Ramazan Bayramı için Trabzon'dayım.
Bayram ziyaretleri, çay fiyatları ve Trabzonspor dışında ahalinin gündeminde genel olarak İstanbul seçimi var.
23 Haziran'da İstanbul'u kimin kazanacağı sorusu burada yüksek sesle tartışılıyor.
Böyle olmasında benim gibi İstanbul'dan gelenlerin sayısının fazla olması birinci etken. Doğal olarak bütün sohbetlerde konu İstanbul yarışına kilitleniyor.
Tatil için Trabzon'a ve bölgeye gelenlerin 23 Haziran'dan önce dönüp dönmeyeceği, partilerin bu konuda ne kadar çalıştıkları, bire bir markaj yapıp yapmadıkları ve partilerine gönülden bağlı olanların maddi manevi sürece ne kadar katkı verip vermedikleri yoğun şekilde tartışılıyor.
Herkesin bu konuda elini taşın altına koyması gerektiği fikri hakim.
Fakat buna rağmen oy kullanmak için geri dönmeyecek olanlardan da bahsediliyor.
Bu konuda özellikle AK Parti ve MHP'nin daha fazla farkındalık oluşturması ve motivasyon sağlaması şart.

İKİ BAKAN TRABZON'DA

İkinci faktörse İstanbul yarışının doğrudan Trabzon ve Karadeniz bağlamında şekillenmeye başlamasıdır.
Bu bağlamda 31 Mart'tan önce neredeyse hiç miting yapmayan
CHP İstanbul adayının Bayram boyunca Karadeniz bölgesinde il il gezerek miting yapması gündemde. Özellikle Ordu'da Vali'ye hakaret etmesi ve zorla VİP girişini kullanmaya çalışması "negatif yönüyle" konuşuluyor.
Ayrıca Trabzon'daki mitingin yansımaları da tartışılıyor.
Eş zamanlı olarak gerçekleşen iki Bakan ziyareti ise kamuoyunun daha fazla gündeminde.
AK Parti'nin iki Trabzonlu ismi Ekonomi Bakanı Berat Albayrak ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun Bayram için Trabzon'da olması ve iki Bakan bağlamında kamuoyuna yansıyan içerik diğer faktörlere göre bir kaç adım ön planda.
Bunun nedeni Bakan Albayrak'ın Trabzonspor taraftar dernekleri tarafından davet edilmesi ve bordo mavi formalar giyilerek karşılanması. Taraftarların 2010-2011 yılında Trabzonspor'un giydiği formayı Bakan'a hediye etmesi ve Albayrak'ın da Trabzonspor'un şike sürecine kurban giden şampiyonluğu konusunda oldukça pozitif açıklamalar yapması yerel basında hem manşete taşındı hem de yoğun şekilde işlendi.
Trabzon gündeminde her zaman birinci sırayı Trabzonspor'un konumu aldığından dolayı bu ziyaret önemli bir etki oluşturdu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun Trabzon havaalanında CHP adayını bekleyenler tarafından protesto edilmesi ve bir CHP'linin Soylu'ya "akıllı ol" hitabında bulunması sokakta ciddi bir tepkiye neden olmuş durumda.
Çok sert ifadelerle vatandaş öfkesini dile getiriyor.
Bunun en büyük gerekçesi ise Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu siyasi iradenin sonucunda Soylu'nun bakanlığı döneminde terör örgütleri PKK ve FETÖ ile verilen mücadelede çok büyük başarılar kazanılması.
Muhafazakar ve milliyetçi kimliği ile bilinen Trabzon'da bu başarılar yakından takip ediliyor ve övülüyor.
CHP İstanbul adayı Ekrem İmamoğlu ve CHP'lilerin Soylu'yu doğrudan hedef alması buradaki CHP etkisini geleneksel CHP kitlesi ile sınırlandırmış durumda. Bunun İstanbul seçimlerine yansıması şaşırtıcı olmaz.
Hatta CHP seçmeninden bazılarında bile "Bu konuya girilmese" iyi olurdu yaklaşımı var.

SAHAYI TUTMAK ŞART

Dolayısıyla Trabzon'un gündeminde İstanbul seçimleri var.
AK Partili iki Bakan'ın ve CHP adayının Trabzon'da sahada olması seçimi daha fazla ön plana çıkardı.
CHP adayının Trabzon hamlesine AK Parti'nin iki Trabzonlu siyasetçisini göndererek cevap vermesi belirleyici bir hamle oldu.
Bu hamle hem CHP adayını geleneksel CHP seçmeniyle sınırlandırması bakımından hem de İstanbul'daki Trabzonlu seçmeni motive etmesi bakımından katkısı olacaktır.
Seçime kadar AK Parti ve MHP'li kurmayların hem Trabzon'da sahada olması hem de İstanbul'da Trabzonluları motive edecek şekilde sürece asılması ekstra bir tablo ortaya çıkartabilir.
İki bakanın Trabzon ziyaretinden sokağa yansıyan işaretler gösteriyorki Trabzonlu olan AK Partili siyasiler hemşehrileri ile yüz yüze iletişimi arttırdıkça Cumhur İttifakı etrafındaki kenetlenme ivme yakalıyor.
Bu çabanın Karadeniz'e tatile giden seçmenin geri dönüşüne de pozitif etkisi olacağı muhakkak.

Yusuf Özkır