Osmanlı toplumunun gazete olgusu ile tanışması 18. yüzyılın sonlarına denk düşer. Fransız Büyükelçiliği tarafından 1795 yılında çıkartılan Bulletin des Nouvelles Osmanlı topraklarında yayınlanan ilk gazetedir. Türkçe basının doğuşu ise 19. yüzyılın ilk yarısında gerçekleşir. 1831 yılında yayınlanmaya başlayan Takvim-i Vakayi Türkçe yayınlanan ilk gazete olmuştur. Osmanlı'da batı tarzında gazetenin gelişimi ise 1860 yılında Tercüman-ı Ahval'in yayınlanması ile başlamıştır.
İLK YAYINLANAN ÇOCUK DERGİSİ
Osmanlı Devleti'nde yayınlanan ilk çocuk dergisi 1869 tarihli Mümeyyiz dergisidir. Çocuklara yönelik süreli yayınların bu tarihte ortaya çıkmasındaki önemli etkenlerden birisi aynı tarihte yayınlanan Maarif-i Umumiye Nizamnamesi'dir. Bu nizamname ile eğitim, devlet işi olarak kabul edilmiş ve çocuk dergileri de bu süreçte eğitimin önemli bir parçası olarak kullanılmıştır. 19. yüzyılda yayınlanan çocuk dergileri genel kültür ve genel ahlak başta olmak üzere pek çok konuda yayın yapmışlardır. Bu konulardan birisi de yabancı dil öğretimidir. 1887-1888 yıllarında yayınlanan Çocuklara Talim dergisi yabancı dil öğretimi konusunda önemli bir yayın olarak karşımıza çıkmaktadır.
Mümeyyiz gazetesinin eki olarak yayın hayatına başlayan Mümeyyiz dergisi 15 Teşrinievvel 1869 tarihli ilk sayısında çıkış amacını şöyle tanımlar: "(…) çocuklara (…) hüsn-ü ahlak ve terbiyeye ve tahsil-i maarif ve kemâlât-ı insaniyeye dair büyüklerimizin te'lîfatlarında gördüğümüz bahisleri çocukların anlayabileceği ibarelerle yazmaktır(…)"
Çocuklara yönelik süreli yayınların hayata geçmesinde "gazete" olgusuna yüklenen toplumsal anlamın yanı sıra 1869 yılında yürürlüğe giren Maarif-i Umumiye Nizamnamesi de etkilidir. Eğitim alanında önemli bir adım olan Maarif-i Umumiye Nizamnamesi yeni bir eğitim sistemi ve anlayışının yanı sıra çocuk dergilerinin de önünü açan bir etkendir.
ÇOCUKLARA TALİM DERGİSİ VE İÇERİĞİ
Çocuklara Talim dergisi yayın hayatına 1887 Aralık ayında başlamıştır. Derginin muharriri ve mesul müdürü Mehmet Şemsettin'dir. Çocuklara Talim dergisi, Sıhhiye kâtibi Mehmet Şemsettin'in Arkadaş (1876) ve Çocuklara Arkadaş (1881) dergilerinden sonra yayınladığı üçüncü çocuk dergisidir. 15 günde bir cuma günleri yayınlanan derginin satış bedeli 1 kuruştur. Derginin yıllık abone bedeli 20, altı aylık abone bedeli ise 10 kuruştur. Taşralar için posta ücretiyle beraber abonelik bedeli yıllık 25, altı aylık 13 kuruş olarak belirlenmiştir. Mesul müdür ve muharrir olarak Mehmet Şemsettin'in ismi serlevhada yer alırken idare memuru olarak da Ahmet Nuri Efendi ismi yer almaktadır.
Serlevhanın sol kısmında yer alan abonelik şartları içerisinde derginin yıllık 24 sayı yayınlanmasının planlandığı anlaşılır. Ancak Çocuklara Talim dergisi 9 sayı yayınlanabilir. Kapakla birlikte 12 sayfaya 2 sütun şeklinde hazırlanan derginin her sayısının kapağı farklı bir renkte basılmıştır. İlk Türkçe çocuk dergi olan Mümeyyiz'in her sayısının farklı renkte bir kâğıda basılması usulünü Çocuklara Talim dergisinin kapakları için kullanarak temel okuyucu kitlesi olan çocukların gözünde albenisini arttırmaya çalıştığı söylenebilir.
Tasarımı sade olan bu kapaklarda derginin o sayısında ele alınan konuya ilişkin bir resimde bulunmaktadır. Çalışma kapsamında incelenen Çocuklara Talim dergisinin sekiz nüshasında (2 ile 9 numara arası nüshalar) toplam 21 adet resim yer almaktadır. Bu resimlerin 15 tanesinde imza yer almaz iken 6 tanesinde "Antranik" imzası bulunmaktadır. İçerik noktasında ansiklopedik bilgilerin yanı sıra genel ahlaka ilişkin konuları da ele alan Çocuklara Talim dergisinin okuyucu kitlesi olarak ilkokul düzeyinde bulunan çocukları hedef aldığı söylenebilir.
