde, müzehhibliğiyle birlikte mücellidliği de sürdüren sanatkârlar yetiştiği gibi, ömrünü sâdece kitap kabı yapımına verenler de az değildir.
Her iki meslekte de en az iki yüz yılı kaplayan bu Batı kaynaklı ve dar sâhalı yoldan sonra, yeniden doğan klasik anlayış şükür ki bugün sürüp gitmektedir. Bunu, 1926 yılında mücellidliğe başlayan Hezârfen Üstad Necmeddin Okyay'ın (1883-1976) yorulmak bilmez gayretlerine borçluyuz. Kendisinin bizzat uğraşmadığı için tezhipte "yol gösterici" olarak kalmasına mukabil, bizzat îmâl ettiği klasik kalıplarla mücellidlikde mükemmel eserler vermiş; oğulları Sâmi (1911-1933) ve Sâcid (1914-1999) beylerle yeğeni Mustafa Düzgünman'ın (1920-1990) aynı anlayışla çalışmalarını sağlamıştır.
Baba-oğul Okyayların Güzel Sanatlar Akademisi'nde 1936'da başlayan öğretim faaliyetlerinde cild dalına devam edip de mezun olanlardan hiç kimse, devrin şartlarından dolayı bunu meslek edinmemiş; Necmeddin Hoca 1948'de yaş haddinden emekli olduktan sonra da Sâcid Okyay ekseriyâ öğrencisiz kalmıştır. Bu husustaki istisna ise İslam Seçen dostumuzdur.
Kendisi eski Osmanlı toprağı Priştine'de doğup, güzel sanatlar eğitimini önce memleketinde alarak İstanbul'a yerleşince, Güzel Sanatlar Akademisi'ne girmiş; buranın cild ve yazı bölümündeki tahsili esnasında Emin Barın'dan (1913- 1987) Batı tarzı cild ve yazıyı, Sâcid Okyay'dan da klasik Türk mücellidliğini bütün incelikleriyle öğrendi. Uzun yıllar Süleymaniye Kütübhânesi'ndeki cild atölyesinde nice hasta kitap kabını usta elleriyle yeniden hayata kavuştururken bir o kadar da kendi îmâli klasik cildlerle sanatımızdaki derin bir boşluğu doldurdu. Adı 1982'de Mimar Sinan Üniversitesi'ne dönen Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde Gelenekli Türk Sanatları bölümü açıldığında, sanat hayatı boyunca devam eden hocalık vasfını orada da sürdürdü. 1970'lerden başlayarak, Lizbon'daki Gülbenkyan Müzesi'nde mevcud -selde harâb olmuş- tarihî kitap kaplarını da birkaç defa oraya gidip aylarca kalarak ihya etti.
İslam kardeşim bilgi ve birikimini esirgemeden öğretenler kâfilesindendir ve bu vasfını her firsatta göstermiştir. Bir misal istenirse: Koç ve Türkpetrol vakıfları klasik mücellidliğin ihyası için 1981 yılında Kültür Bakanlığı'na müracaatla müze ve kütübhânelerde bu sanata yatkın memurların İstanbul'a geçici vazifeyle gönderilmelerini ve Süleymaniye Kütübhânesi'nde açılacak olan kursa katılıp bağlı bulundukları kuruma avdetlerinde klasik mücellid olarak faaliyet göstermelerini teklif etti. Bu kursa hatırımda kaldığına göre on beş kişi devam ediyordu. Aradan üç-dört ay geçti ki, bir gün İslam Seçen'e uğradığımda, yeni yapılmış klasik tarzlı birçok kitap kabını önünde görünce: "Eline sağlık, pek de güzel şeyler" dedim. Kursun müdavimi olanları göstererek: "Benim değil, onların eline sağlık" demez mi! Kısa zamanda kazanılan bu başarı beni hayretlere gark etti. Lâkin, kursun hitâmında mücellidliği öğrenenler, mensûbu oldukları kurumlara dönünce eski vazifelerine başlatıldıklarından, o kadar emek boşa gitti. Hâlbuki Bakanlık ufak çapta birer atölyeyi oralarda hemen kursaydı, eski kıymetli kitapların çoğu aradan geçen bu kadar yılda, bugünkü durumlarından kurtarılmış olurdu. Bunu, yeniden açılan kurslarda belki ibret alınır diye bilhassa kaydediyorum.
Hayli uzun süren bir hastalıktan sonra, İslam Seçen dostumuzu 30 Kasım 2019 günü kaybettik ve ertesi günü Fâtih Câmii'nden ebediyyete uğurladık. Artık, yetiştirdiği talebelerle bu sanat unutulmadan devam edecektir.
Prof. Uğur Derman
Resimaltı yazısı:
Resim 1: İslam Seçen yaptığı bir kitab kabıyla…
Resim 2: İslam Seçen'le beraber.
Resim 3: İslam Seçen mücellidhânede çalışırken.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
- İslâm Yazılarının Türk Kültüründeki Yeri - 2 (10.11.2023)
- İslâm yazılarının Türk kültüründeki yeri - 1 (03.11.2023)
- İstanbul’un Osmanlı Devri Kitâbeleri - 4 (27.10.2023)
- İstanbul’un Osmanlı Devri Kitâbeleri - 3 (20.10.2023)
- İstanbul’un Osmanlı Devri Kitâbeleri - 2 (13.10.2023)
- İstanbul’un Osmanlı Devri Kitâbeleri - 1 (06.10.2023)
- Türk cild san’atı - 4 (29.09.2023)
- Türk cild san'atı - 3 (22.09.2023)