Daha önceki yazılarımızdan birisinde Vichy hükümeti formolünü kaleme almıştık. Şimdi madalyonun öteki yüzüne değinmek durumundayız. Bu da Kiev'in düşmesi durumunda direnişi canlı tutacak hat ve odak temin etmek ve ikmal yollarını açık tutmaktır. Direnişi durdurmak yerine sürdürme formülünü bulmaktır. Bunun için yine ilk akla gelen Fransa modelidir. Bilindiği gibi Almanya, yıldırım harekatıyla Fransa'yı ele geçirdikten sonra burada yandaş veya işbirlikçi bir hükümet tesis etmiş ve buna da Vichy hükümeti denmişti. Normandiya çıkarması öncesinde General Charles de Gaulle öncülüğünde sürgünde bir hükümet formülüne işlerlik kazandırılmıştır. Çivi çiviyi sökecekti. Yani Charles de Gaulle hükümeti, direnişi örgütleyecek ve Fransa'daki gelişmeleri an be an takip edecek ve ona göre tedbirler alacaktı. Böylece Fransa'da iki hükümet ortaya çıktı. Kukla hükümet ve sürgünde hükümet. Biden yönetimi bu formülü canlandırmak için yoklamalar ve denemeler yapıyor. "Government in exile" dedikleri sürgünde hükümet formüllerinden en bilineni Charles de Gaulle'ün İkinci Dünya Savaşı atmosferinde kurduğu Londra'daki sürgündeki Fransız hükümetiydi. Fransa'ya yakınlığı itibarıyla sürgündeki hükümetin Londra'da kurulması bir takım avantajlar sunuyordu. Bu suretle içeriyi izlemek, direniş odaklarıyla temas kurmak ve içeride organize olmak nispeten kolaylaşıyordu. Dolayısıyla Normandiya çıkarmasıyla birlikte Charles de Gaulle'in kurduğu sürgündeki hükümet de harekete geçti ve içeriye intikal etti. Daha önce de beşinci kol faaliyetlerini ve sabotajları düzenliyordu.
Rus ordusu Kiev'e yaklaştıkça ve başkentin düşme ihtimali kuvvetlendikçe ABD'de de böyle bir formül arayışı hızlanıyor. Bunu hayata geçirme arzusu kuvveden fiile çıkıyor. Zira Zelenski'nin Ruslar tarafından ele geçirilmesi buradaki direnişin seyrini yavaşlatır, belki de kırılmasına yol açar. Bu takdirde başsız kalan direniş odakları parçalanacak ve dinamizmini kaybedecektir. Bu nedenle de Kiev ele geçirilmek üzereyken Amerikalılar bu formülü ortaya attılar. Zelenski bu formüle yanaşacak mı yoksa başkent yerine başka bir şehre geçerek direnişi oradan m sürdürecek? Yine de Zelenski'nin sürgünde bir hükümet tarzına ikna edilmesi zor olmayacaktır. Zira Zelenski'nin seçenekleri tükeniyor. Bir de yakın tarihte yaşanmış ve başarılı olmuş sürgünde hükümet formülleri bulunuyor. Bunun en tanınmış ve tarihe geçmiş örneklerinden birisi Charles de Gaulle'ün sürgündeki hükümetidir. Bir diğeri de Saddam Hüseyin'in Kuveyt'i işgal etmesi üzerine Kuveyt hükümetinin sürgünde Taif'te faaliyete geçmesidir.
İkinci Dünya Savaşı'nın Avrupa yakasında yüzeye çıkan iki kahramandan birisi Charles de Gaulle, ikincisi de Winston Churchill'dir. Bir de Charles de Gaulle, Napolyon'dan sonra Fransa'nın en tanınmış askeri ve siyasi figürü olmuştur. Fransa'da ve dünyada ikisine özenen devlet adamları bir hayli çoktur. Saddam ile Kenan Evren yeniden kurtarıcı olmayı düşlediklerinde dillerinden Charles de Gaulle ismi dökülmüştür. De Gaulle, Nazilerle başa çıkmış lakin zafer sonrasında tökezlemiştir. Son yıllarında köyüne dönerek orada ölmüştür.
Ukrayna'da Savaşın seyri ve gelişmeler sürgünde bir hükümet kurulmasını gerektirse burası neresi olur?
Şüphesiz buna en yakın duran ve namzet ülke Ukrayna ile tarihi bağları bulunan ve ötesinde aynı kaderi paylaşmış Polonya olabilir. Adaylığa en uygun ülke Polonya'dır. Zira aynı zamanda ortak sınırları bulunmaktadır.
Diğer komşu ülkelerin böyle bir hükümete ev sahipliği yapmaya ne hevesleri ne de kudretleri vardır. Polonya kadar cesur ve istekli olabileceklerini sanmıyoruz. NATO üyesi olmasından öte Polonya, siyasi olarak da ABD'ye çok yakındır. Potansiyel ve imkan bakımından Ukrayna kadar kalabalık ve nispeten gelişmiş bir ülkedir. Avrupa'nın periferisi olsa bile bu misyonu saklıdır ve bunu yürütebilecek çapta bir ülkedir. Polonyada sürgünde bir Ukrayna hükümeti kurulması ya da Charles de Gaulle'ün yerine Zelenski'nin sahnede yer alması tarihin tekerrürü olacaktır. Neden? Zira Rusların en geniş çeperi olan SSCB, Polonya-Afganistan gergefinde tarih sahnesinden silinmiştir. Tarihe buradan veda etmiştir. Rusya Federasyonu'nun dağılması da bu defa Polonya ikmaliyle birlikte Ukrayna-Suriye hattında, gergefinde yaşanabilir. Bunun emareleri de gözüküyor.
Lejyonerlik belki de tarih kadar eskidir. Selçuklular paralı askerlere gulam/gılman adınıveriyorlardı. Selçuklular döneminde bu bir sistemdi. Şimdi Ukrayna yönetimi de Rusya'ya karşı direnişi enternasyonalist bir cepheye çevirmek istiyor. Rusları en fazla destekleyen, kollayan ülke Güney Slavlarını temsilen Sırbistan ise bu durumda kader birliği çerçevesinde Ukrayna halkını en fazla destekleyen halk da Suriye halkı olmalıdır. Nitekim Ruslar, Ukrayna'da Ruslara karşı savaşmak üzere Amerikalıların Suriye'de Netef Askeri Üssünde gönüllüleri eğittiklerini ve bunları ileride Ukrayna'ya salacaklarını ileri sürüyor. Bu olsa olsa kaderin bir cilvesi ve ' el cezau min cinsi'l amel' babından olabilir. Yani ceza işin türevindendir.
Obama da bir taraftan Putin'i Suriye'ye çağırırken diğer taraftan da Ukrayna askerlerini Ruslara karşı eğitiyordu. Kısaca Amerikalıların kırmızı çizgisi Suriye değil Ukrayna ile başlıyor. Ama bu yine de Ukrayna'yı Ruslara yem olarak vermelerine mani bir hal değildir. Bu ülkeyi yem olarak Putin'in önüne attıkları varsayılabilir. Onlar Ukraynalıların hayatını değil kendi çıkarlarını düşünürler. Ama yine de güney cephesi dayanışma ruhuyla kuzey cephesinin imdadına ve yardımına koşabilir. Rusların Netef Askeri Üssü ile ilgili iddiaları ön almak mıdır, bilinmez ama çok kişi de Ruslara karşı savaşmak için bir azim ve motivasyon oluştu.
İşgaller mağdur üretir, mağdurlar da intikam ateşiyle dolup taşarlar.
Mustafa Özcan