Bu döneminde yayınlanan çocuk dergilerine bakıldığında Sadakât (1875), Arkadaş (1876) ve Bağçe (1880) dergilerinin pul vergisine tabi tutuldukları, Çocuklara Arkadaş (1881), Çocuklara Kıraat (1881), Çocuklara Talim (1887-1888), Çocuklara Mahsus Gazete (1896) ve Çocuklara Rehber (1897) dergilerinin ise pul vergisinden muaf tutuldukları görülür. 1881 yılından itibaren Resm-i Damga Nizamnamesi'nin ilgili maddesi gereğince çocuk dergilerinin eğitim ile ilişkili süreli yayın olarak kabul edildiği ve bu sebepten dolayı pul vergisinden muaf tutuldukları anlaşılır.
ÇOCUKLARA TALİM DERGİSİNDE DİL ÖĞRETİMİ
Çocuklara Talim dergisi dil öğretimi konusunda iki yöntem kullanılır. İlk yöntem Türkçe kelimelerin Arapça ve Farsça karşılıklarının verilmesi; ikinci yöntem ise yabancı dillerden Türkçeye geçen kelimelerin etimolojisi ve anlamlarının birlikte verilmesidir. Derginin dil öğretiminde kullandığı Türkçe kelimelerin Arapça ve Farsça karşılıklarının verilmesi yöntemi okuyucuya "üç lisan" başlığı ile ayrı bir bölümde verilmektedir. Söz konusu "üç lisan" başlıklı bölüme ilk kez derginin ikinci sayısında rastlanır. Bu sayıda toplam 22 kelime bulunur. Verilen kelimeler vücut organlarına ve doğaya ait kelimelerdir: "Omuz, kol, dirsek, bilek, el, parmak, tırnak, kaburga, karın, sırt, güneş, ay, yıldız, gün, gündüz, gece."
Derginin üçüncü sayısında "üç lisan" başlığı altında verilen kelime sayısı 17'dir. Genel olarak verilen kelimeler aile ve din ile ilgili kelimelerdir. Bu kelimeler: "Tanrı, celal, peygamber, âdem, insan, erkek, kadın, karı, çocuk, oğlan çocuk, kız çocuk, baba, ana, erkek kardeş, kız kardeş, oğul ve kız"dır.
Derginin altıncı sayısında ise 11 hayvan ismi verilmiş. Bu sayıda verilen kelimeler ise şunlardır: "at, eşek, öküz, inek, kedi, köpek, katır, koyun, kuş, tavuk, deve…" Buradaki kelimelerin Arapça karşılıklarından ikisi eş anlamlısıyla birlikte verilmiştir.
"Üç lisan" bölümü dördüncü ve son kez olarak derginin dokuzuncu sayısında yer almıştır ve kelime sayısının en çok olduğu sayı bu sayıdır. Toplam 24 kelimenin Arapça ve Farsça karşılıkları verilmiştir. Verilen kelimeler meyve ve bitki isimleri ile günler ve rakamlardan oluşmaktadır: "üzüm, elma, nar, ayva, hurma, buğday, arpa, cumartesi, pazar, pazartesi, salı, çarşamba, perşembe, cuma, bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi sekiz, dokuz, on."
TÜRKÇEYE GEÇEN KELİMELERİN ETİMOLOJİSİ
Çocuklara Talim dergisinin dil öğretimi konusunda kullandığı ikinci yöntem ise yabancı dillerden Türkçeye geçen kelimelerin etimolojisini ve anlamlarını birlikte vermektir. Bu yönteme derginin 4 sayısında (4,5,7 ve 8. sayılar) " bazı lügat" başlığı ile rastlanmaktadır: "Anafor-Rumca "anuforu" lafzından alınıp galat olarak anafor demekteyiz. Anafor; akıntının zıttıdır; yani denizdeki suların aşağı doğru akmasına "akıntı" denildiği gibi kıyı cihetlerindeki suların yukarı doğru akmasına da anafor derler."
"Anafor" örneğinde olduğu gibi "bazı lugat" başlığı altında verilen kelimeler okuyucuya aktarılırken; "hangi dilden Türkçeye geçtiği, kelimenin mensup olduğu dildeki şekli ve anlamı ile Türkçede kullanıldığı anlamı" silsilesi takip edilmeye çalışılmıştır. Bazı kelimelerde ise bu silsile yerine sadece kelimenin kökeni verilmiştir: "lahana- Rumca "lahana" lafzından alıp galat olmayarak lahana demekteyiz."
Çocuklara Talim dergisinde "bazı lugat" başlığı altında etimolojisi yapılan kelimelerin nüshalara göre dağılımı ise şu şekildedir: 4. sayı: "anahtar, pırasa, lahana, enginar, ırgat, Anadolu", 5. sayı: "anafor, ayazma, palamut, Trabzon, ığrıb, palaska" , 7. sayı: "mâlihulyâ, salamura, salata, sınur/sınır, susam" (1888: 50-51), 8. sayı: "tirit, tırpan, poyraz, safra, susam." Dört sayıda toplam 22 kelimenin etimolojisi verilmiştir. Bu kelimelerden on altısı Rumca, üçü İtalyanca, ikisi Arapça, biri de Fransızca kökenlidir. ( 21. Yüzyılda Eğitim Ve Toplum Eğitim Bilimleri Ve Sosyal Araştırmalar Dergisi, Osmanlı Çocuk Dergilerinde Dil Öğretimi: Çocuklara Talim Dergisi (1887-1888), Gökhan DEMİRKOL, Gürkan DAĞBAŞI)