Arama

Yusuf Özkır
Ağustos 21, 2019
Dönemin Genelkurmay Başkanı keşke özür dileseydi

28 Şubat darbesinin mimarlarından dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı'nin İstinaf Mahkemesine yaptığı başvuru Aydınlık gazetesinde "ölmeden önce aklanmak istiyorum" ifadesiyle manşete taşınmış.

Karadayı, 28 Şubat darbesinin yargılandığı davada müebbet hapse çarptırılmış ama yaş haddinden dolayı ceza çekmemişti.

Metnin içeriğine bakmadan önce acaba dönemin Genelkurmay Başkanı yaptıklarından dolayı hayatı kararan milyonlarca insandan özür mü dilemiş diye düşündüm. Fakat metni okudukça Karadayı'nın vicdanlarda aklanmak yerine yargı eliyle aklanma çabasında olduğu ortaya çıktı.

Esas üzücü olan budur. 28 Şubat kararlarından dolayı binlerce kız öğrenci başı örtülü olduğu için üniversiteden atıldı. Coplandı. İkna odalarına alındı. İşkence gördü.

Binlerce İmam Hatip Öğrencisinin önü kesildi. Hayalleri karartıldı. Sistem değiştirilerek İmam Hatipleri kapanma noktasına getirildi. İmam Hatipler bitirilmek istendiği için meslek liselerinin tamamı da büyük zarar gördü.

İnançlı insanlar namaz kıldıkları, oruç tuttukları veya eşi başörtülü olduğu için "irticacı" denilerek Ordu'dan atıldı. Yokluğa terkedildi. Takiyye yaparak kendini gizledikleri için "Kemalist" görüntüsü veren FETÖ üyeleri ise Türk Silahlı Kuvvetleri'nde kritik noktalara yerleşti.

Refahyol hükümeti düşürüldü. Refah Partisi kapatıldı. Hükümetin Başbakanı Rahmetli Necmettin Erbakan başta olmak üzere pek çok siyasetçinin önü kesildi.

Üstüne ülke büyük bir ekonomik kriz yaşadı.

Şimdi 28 Şubat sanıklarının yargılandığı davada verilen hukuki kararlar için İsmail Hakkı Karadayı "ölmeden önce aklanmak istiyorum" demiş. Ayrıca davadan çıkan karar için "Bana, TSK'ya, Türk milletine ve Türk hukukuna yapılan bu haksızlık, bu ayıp giderilmeli, haksız leke silinmeli" ifadelerini de kullanmış.

Darbeciliğimden dolayı utanıyorum, beni affedin demek yerine bunları söylemiş.

Keşke hayatlarını mahvettiği insanların karşısına geçip samimi bir şekilde özür dileseydi. Hata ettik deseydi. Küresel emperyalizmin projesini uygulayan bir taşeron olduklarını anlamadıklarını ve yanlış yaptıklarını itiraf etseydi. En azından erdemli bir iş yapmış olurdu.

Maalesef o da diğer 28 Şubatçı diğer jakobenler gibi benzer yolu takip ediyor. Hayatlarını mahvettikleri insanlardan özür dilemek yerine ezberlenmiş eski teraneleri tekrarlıyor. Demokrasiye ve millet iradesine vurdukları darbeden dolayı özür dilemek yerine üste çıkmaya çalışıyor.

Yazık, gerçekten çok yazık…

Yusuf Özkır

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN